A Milli Takımımızın ABD'de yaptığı ikinci özel maçı da izlemek üzere 3 foto muhabiri arkadaşımla (Erol Uçak, Emrullah Büyükaslan ve Serhat Özçiçek) birlikte Connecticut (CT) Eyaletine doğru sabahtan yola çıktık. 4 gün önceki New Jersey'da seyrettiğimiz ve daha öncede belirttiğim gibi belki de dünyanın en güzel futbol stadından sonra; CT daki stadın köy stadından daha da beter olacağını açıkcası hiç ama hiç düşünememiştim.
Milli takım yetkililerine bu stadı nereden buldunuz dediğimde tatmin edici bir cevap alamadım. Abartmıyorum ancak berbat ötesi bir stadda koca milli takımımız yine karşısında mahalle takımı seviyesindeki Kuzey İrlanda ile oynadı. ABD ligindeki bir kulüp takımıyla maç yapsalardı inanın daha iyi olurdu.
A milli takımımız bu maça yedek ağırlı oyuncularla çıktı ancak yine de kalite farkı ortadaydı. CT'taki özellikle %99 u Giresunlu (Hatta Yağlıdere'li olan)seyirciler için tarihi bir gündü. Ancak bu tarihi günde üç tane olumsuz durum vardı. Birincisi yukarıdaki fotoğrafta da göreceğiniz gibi berbat bir stadda maç oynandı.
Diğeri ise; Türkiye saatine uygun olsun diye tabii tam öğlen vaktinde deyim yerindeyse Urfa sıcaklarından beter bir havada maç oynandı gerek her iki takım oyuncuları ve gerekse tribündeki seyirciler ve biz basın mensupları adeta kavurucu sıcağın altında işkence çektik.
Maçın sonunda ise resmen Milli Rezalet yaşandı. 1000'in üzerindeki bu cefakar seyirci, iş gününde, iş saatinde, öğlenin kavurucu sıcağında ve de çoluk çocuğuyla maça gelmiş ve sonuna kadar da maçı izlemiş. Ancak bizim milyon dolarlık kıymetli oyuncularımız; ne maçtan önce, ne devre arasında ve de ne de maçtan sonra yalvarırcasına bir imza ve bir fotoğraf isteyen o fedakar seyircilerin yanına gitmediler.
Doğrusu ben dayanamadım ve federasyon yetkililerine söyledim. Yetkililer fufbolcuların yorgun olduğunu ve görüşmek istemediklerini söylediler. Trabzonspor'un müthiş kalecisi Onur ile fotoğraf çektirdikten sonra seyirciler sizi bekliyor lütfen gidin dediğimde; bu sefer Onur göndermiyorlar dedi.
O dayanılmaz sıcak altında bekliyen taraftarların sabrı taştı ve bağırıp çağırdılar. Yinede hiçbir futbolcumuz oralı olmadı. İşin garibi Çek maçından sonra da birçok Çek'li futbolcu medyaya ropörtaj verirken; bizimkilerden o zaman da gelen olmadı.
Milli takımımızın bir abiye ve gönül liderine kesin ihtiyacı var.
New Britain'deki Kuzey İrlanda maçı öncesinde Türkiye'den gelen Yılmaz Vural'ın etrafı ise taraftarla sarıldı. Yılmaz Vural'a hocam size bir soru soracam ancak kızmayın lütfen dedim ve şunu sordum. 'Şota'yı neden Trabzon'dan gönderdiniz?' şahidim Ögün kendi Ajax'a gitmek istedi dedi.
Ayrıca Trabzonspor kulüp başkanı sayın Sadri Şener ile de görüştük. Altay ikinci başkanına ne zaman lige çıkacaksınız dedim. Kafilede ayrıca İstanbul spor il müdürü Tamer Bey'de vardı onunla da tanışmak ABD'de kısmet oldu.
Birçok negatif durumun olduğu bu tarihi gündeki en keyifli husus ise; CT'daki Saray Restaurant'ın VIP ve basın mensuplarına vermiş olduğu muhteşem yemekler oldu. Kendilerine bir kez daha teşekkür ediyoruz.
Millilerimiz ABD'de turnesindeki son maçını yapmak üzere Philedelphia'ya gittiler. ABD ile yapılacak bu maçı da kazanmalarını diliyor ve kendilerine tekrar başarılar diliyoruz.
habername'nin acar fotoğrafçısı Erol Uçak vazife başında.
Erol Uçak sıcakta kısa mola anında.
Kuzey İrlanda'lıların Henry'nin eliyle attığı gole ilginç tepkileri
Milli takımımız ve Trabzonspor'un gururu kaleci Onur'la birlikteyiz.
Sonuç elde edemeyen yorgun, bitkin, üzgün ve de kızgın taraftarlar