KARINCADAN İNSANA EMANET BİLİNCİ
''Süleyman'ın ordusu karınca vadisine ulaştığı zaman karıncalardan biri:''Ey karıncalar!'' diye bağırdı.'' Hemen yuvalarınıza girin ki Süleyman ve ordusu, farkında olmadan sizi ezip geçmesin!'' Neml 18
Bir şeyden her şey yapan ve her şeyi bir şey yapan her şeyin yaratıcısı olan, O tek şeye(Allah`a) hamdolsun... Yukarıda insan türünü inşa etmek için insanlığın biricik rehberine gönderilen bu ayette çok hikmetler var...
Bu sure Mekke döneminin ortalarında indi...Allah, sevgili resulünü Medine site devletinde lider olmaya hazırlıyordu... Bir lider nasıl olmalı sorusunu Kur'an gibi bir hitap cevapsız bırakamazdı...Kur'an, dünya iktidarını eline alan Hz Süleyman'ın liderlik dersini nereden aldığını anlatmakta...Bu ayet adeta şunu demekteydi..Ey Süleyman ! Bir karınca dahi kendi türünün ayaklar altında kalmaması için elinden geleni yapıyor...Sen dünya iktidarına hazırlanıyorsan bu karıncadan ibret al ve insanlık denilen ipek mendilin ayaklar altında kalmaması için bu karıncadaki kendi türüne yönelik coşkuyu ve heyecanı sende kendi türüne hatta tüm hilkat kardeşlerine yönelik yaşa...
Evrensel muştu Allah resuluna ise mesaj çok farklı değil...Ey Allah resulu ! Bak dünya iktidarına sahip Hz Süleyman karıncadan ders aldı ve dünya lideri oldu...Sen de kainatın sevgili bir nebisi olarak bu ayeti oku ve kendini inşa et...Peki ya ümmetine mesaj farklımıydı? Ey ümmeti Muhammed ! Sen ki toplumların liderisin...Sen de bu heyecanı solukla ve insanlık isimli çiçeğin sararıp solmasına ve horlanmasına izin verme...
Hayvanlar aleminden öğreneceğimiz çok şey var aslına bakarsak... Hz Süleyman(as) liderlik dersini bir karıncadan aldı...Bir karınca liderlik heyecanı solukladı ona ve o soluk asırlar sonra insanlığın iftihar tablosuna ulaştı ve oradan bizlere ulaşıyor belkide...Bize ulaşıyormu bilmem ama kimilerine ulaştığı kesin...Yine Hz Süleyman (as) bir kuştan (Huthut ) bilmediklerini öğreniyor (Neml22) Vahiy adeta dünya iktidarının yolu evreni iyi tanımaktır diyor...Evreni iyi tanımak ve evrendeki varlıkla iletişimi geliştirmek...
Kuş deyip geçmemek lazım bir peygamberin dahi bilmediğini bilebiliyor bazen...Hatta bazı ardıç kuşları midesindeki tohumları öğüttükten sonra toprağa işleyip dev ağaçlar çıkarabiliyor...Kuşlardan da alınacak çok ibretler var aslında... Kim demiş Kur'an hayvanı aşağılıyor diye..Bir kuş beyni bir peygambere bilmediği haberi getiriyor... Kuşlar kadar olabiliyormuyuz? Bir kırlangıç anneyi düşünün birde doğurduğu yavrusunu çöpe terkeden insan anneyi...Hangisi daha insan? Deniz kenarındaki martılar bana hep sadakati ve sabrı hatırlatır...Onlar bize beklemeyi öğretir...Limanda uğurladığı dostunu bekleyemeyen vefasızların öğreneceği çok şey var martılardan...Kuşlardan öğreneceğimiz çok şey var diyorum ama bunu söylerken abartmıyorum...Zira Adem (as)'ın oğlu Kabil dahi elindeki cesedi nereye gömeceğini bir kargadan öğrenmedi mi?(Maide 31)
Köpek bize sadakati öğretir ashabı kehften hatirlarsak (Kehf 10-22)'' Koruma ve kollama nasıl olur onu öğreniriz onlardan...Yüreği yanık bir şair şöyle der ya ...Ey Allah resulu! duydum ki ashabı kehfin köpeği cennete gidecekmiş, Şimdi revamıdır Ey Allah resulu ! O cennete gitsin ben cehennemde kalayım, O ashabı kehfin köpeği ben ise seninim''....Doğruyu ve erdemi temsil eden ashabı kehfi bir köpek korurken, bugünün erdemli temsilcileri niye bu kadar korumasız ve yalnız sorusu bu kıtmirden alacağımız çok ders var diye düşündürüyor beni...
