Selamünaleyküm Selahattin abi,
Uzak diyarlardan selâmını aldım. Öyle bir selâm ki ulvilerin ötesinden.
Buram buram sevda kokan bir selâm. O sevda ki, imanla yoğrulmuş bir sevda.
İçinde katıksız duygular var. Saf duygular. İşte o duyguları içe sindirmek.
O saf duyguların kölesi olmak.
Mekke, o tertemiz duygularla yıkanmış bütün bedeni. Mekke, insanlığın
kurtuluşuna imza atan kutlu şehir. Mekke, insanın insan olmasına vesile
olan, insanı belhum adalden kurtaran şerefli şehir. Sende olmak isterim.
Senin toprağına değen o mübarek ayakların izlerinde hiçliğimi yitireyim.
Ey Mekke, sana ulaşmak istiyorum. Bedenim Sende değil ruhum Sende olsun. Al
ruhumu götür ulvi yerlerine. Bütünleşsin seninle ruhum. Arındır ruhumu Sen,
zemzeminle. Ne olur, Mekke al götür ruhumu kalbinin tam ortasına. Beni
benden çıkar, beni bensiz yap. Bensizliğin ne olduğunu bana anlat ey mübarek
Şehir.
Kâbe, İbrahimin hediyesi şerefli beyt. Sendin Onlara cesaret veren. Sendin
Onların tek istediği. Onlar Seni istediler. Yalnız Seni. İçini tüm
pisliklerden temizlediler. 360ın hiçbiri yok şu anda Sende. Sende sadece
o yüce imanın ışıltıları var her tarafında. Ey kutlu beyt, beni de içine al.
Beni kendinde sakla. O imanın ışıltılarınla beni aydınlat.
Evet sizler oralardasınız, imanın yoğrulduğu şanlı ve şerefli topraklarda.
Alnınızda parıltıları görür gibiyim. Ne güzel bir şey bu. Kavuştunuz sizler
o topraklara. Kıymetini bilin oraların. Bizler buralarda gafillik deryasında
kulaç attıkça batıyoruz. Dua edin bizim için. Saf ve temiz dualar. Şu an
ağlamak istiyorum. Dolu dolu ağlamak. Şimdi mutlusunuz ve gelecekten
umutlusunuz. Ben sadece sizlerden medet umuyorum. Ne olur dua edin.
Peygamber için dua edin bana. Efendim için dua edin bana. Sahabe için dua
edin bana. Şanlı şehir Mekke için dua edin bana.
Dua, müminin silahı. Dua, müminin tek tutamağı. Dua, müminin tek
dayanağı. Dua, müminin tek çaresi. Dua, müminin tek alternatifi. Dua,
müminin tek kurtuluşu. Dua, müminin benliğinden çıkarak yakarması. Dua,
müminin Rabbi karşısında küçülmesi, bir nokta olması. Dua, dua... sonsuzluk
hayatının güzelliklerine kanat açmak için ufak bir vesile. Ey Rabbim beni de
kıl o toprakların üzerinde. Ben de teneffüs etmek isterim o havanda. Rabbim,
günahlarım deryalardan daha derya. Affet beni. Sana sığınıyorum, benliğimden
soyutlanarak. Rabbim, al beni ruhumla beraber tertemiz ötelere. Göster bana
tüm güzelliklerini ötelerde. Gözyaşı akıttır bana gözümün bebeklerinden.
Sadece bir damla değil, deryalar deryası günahlarımı temizleyecek kadar
damlalar. Damla damla akıt kirlenmiş ruhuma. İstiyorum anamdan doğmuş gibi
saf. Ne olur Rabbim. Karşında ben bir hiçim. Hiç bile değil, yokum ben Senin
huzurunda. Yokların yoku. Çünkü ben o kadar günahkârım ki, kendimi bile
Senin huzuruna getirmekten haya ediyorum. Çünkü Sensin bana hayat veren,
bana nimet veren, bana akıl veren... Sensin beni ben yapan. Ama ben gafilim
Senden. Ama ben yoksunum o akıldan. Ya Rab, gör bu kulunu utansa da
kendinden. Affet onu... yıka onun ruhunu tertemiz duygularla. Sana ulaşmak
istiyor artık. Sende bitmek istiyor artık.
Ey ulu Lider! Sana ümmet olamadı bu bedbaht insan. Ayaklarının değdiği toz
bile ondan değerli. Sensin onun kurumuş yapraklarına Cansuyu olan. Ama o
gafil sindiremedi o cansuyunu köklerine. Eriyor Senin karşında. Erim erim
eriyor. Kabul et onu ümmetliğine. Kabul et onu huzuruna.
