Önce minik bir bilgi ve hatırlatma: Bu satırlar, Millî Görüş Lideri ile birlikte baş başa geçirilen iki saat sonrasında, o akşamın sabahında yazılmaktadır...
Sorulası ve üzerinde derin derin düşünülesi soru şudur: İnsan "fert olarak" nerden nereye; insanlık "bir bütün olarak" nerden nereye; Müslümanlar "ümmet/topluluk olarak" nerden nereye; Türkiye "ülke ve devlet olarak" nerden nereye?..
Ve "Millî Görüş Hareketi" nereden nereye?..
Çok değil, birkaç asır öncesini hatırlayalım, dört-beş asır öncesi: Müslümanlar ve İslâm âlemi Osmanlıların şahsında insan, devlet, "adalet", düzen ve hükümranlık olarak zirvede... Batı dünyası ise başta "zulüm" her yönüyle diplerde...
Sonra İslâm âleminde ve Müslümanlar arasında asırlara yayılan bir duraklama, gevşeme, gerileme ve çöküş... Batı dünyasında ise özellikle Avrupa'da başlayan reform, Rönesans, aydınlanma, kalkınma...
Ve beş asır sonrasında, bugün yaşanmakta olan çağımız...
Evet, çağımız...
H H H
Çağımızda devran yeniden dönmekte, dönem değişmekte, nöbet değişikliği gerçekleşmekte; Batı dünyası zirveden aşağılara (hem de aşağıların aşağısına doğru) yuvarlanmaya başlamışken; Müslümanlar yeniden zirveye tırmanmaya başladılar...
- "Millî Görüş Hareketi" işte bu yeniden zirveye tırmanışın "adı"dır...
- "Millî Görüş Mensupları" insanlığın işte bu yeni hamlesinin "öncüleri"dir...
- "Necmettin Erbakan" da; sadece Türkiye değil, sadece İslâm dünyası değil, bütün insanlık için "yeni bir başlangıç, yeni bir umut, yeni bir hamle, yeni bir kurtuluş, yeni bir medeniyet projesi" olan bu hareketin yani "Millî Görüş Hareketinin Lideri"dir...
Bu harekette "evvelûn, sabikûn, mukarrabûn" olmak kolay değildir... Olduktan sonra "sabır, sadakat, istikamet ve heyecanla" devam edebilmek de kolay değildir...
Nitekim, kırk yıllık Millî Görüş Hareketi tarihimize baktığımızda, dönem dönem yaşananları hatırladığımızda... Önce 1970'lerde MSP, sonra 1990'larda Refah Partisi (RP) ve şimdi de 2010'larda Saadet Partisi (SP) döneminde yaşadıklarımıza baktığımızda...
Önce 1970'lerde bırakanlar, "istifa" edip "tek tek" terk edenler, bir yerlere gidenler veya gidecek yer bulamayıp kaybolanlar şimdi nerelerdeler; bilen var mı?!.
Sonra 1990'ların sonunda -2000'lerin başında, hem de "Millî Görüş gömleğini çıkararak- Adil Düzen ceketini ise hiç giymeyerek" gidenler... Batan Batı'nın (AB, ABD, IMF, Dünya Bankası, BM, NATO, BOP ve diğerleri, yani Siyonizm ve sömürü sermayesi) peşine takılanlar, iki cihanda da nereye doğru sürüklendiklerini ve ne yaptıklarını idrak edebiliyorlar mı?!.
H H H
Ve şimdi 2010'larda yani bu günlerde, bu haftalarda, bu aylarda; -hep "yazdığım" ve bugün de önemine binaen "hatırlatma" ihtiyacı hissettiğim- insanlığı "SOSYAL TUFAN"dan kurtaracak olan "MİLLÎ GÖRÜŞ- ADİL DÜZEN GEMİSİ"ni "tek tek veya toplu istifalarla terk edenler" ne yaptıklarının ve nereye gittiklerinin farkında mı?!.
İlginç olan şudur: Millî Görüş Hareketi I. Hamle ve Şahlanışını MSP zamanında, II. Hamle ve Şahlanışını Refah Partisi zamanında gerçekleştirdi ama aynı dönemlerde de "istifaları, ayrılıkları, gömlek çıkarmaları ve yazamayacağım başka şeyleri" de yaşadı...
Ve şimdi: Millî Görüş Hareketi III. Hamle ve Şahlanışına hazırlanırken; "istifa edenler, ayrılanlar, gemiyi terk edenler" acaba kimlere hizmet ettiklerinin farkında mı?!.
Millî Görüş Lideri ile yapılan uzun görüşmenin hemen ardından, bir köşe yazısına sığdığı kadarıyla, şimdilik düşünce ve duygularım bu kadar! Devamı olur mu? Bakacağız...