Faili Meçhul Cinayetler

Meltem KAVAK

Kayıtlara faili meçhul cinayet diye geçer oysa hepsinin de faili bellidir. Olaylar gündüz vakti herkesin gözü önünde cadde başlarında olur. Bir el ateş sesi gelir maktul yerde uzanmış yatıyordur. Cinayet sahası aranılmaktadır, ellere eldiven takılır büyük titizlikle olay yeri inceleme iş başındadır. Oysa cinayeti işleyenler yolları kat etmiş başka cinayetlerin planını kurmaktadır. 1987 yılında kurulan JİTEM bu faili meçhul cinayetleri aydınlatmak olayları yok etmek maksadıyla kurulmuş. Bu yıllardan sonra cinayet sayısı kat be kat artmıştır. Hedef kitle aydınlar üzerindedir. Tabi ki ülkeyi bağlayan etkileyen birçok kimse olayların yönünü değiştirmek isteyen kimseler alakasız kimseleri de defterden temizleye bilmektedir. Olayların gündüz vakti işlenmesi de ayrı bir soru işaretidir(?) Bu durum sadece biz Türkiye içinde değil tüm dünyada bu cinayetler var ve bu bizim ülkemizde planlanan işlerde değildir.

 Ülkelerin Türkiye Cumhuriyetine karşı aşağılık planlarını gerçekleştirmeleri ve bu gizli saklı olayların gözler önünde işlenmesi ve adına da faili meçhul cinayet diyip dosyaların kapanmasıdır ürkütücü olan. Hiçbir cinayet tek kişilik mesele için değildir. Faili meçhullükten kişisel cinayete elbette ki götürür. Katiller bulunsa da kişiyle alakası olmayan birbirlerini ilk kez o gün gören kimseler olduğunu herkes bilir. Sonuç bir insanın yok olması bir kişinin hapis cezasına çaptırılması. Dosyalarında açılmamak üzere kapanmasıdır acı hayat.. Bazen de orda da cinayeti işleyenin havada buhar olmasıdır. O gün aksilik her zaman çalışan kameralar bozulur. Her zaman yolunu bulan radar çekmeyeceği tutar adres teslimi yapılmaz. Olurda olur..

Benden habersiz yaprak kımıldamaz diyen kimseler o gün sus pus olurlar. Doğruları savunan bir çok kimse bilir ki bir gün bu şekilde hayatına son verileceğini. Arkasından birçok kimse iyiydi birçoğu da hak etti der ve geçer. En acı gerçek kalır geriye failleri belli olan cinayetlerin. Failini bilip söyleyememek, bunlara yaşam hakkı vermek.. Adaletin elbet bir gün tecelli edeceğini bilmeli insan.

Büyük cinayetler hala aydınlatılamazken. Sıradan vatandaşların cinayetleri bir bir televizyon ekranlarında 4 saat süren programda açılıyor. Televizyon sayesinde Polis dosyaları tozlu arşivlerine inip alıyorlar. Televizyon ekranlarına çıkıp Savcılara seslerini duyuranlar ne mutlu peki sesini duyuramayanlar..

Dileğim hiç kimsenin adaletini televizyon ekranlarında aramaması. Bazen de diyorum ki iyi ki televizyon icat edilmiş düşünsenize ya televizyon icat edilmeseydi. John Logie Baird’ e hadi dua edelim sayesinde birçok bilgiye ve adaletin tecelli edilmesine fayda sağladı.

Adalet için savaşmayan üç maymunu oynayan kimselere de elbet bir vakit gelecek onlarda adaletin gerçek sahibiyle yüzleşeceklerdir. Minicik bebeklere el süren vicdansızlar, büyük insanlara neler yapmaz ki!

Seneler sonra adalet yerini buluyor mu buluyor işte. Oysa insan bilmeli ki önce hakkın adaletinin ağır olacağını ne acı ki bunu gören yok. Her cinayetin faili bellidir, meçhul cinayet yoktur! Her cinayette muhakkak bir delil vardır. Gerçek katili gizleyen korkaklar vardır.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.