Kur'an arıdan bahseder (Nahl 68-69) ve kuşkusuz arıdan alacağımız cok ders olsa gerek..Doksan günlük hayatında arı insanoğluna bal yaparken insan koca ömründe ne yapıyor muhasebesini hatırlatır arı insana...Birlik olunca neler çıkar sorusunun cevabını verir aynı arı yaptığı amelleriyle...Koca ömrünü faydasız işlere veren insanlar ile arı arasındaki uçurumu hatırlamamak mümkünmü? Bir emekçidir arı ve numune-i imtisaldir hem yol hem yolcu olan insana...
Yılan insana lisan-i haliyle şunu der...''Ey insan! Yılan diye aşağıladığın ve hainlikle itham ettiğin ben zehirimi dişimde taşıyorum...Ama benden daha beter türdeşlerin var ki onlar zehirlerini ruhlarında taşıyorlar ve hedefleri senin ebedi saadetin...Onlar benden daha sinsi ve tehlikeli...Ben senin dünya hayatın için tehdit unsuruyum üstelik zehirimde panzehirimi taşıyorum ama onlar senin ebedi hayatını mahvetmeye talip...Bel'am bin Baura ve türdeşleri benden daha tehlikeli sana unutma''
Bir sinek insana şunu hatırlatır '' Ey insan! Biliyorum senin nazar-ı nefretini celbediyorum..Ama şunu bil ki benimde yaratılma gayem bu... Hazıra konan ve tüketen olursan işte benim gibi tahammül edilemez olursun...Ben iyi ve kötü, temiz ve pis demeden her şeyden yararlanmaya çalışırım...Şahsiyetsizlik şiarım hırsızlık ahlakımdır ve ben onun için hiç sevilmem...Ama beni sev çünkü sana sevilmenin sırrını tersinden öğretiyorum...
Bir koç'un hatırlattıkları vardır insana...''Ey insan! İşte Allah`a kurbiyetin sırrı...Ben bunun için yaratıldım...Sana Allaha nasıl kurban olunur onu öğretiyorum...Adamanın ve adanmanın sonucunda maddenin enkazı altından kurtulup ruhun derece-i hayatına yükselmek istersen gel benden Hak için nasıl baş verilir onu öğren...'' Kimbilir belki de adalet için bas veren Yahya (as) da dersini bir koçtan almıştı...
Bir balığın hatırlattıkları vardır insana...''Ey insan ! Ben suyun dışına çıkmadan üzerimdeki nimetlerin farkına varamam...Sen ise üzerindeki nimetlerin farkına belki öldüğünde varacaksın...Ama o vakit iş işten geçecek öyleyse şimdi gel nankörlük etme ve şükredenlerden ol...Sorumluluk bilinci taşı...Vazifeni terketme...Şayet bu bilinci terkettiysen veya unuttuysan gel tövbe et... Yunus (as) benim karnımda tövbeyi öğrendi ve Allah onu sahil-i selamete çıkardı...Üzerindeki nimetlerin farkına var unutma ölüm sana geldiğinde nasıl olsa anlayacaksın...
Evrende her varlık okunması gereken bir levha... Allah'ın onları yaratması anlamsız değildir...Onlar katib-i mutlak olan Allah'ın birer kitabı...Öyleyse sen de ''Seni yaratan Rabbinin adıyla oku!'' (Alak:1)
(Bilgin Erdoğan)