Avustralya’da... Queensland eyaleti ile Melbourne kenti arasında iki bin kilometre var. Bu, aynı zamanda Avustralya’da kaybolduktan tam dokuz yıl sonra bulunan köpek Muffy’nin kat ettiği yol.
Muffy’nin evinden nasıl bu kadar uzaklaştığı ve dokuz yıl boyunca başına neler geldiği ise bir sır...
Ve muhtemelen hep sır olarak kalacak.
***
Geçen hafta, Melbourne’de, bir evin arka bahçesinde karton kutuların üstünde uyurken bulunan Muffy haberi beni çok etkiledi.
Muffy’nin bulunmasını da...
Sahiplerine nasıl kavuştuğunu da çok merak ettim.
Polis sahibini bulmuş...
Çünkü köpeğin derisinin altına, yıllar önce olası bir kaybolma durumunda rehberlik etmesi için mikroçip yerleştirilmiş.
***
Avustralya polisi Muffy’yi bulmakla...
Sahiplerini tespit etmekle kalmamış...
Onu alıp, uçakla, artık neredeyse unuttuğu evine de götürmüş.
Sahipleri köpeğin mucizevî bir şekilde bulunuşundan çok mutlu olmuşlar.
Sanırım evinden iki bin kilometre uzaklaşıp da dokuz yıl sonra tekrar bulunan Muffy örneği dünyadaki tek örnek.
Bir de, Muffy’den biraz daha farklı olarak dokuz yıl sonra evine geri dönen kedi vardı.
Muffy’nin hayattan hafifçe yorulmuş ama hergeleliğini ve sempatikliğini yitirmemiş o uzun, tüylü, beyaz suratını da gördüm.
***
Muffy, bıraktığında sekiz yaşında olan sahibini pek de tanıyamamış.
Muffy’den umudu kesen sahiplerinin aldığı iki köpek de maalesef geçen aylarda ölmüş.
Muffy’nin bulunuşu bu nedenle de ailenin sevincini iyice pekiştirmiş.
Muffy’nin şimdi nehir kenarındaki evin keyfini çıkardığı söyleniyor.
***
Muffy’nin dokuz yıl sonra çıkagelmesi kadar...
Avustralya polisinin yaklaşımı da şaşırttı beni.
Gelişmiş bir toplumda, bırakın en kutsal varlık olan insanı, Muffy’ye karşı olan özen imrendirdi.
***
Muffy’nin bulunduğu bu hafta biz, Güneydoğu’daki “ölüm kuyuları” ve bin yedi yüz faili meçhul eşliğinde, “Kürt açılımını” konuştuk.
Üstelik...
Bu cinayetler Halife Ömer’in “Fırat’ın kıyısında bir koyun kaybolsa sorumlusu benim” dediği bir coğrafyada gerçekleşti.
Bırakın koyunu, koca bir toplum kayboluyordu...
Batman’da güpegündüz vurulan HEP milletvekili Mehmet Sincar cinayetini dahi aydınlatamadık...
***
“Kürt açılımı” umutları yeşertti.
Beklentileri de yükseltti.
Şimdi bu açılımın içeriği, çözümün kapsamı konuşuluyor.
Toplumsal merak şahlanmış durumda...
***
Ben sadece Fırat’ın Batı’sı, Doğu’su için değil...
Tüm Türkiye için...
Avustralya benzeri bir zihniyet arzusu içindeyim.
Biz, yaşama “insan odaklı” bakmayan devletin tarihsel hatalarını Fırat’ı kan akar hale getirerek zorla örtmeye çalışırken, onlar dokuz yıl önce sessiz sedasız kaybolmuş Muffy’yi bulup uçaklarla eve döndürüyorlar.
Aradaki bu fark giderilmedikçe, nihai bir huzur hiç de kolay değil.
***
Kürt Sorunu’nu...
Hatta Türkiye Sorunu’nu çözeceksek, Fırat’ın koyununun Avustralyalı köpek Muffy kadar değerli olduğunu fiilen sahiplenerek çözeceğiz.
Çünkü biz bu anlayışı, “Fırat’ın kıyısında bir koyun kaybolsa sorumlusu benim” diyen Hazreti Ömer zihniyetine rağmen çok uzun zaman önce yitirdik...