Soğuk kış akşamlarının vazgeçilmezi olan çay, sıcak yaz günlerinin de vazgeçilmezidir. Dünyada en çok içilenler arasında yerini alan çay, bir vazgeçilmezdir. Akşam misafirliğe gelenlere ikam edilen bu içecek, bir bakıma kültürümüz olmayı başarmıştır.
Bu içecek tüm dünyada tüketilirken, tüketilme şekli farklıdır. Kimisi çayı şekerle, kimi naneyle kimisi beyazlatılmamış şeker ve limon suyu ilave ederek içerler. Türklerin de vardır çay içme farklılığı, fakat onlar çayın eşliğinde edilen muhabbeti daha bir başka severler.
O yüzden çay tiryakileri derler ki; Eş sohbetu bila çay, kes semai bile ay." Yani, "Çaysız bir sohbet, aysız geceye benzer“.
Çayın yanında kimileri nane, limon, tarçın, çikolata yerken, biz çayın yanında muhabbet isteriz. Dost meclisi kurulduğunda, kaşıklarının sesleri duyulmaya başlar.
Çay muhabbetleri bambaşkadır. Çay içmesini sevmeyene bile çay içtirir. Vatana gittiğimizde çayın yanında ki simite bayılırız. Çay yudumlarırken vatan hasreti gidermeye çalışırız. Birde yanında muhabbet eşlik ettimi, sormayın gitsin!.
Çayın bir hali vardır, yalnız pek tadı çıkmaz. Çay birlikte olmak demektir. Çayın bir mekanı da yoktur aslında, parkta, işte, evde, hastanede, komşuda tamamen heryerdedir.
Çayın öyle bir demlenişi vardır ki, adeta muhabbet edenlerin gönüllerine demlenmeye başlar. Bu muhabbet ateşinde demlenen çaylar, içlenlere başka bir haz verir. Muhabbetle içilen çaylar, muhabbet edenlerin muhabbetlerini arttırır. Türk’ün çay geleneği sadedir,alçak gönüllüdür, berraktır.
Aslında çay bir bahanedir. Çünkü yürekler muhabbet ister, çay sadece bahane!
O halde Çayyyyyyyyyylar,
Muhabbetiniz bol olsun Efendim!
pinarkibar@hotmail.com
https://twitter.com/i/connect