“Allah katında hiçbir dilin diğer bir dile üstünlüğü söz konusu değildir. Her peygamber gönderildiği kavmin diline göre Yüce Allah’tan kitap getirmiştir. Sevgili Peygamberimiz de kendisi Arap idi ve bu milletten olan kavmine gelen kitabın da Arapça olmasından daha tabii bir şey olamazdı. Bir toplumun dili ile münzel bir kitabı, başka milletler kendi diline çevirir ve hayatına tatbik eder. Vakıa budur.
Sabık kavimlere bakıldığında Allah tarafından peygamber hangi kavimden seçilmişse, kutsal kitap da o kavmin dilinden gelmekteydi. Eğer İsrail oğullarına gelen kitaplar Arâmice veya İbranice gelmişse o kavmin dili öyle olduğu içindir. Eğer biz Kuran Arapça’dır o halde Arapça üstündür, kutsaldır dersek o zaman bir Musevi veya bir Hristiyan da İbranice, Aramca veya başka bir dille gelmiş filanca kutsal kitabın dili de kutsal der.
Faraza Peygamberimiz Hz Muhammed, İran’da doğsaydı, mensubu bulunduğu halkına kutsal kitabı Farsça getirecekti. O zaman da Farisiler Kuran Farsçadır , o halde Farsça kutsal bir dildir diyeceklerdi ki bunlar lüzumsuz mülahazalardır.
Hal böyle olunca Peygamberimize atfedilen “ Arap’ı üç şeyden dolayı seviniz “ diye başlayan sözü hadis diye uyduranların durumu, Arapça kutsaldır deyip onu da güya hadis olan, ırkçılık kokan bu söze dayandırmaları da ol kişilerin aynı ağacın kalemi olduğunun göstergesidir.
Kuran’ı Kerim’in mucizesi mushaftaki diliyle değil Allah kelamı oluşu ve tüm çağları tenvir eden mesajı iledir. İslam alemi Yüce kitabı açıp okuyacağına çelik çomak oyunları ile vakit öldürüyorlar. Garp toplumu harıl harıl kitap okurken, üretim yaparken biz laf edebiyatı ile ömür geçiriyor cehalet çukurunda batmaya devam ediyoruz.
Hayatında bir defa bile Yüce Kuran’ı anlamaya matuf okumayan cahillerin Arap Dilinin kudsiyetinden bahsetmeye hakları da yok salahiyetleri de…Söz buraya gelmişken Arapça da diğer diller de kutsal değildir. Ama Arapça bilenler çok iyi bilir ki bu dil çok zengin bir lisandır. Cümlelerime nihayet verirken İslam Alemini şu beyitle ile tasvir etmek dilerim.
Hidayet senden olmazsa dirayet neylesin Yarâb,
Arapça bilse de bu cehle Kur’an neylesin Yarâb”
Adnan Zeki Bıyık
Çorum Müftü Yardımcısı
(Yazı 5 ocak 2013'de yazılmıştı)