Uyanmalıyım artık ben. Hayır ben değilim. Bende ben yok. Ben ben değilim
ki, ben ben olayım. Silip atmalıyım beni. Hiç olmalıyım. Hiçten de öte
olmalıyım. Sıyrılmalıyım benlikten. Ruhuma köle yapmalığım beni. Ruhum git
ötelere. Güzel alemlere. Al o beni zemzemle en lahuti duygularla. Anadan
doğma tertemiz yap beni. Ruhum hükmet bene Rabbine kul olması için,
Efendisine ümmet olması için. Ruhum artık ben sendeyim. Ben sana emanetim.
Ey benim ruhunu ve bedenini ulvi duygulara büründüren ihvan kardeşim;
hatırla beni o topraklarda. Geç yüce başbuğun karşısına. Vesile kıl Onu,
beni ona ulaşması için. Vesile kıl Onu, belhum adel çukurundan sıyrılmak
için. Vesile kıl Onu, İslam olduğum hatırlamam için. Vesile kıl Onu,
gaflet rüyasından uyanmak için.
Ey benim kardeşlik duygusunu tattıran ihvan kardeşim; namaz kıl Kâbede.
Bana dua için. Secdeye kapan, gözlerinden yaşlar akıtarak beni hatırla.
Kalbinden aksın o yaşlar benim için. Göster bana kardeşliğin ne demek
olduğunu. Göster bana, maneviyat rüzgarının insanın içini nasıl
serinlettiğini. Göster bana, her şeyinle kulluğa erişmenin ne demek
olduğunu.
SELÂM SÖYLE BENDEN MÜRİDLİĞE EREMEME UTANCINI YAŞADIĞIM MÜRŞİDİME. SÖYLE
ONA BENİM NE KADAR GAFİL OLDUĞUMU. SÖYLE ONA UTANDIĞIMI KENDİMDEN. SÖYLE
ONA KALBİNİN NE KADAR KİRLİ OLDUĞUNU. AMA ŞİMDİ, ŞİMDİ DİYEMİYORUM ONA
SÖYLE BENİM İÇİN DUA ET DİYE. NE KADAR DA ANLAMSIZIM BEN. DİYEMİYORUM,
İSTEYEMİYORUM BEN ONDAN UFAK BİR DUA. NİYE, NİYE ACABA? AH BEN, BENİ BENDEN
UTANDIRAN BEN... MÜRŞİDİME BİLE NAZAR EDEMİYORUM BİR LAHZA. UTANIYORUM,
SIKILIYORUM... BARİ KALBİNDEN GEÇİR MÜRŞİDİMİN KARŞISINDA, BENİM BU
ANLAMSIZLIĞIMI. O ANLAR MÜRİDİNİ... HİÇBİR ZAMAN DA KOVMAZ BENİ UMUYORUM.
ÇÜNKÜ O MERHAMET ÖRTÜSÜNE BÜRÜNMÜŞ BİRİ. KOVAMAZ MÜRİDİNİ BU KADAR GÜNAHI
BİLE VARKEN... EY MÜRŞİDİM, CANIM, HER ŞEYİM BENİM... AL BENİ AT UÇSUZ
BUCAKSIZ MERHAMETİNİN İÇİNE. BİR YER EDİNDİR BENİ ORADA. MÜRİD BİLE OLAMADIM
SANA AMA SEN YİNE DE BENİ KABUL ET BU MAKAMA. DUA ET BANA, NE OLUR MÜRŞİDİM.
BAŞKA KAPIYA GİDEMİYORUM. UTANSAM DA, SIKILSAM DA ANCAK SANA GELEBİLİYORUM.
AFFET VE AFFETTİR BENİ MÜRŞİDİM. ZATEN HASRET YÜKLÜ BU KALBİM. SENİN ANCAK
DEĞERİNİ IRAKLARDAYKEN ANLAYABİLDİM. BEKLİYORUM SENİ, BEN GELEMİYORUM, SEN
GEL BANA. GEL, BEDENİN OLMASA DA RUHUN RUHUMA GELSİN MÜRŞİDİM. HÜKMET
BENLİĞİME MÜRŞİDİM. ERİT BENİ MÜRŞİDİM. ARTIK BIRAKTIM KENDİME SANA
MÜRŞİDİM. AL GÖTÜR BENİ UFKU BELLİ OLMAYAN YERLERE. SENDEN İSTEDİĞİM SADECE
BUDUR MÜRŞİDİM.
.................
Herkese selamlar ve dualarla Allaha emanet olun benim can Kardeşlerim...
Fakir Kardeşin
NOT : Bu mektup umreye giden bir arkadaştan e-mail yoluyla gelen mektuba
cevaptır.
Özel eleştirileriniz için elektronik posta adresimiz;