Van’da meydana gelen 7,2 lik deprem kış mevsiminin başlamasına az kala Türkiye halkını ne kadar üzüp etkilemiş ise dünya üzerindeki milletleri de bir o kadar etkiledi.
Öncelikle yakınlarını kaybedenler olmak üzere Ülkemize baş sağlığı, yaralananlara acil şifalar diliyorum. Rabbim böyle felaketlerden muhafaza etsin.
Ateş düştüğü yeri yakar derler, ama ateş büyükse yangın da yanan da geniş çevreler oluyor.
Bazı duyarsız tiplerin ancak bu kadar büyük yangın sonrası burunları koku alabiliyor.
Üzülmemek elde değil.
Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine herkes seferber olmuşken, elinden geleni yapma gayretine girmişken, kardeş kanı üzerinden pazarlık yapanlar nihayet kardeş kokusunu alabildi.
Sana söylüyorum BDP Genel Başkanı Demirtaş.
Sana söylüyorum.
Git o zar zor koku alan burnunu muayene ettir. Burnunla birlikte vicdanını, aklını.
Bu kardeşlik kokusu hep vardı, ama bunu algılamak için selim bir akıl, ve insaflı vicdanlar gerekiyordu.
İlla böyle büyük felaketler mi olması gerekiyordu görebilmen için.
Bak şimdi kepaze PKK’lılar Van’da yaraları sarmaya çalışan Mehmetçiğe yine saldırıyorlar.
Hata ettik deme erdeminden ne kadar da uzaklar.
Yaktıkları ateşte boğulup gidiyorlar.
Yapılan açıklamalara bakıldığında ölen teröristlerin yabancı uyruklu oldukları, yakalananlardan alınan itiraflarda ise dışarıdan yardımlar aldıklarını ifade ediliyor.
Yani size kardeş kokusu aldırmayan fitnenin ateşi dışarıda.
Eğer hala anlamadınız ise biraz durun, aklı seliminizi toplayın. Sonra karar verin.
Bu ülkenin vatandaşları hep kardeşti.
Hep yardımlaşırlar.
Sadece felaket zamanı değil, bayramda, pazarda, piknikte, oyunda eğlencede.
İstersen Çanakkale’ye bir git.
Orada yatanlar kimler.
Al eline tarihi, bu vatanı kuran kimler.
Evet sıkıntılar var.
Yapılmak istenen referandum problemleri çözmek içindi, kaçtınız.
Açılımı sabote ettiniz.
Seçimde temsilcisi olduğunuz halka zulmettiniz. Kendi iradelerini kullanmalarına engel oldunuz.
Adil, demokratik bir anayasa yapalım, tüm halkımız çekilen eziyetlerden, vesayetlerden kurtulsun isteniyor, ama meclise gelip vazifenizi yapmıyorsunuz. Baktınız kandiliniz sönmek üzere bilmecburiyye meclise gelip ağzınızın ucu ile yemin ediverdiniz.
Ya sabır…..
Temsil ettiğinizi söylediğiniz halkın evlatlarını ellerinden alıp terörist yaptınız, askerimize, polisimize, eğitim için yollara düşen öğretmenimize silah çektiniz, kan döktünüz.
Bu kadar pislik içinde kardeş kokusunu maalesef duyamadınız.
Her neyse, biz kardeşlikten taviz vermiyoruz.
Kardeşlikten vaz geçmeyeceğiz.
Zar zor koku alsanız da bu böyledir. İçinizde hala kardeş kokusu alamayan problemli adamları da tedavi ettirin.
Çok lazım çok…
Ahmet TÜRKAN - Habername