Herkesin gündeminde birileri ve birşeyler vardır mutlaka. Gündemi olmayan hiçbir insan yoktur. Kimi ay sonunu getirmenin yollarını arar, kimisi kendine ideal seçmiş olduğu insanların peşinden koşar. Kimisi de kendi dünyasındaki gündemini takip eder. Yani herkes bir şekilde birşeylerle ilgilenir. Gündemimiz hergün bir başka şeyler ile dolup taşar.
İslam´ın gündeminde ise herzaman Peygamber Efendimiz (a.s.) yer almıştır. O gündem ki hiç değişmemiştir. Çok sade, saf ve temiz kalmıştır. Hiç kara leke değmemiştir. Çünkü gündem de, kainatta, insanlıkta O´nun anlayışına muhtaç. Bugünümüzün insanlığına bir bakar mısınız; şiddet ve savaş mağdurları, mülteciler, fuhuş sektörüne itilen ya da organları için kesilip satılan çocuklar mı ararsınız, eşini kasap bıçağıyla biçip doğrayanlar mı, kumar ve içki yüzünden aile hayatlarını berbat edenleri mi, açlıktan kaburgaları sayılan Afrikalı çocuklar mı…
Saymakla bitmeyecek çok şeyler…
Gündemde bunlar cereyan edince ister istemez insanların kalbine ümitsizlik tohumları ekiliyor. Ümit ışıkları birer birer sönüyor. İşte bu anda imdada yine O (s.a.v) yetişiyor. İnsanlığın kalbine kasvet veren bu olaylar karşısında Muhammed (a.s.) yine bir ümit ışığı oluyor. Ümit ışığından uzaklaştığımızı farkettiğimiz de, yine o ışığı keşfetmeliyiz. Gözlerimizin feri gittiğinde, yine o ışığa bakmalıyız. Kalp dünyamız kaoslar içinde boğuşmaya başladığında yine O´nun sözlerine sarılmalıyız. Hz. İsa´nın sözleri gelir aklıma, “İnsanlık O´nu bekliyor“…
İnsanlık O´nu bekledi ve insanlık O´nunla yeniden doğdu. İnsanlık O´nunla nefes aldı. Ve insanlık O´nunla nefes almaya da devam edecek. Nefessiz bırakmayalım dünyamızı. Gündemimiz rahat bir nefes alsın artık. O halde gündemin de O´na ihtiyacı var. Artık her yıl 8 Milyon insan açlıktan ölmesin. Milyonlarca insan evsiz barksız kalmasın. 'Biz 'komşusu aç iken tok yatan bizden değildir' diyen bir Peygamber'in ümmetiyiz, ne çabukta unuttuk bunu. Fakat artık gözlerimizin feri gitmiş, varlık içindeyken yardıma muhtaç olanları göremez olmuşuz. Burada bir sıkıntı yok mu? Bir yanlışlık ve kontrol edilmesi gerekilen şeyler yok mu?
Çok şeyler var…
İnsanlık O´nu anlamaya, O´nu sevmeye muhtaç.
Yoksa iç dünyamızdaki vermiş olduğumuz savaşlara yenilir, hem dünyamızı mafeder hem de gitmekte olduğumuz yurdumuzu helak ederiz.
Son sözümüz olsun;
“Gündemimiz Muhammed Mustafa (a.s.) olsun”