Yerel seçimlere neredeyse sayılı günler değil saatler kaldı. Partiler olsun, adaylar olsun son rötuşları yapıyorlar. Adaylar ve Partiler son dakikaya kadar seçmenleri etkilemek için her türlü çabayı gösteriyorlar. Bakalım Pazar günü akşamı sandıklar açıldığında sonuçlar ne olacak?
Bu seçim aslında Ergenekoncular için bir fırsat. Bu seçimlerde hükümetin oy oranının düşmesi onları harekete geçirecektir. Hatta bu oy oranı birkaç puan olsa dahi.
İlk yapacakları erken seçim çığlıkları atmak. Her yerde erken seçimin zorunlu olduğunu söyleyecekler. Sebepleri ise hükümetin oy oranının düşmesi.
Hâlbuki genel seçimler ile yerel seçimler çok farklı. Vatandaş yerel seçimlerde sadece partiyi gözetmiyorlar, adayları da gözetebiliyorlar. Sağ görüşlü seçmenlerin alternatifi çok. Mesela Akparti’nin adayını beğenmeyen seçmen SP, MHP veya BBP adaylarına yönelebilir.
Ama bu durum CHP için fazla söz konusu değil. Ancak DSP az da olsa DTP olabilir. Böyle bir durumda oy düşme olayında CHP daha avantajlı gibi gözükebilir.
Yaptığım gözlemlerde Akparti için tepki oyları çok çıkabilir ve bu oylar yukarıda saymış olduğum diğer partilere de gidebilir.
Bu kanım genelde büyükşehirler için söz konusu değil ama küçük şehirler ve ilçeler için geçerli.
Sağ görüşlü seçmenler hiçbir zaman oylarının heba olmaması ve sol görüşlü bir kişinin büyükşehirde belediye başkanı olmaması için Akparti’nin adayına yüklenecekler.
Şu an seçimlerin gözdesi iki şehir; İstanbul ve Ankara. Bu iki şehri büyük olasılıkla Akparti’nin adayları alır. Zaten CHP’nin adayları geçmişten mimli. Onları sadece sol taban ile kararsızların bir kısmı destekleyecekler.
Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul’da büyük bir hezimet göreceği aşikâr. Sebebi ise geçmişinin çok kötü olması ve Deniz Baykal’ın onu gözden çıkarması.
Deniz Baykal parti içinde sivrilen insanları hiç sevmez. Onun sadece derdi CHP başkanlık koltuğu. Zaten CHP’nin iktidar ve kendisinin Başbakan olma gibi bir derdi yok.
Kemal Kılıçdaroğlu Akpartililer’i sindirmesi ona çok puan kazandırmıştı halk nazarında. Ama İstanbul’da onun hezimete uğraması Baykal’ın çok işine gelecektir.
Bu tezimi de en çok destekleyen olay CHP’nin İstanbul mitinginde onun konuşturulmaması. Bir adayın mitingde konuşturulmaması aslında bu işin altında neler yattığını gösterir. Neler yatıyormuş gerçi biz de bilmiyoruz. Bakalım zamanla öğreniriz.
Ergenekon destekli Murat Karayalçın da önceden PKK’lılara destek olması ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı iken hiçbir icraatının olmaması onun için büyük bir dezavantaj. Bundan dolayı Karayalçın’ın oy oranı çok düşük olacaktır.
Ankara’da Melih Gökçek’i zorlayacak olan MHP adayı Mansur Yavaş olacak. Ankara’da Melih Gökçek’e olan tepki oyları Mansur Yavaş’a gidecek.
Bu benim tezlerim. Bakalım yanılacak mıyım yoksa tezlerimde haklı mı çıkacağım? Şunun şurasında dört gün kaldı.
Her nasıl olursa olsun ama seçimler Türkiyemiz için hayırlı olsun. Umarım kazanan Türkiye olur.
Eleştiri ve önerileriniz için;