B.
GÜBRE BÖCEĞİ NİYE YARATILDI ?
Halk arasında “ .ok “ böceği de denilen bu canlı üzerine düşen görevi kusursuz bir şekilde yerine getirmek için programlanmış . Gübre böceklerinin 350 bin türü olduğu tesbit edilmiş , içlerinde ‘scarap’ isimli bir aile var ki tüm türlerin yüzde onunu oluşturuyor .
Eski Mısır’lılar bu böceklere tapınmışlar , kutsal saymışlar , süs eşyalarında model olarak kullanmışlar . Bu böcekler çim , tahıl yedikleri gibi hayvan ölüsü ve dışkı yemek onlar için zorunlu ihtiyaç olmuş .
Gübreleri top haline getirip yuvarlayan .ok böceklerini seyreden bir adam bu ilginç manzara karşısında dayanamamış .
“ Ey Allah’ım ! Bu .ok böceklerini ne diye yarattın ? “
Bir zaman sonra adam hastalanmış .Gitmediği hekim , içmediği ilaç kalmamış . Çare yok .. Kim ne söylerse yapmaya hazır , perişan , ümitsiz bir halde iken biri demiş ki “ Gerçekten şifa bulmak istiyorsan .ok böceklerini kaynatıp suyunu içeceksin . Sabah akşam düzenli bir şekilde suyundan iç .”
Adam denileni yapmış ve kısa sürede olacak ya , Allah’ın izniyle şifa bulup kurtulmuş .
Yıllar sonra çıktığı bir deniz yolculuğunda gemi bir fındık kabuğu gibi azgın dalgalar arasında sallanmaya başlamış fakat bizim yolcuda ne ses var ne heyecan …Köşeye büzülmüş , dev gibi kabaran dalgaları , sükunetle seyrediyor . Yolcular perişan , çocuklar ağlaşıyor , herkes kendi dinince dua ediyor . Yanındaki yolcu :
“ Be adam , demiş ; sen de Allah’a dua edip yalvarsana .” “ Yooo , demiş adam ; ben bir zamanlar .okları yuvarlayıp götüren acayip böceklere bakıp “ Allahım , bunları niye yarattın ? “ diyerek O’nun işine karışmıştım . O da bana şifa bulmam için .ok böceklerinin suyunu içirdi . İyileştim . Ben haddimi bilirim . Allah , gemiyi de , fırtınayı da ne yapacağını iyi bilir . Ben asla O’nun işine karışmam .”
Fırtına bir süre sonra dinmiş , gemi ve yolcular selamete ermiş .
Gübre böcekleri milyonlarca yıldan beri evrimleşmeden soylarını türetip , çevreyi temizleyip , yaşamaya devam etmişler . Hiç kimse işlerine karışmadığı gibi bir de onları bilimsel incelemeye almışlar . İnternet sitesi kurmuşlar . ( www.museumunl.edu/research/entomology/index htm.)
Allah , yarattığı her şeyi programlayarak yaratmış. Kainatta o kadar mükemmel ilahi bir denge vardır ki bunlardan birinin insan eliyle bozulması durumunda hemen bir şeylerin aksadığını fark etmek mümkündür .
Canlılardaki mükemmellik sonradan oluşmamıştır . Yaratmanın her çeşidini bilen , programlayan Allah (cc) o canlıyı daha ilk anda istediği gibi programlamış bulunduğu ortama uydurmuştur .
İnsanlara da akıl nimetini vermiş , dünyayı hizmetine sunmuştur .
İnsan denilen canlı , ya haddini bilir , itaat eder ve ebedi mutluluğa kavuşur ya da isyan ederek , Allah’a kafa tutarak pislikle boğuşur .