Allâh ü Teâlâ, yarattıkları içinde insanı en değerli kılmış ve ona çeşitli sorumluluklar yüklemiştir. İnsanların nasıl mutlu olacağını en iyi bilen Yüce Yaratıcı; bizler için bazı mutluluk kuralları koymuş ve bu kurallara uyulmasını tavsiye etmiştir.
İnsanın, Rabbine karşı olan sorumluluklarının başında O'nu tanıması gelir. Kur’ân-ı Kerîm; Allah'ın kullarına göndermiş olduğu ilâhî bir anayasa olduğundan her Müslüman'ın ilk önce Kur’ân-ı Kerîm'i okumayı öğrenmesi gerekmektedir.
Ülkemizde, "Kur’ân-ı Kerîm ve Değerler Eğitimi Yaz Kursları"na yoğun ilgi gösterilmekte, Kur’an Kursları ve camiler, Kur’ân-ı Kerîm okuyan çocukların o güzel sesleriyle şenlenmektedir. Çocuk ve gençlerin yaz tatillerinin, dolu dolu geçirilmesini düşünen bazı müesseseler ise, değerler eğitimi yanında çeşitli spor ve izcilik etkinlikleri ile de tatil programlarını süslemektedirler.
Yaz tatili dolayısıyla memleketim olan Tokat'ın Niksar ilçesine geldim. Danişmendliler'in başkentliğini yapmış olan bu tarihî mekân, yeşillikler içinde olması dolayısıyla "Yeşil Niksar" diye de anılır.Tarihî eserleri, Çamiçi Yaylası ve "Niksar Ayvaz" şifalı menba suyunun çıktığı yer olan Ayvaz mesire yeri güzel Niksar'ın görülmeğe değer yerlerindendir.
Niksar'daki camilerde görev yapan arkadaşlarımı ziyarete gittiğimde yaz kursuna devam eden çocuk ve gençleri gördüm. Neşeli, zeki, ve gayretli olan bu öğrencilere, ellerindeki Elifbâ cüzleri ve Kur’ân-ı Kerîmler ile başlarındaki başörtüsü ve takkeler ne kadar güzel yakışmış...
Başta DİB ve müftülükler olmak üzere, katılımcılara Kur’ân-ı Kerîm'i sevdirmek için ellerinden gelen gayreti gösteren, onlara sabır ve sevgiyle yaklaşan, öğrencilerin enerjilerini atmaları için futbol turnuvaları düzenleyen ve çeşitli hediyeler veren kıymetli hocalar, en güzel takdire lâyıklar.
Ecdadımız ne güzel söylemiş: "Marifet iltifâta tâbidir, müşterisiz metâ zâyidir. (Yapılan güzel işi takdir edip ona ilgi göstermek gerekir. Hizmete sunulan bir ürün, ne kadar kaliteli olursa olsun müşterisi yoksa bir anlam ifade etmez.)"
Yaz kurslarına devam eden öğrencileri gördükçe çocukluğumu ve devamlı talebe okutan babam Hâfız Rüşdü TORUN ile arkadaşlarını hatırladım. Kur’ân-ı Kerîm hizmeti yolunda emeği geçen hocaefendilerden vefat edenlere Allah'tan rahmet, yaşayanlara da hayırlı uzun ömürler dilerim.
Yaz kurslarında kazanılan güzel davranışlar ve bilgiler çok önemlidir. Ancak yaz kursunda öğrenim görenlerin karşılaştıkları en büyük sıkıntı, öğrenilenlerin unutulmasıdır. Elifbâdan başlayan öğrenciler, yaz kursunun sonuna doğru Kur’ân-ı Kerîm'i yüzünden okumaya başladıklarında kurs bitmekte, genelde de bir sonraki yaza kadar öğrenilen bilgiler tazeliğini yitirmektedir.
Hafızada kalan bilgilerin mutlaka faydası olmakla birlikte insanlar genelde unutmaya eğilimlidirler. Atalarımız, "İnsan; nisyanla malüldür.(İnsan; unutma hastalığı ile karşı karşıyadır.)" diye boşuna söylememişlerdir.
Yaz kurslarında öğrenilen güzel bilgilerin kalıcı olması için öğrenciler, sene içinde de desteğe ihtiyaç duymakta ve bu konuda ailelere büyük görevler düşmektedir.
Kur'an Kursu öğreticiliği yapmış biri olarak kendim de bu sıkıntıları yaşadığımdan anne-babaları, kazanılan değerlerin kaybedilmemesi için çareler düşünmeye davet eder, eğitim ve öğretimin süreklilik arzettiğini hatırlatmak isterim.
"Kur’ân-ı Kerîm ve Değerler Eğitimi Yaz Kursları"nın hayır ve bereketlere vesile olmasını diler, maneviyat iklimimizi süsleyen bu kurslara devam eden yavrularımızı, velilerini ve kıymetli hocalarını saygıyla selamlarım.
(Niksar Yeteroğlu Camii Müezzini Mustafa AYDOĞMUŞ, öğrencileriyle)
(Niksar Yeteroğlu Camii İmamı Durmuş DUYUM, öğrencileriyle)
( Niksar Çilehane Camii İmamı Hüsameddin KONUK ve yaz kursu cami takımı)
(Niksar Nalbantlar Camii İmamı M.Ali PİLGİR ve yaz kursu cami takımı)
Ahmet Semih Torun - Habername