ENFLASYON DÜZELTMESİ NEYİN DÜZELTMESİ

Fatih AYDIN

2003 yılında muhasebe, vergi ve ticari alanlarda ülke gündemine gelen Enflasyon Düzeltmesi 2004 yılının mali tablolarından bu yana ilk kez 2023 bilançosu için uygulandı.

2023 yılında vergi etkisi olmadığı için -işlem zorluğuna katlanan muhasebe meslek mensupları dışında kalan çevrelerce- pek önemsenmedi. Özellikle iş insanları ve meslek odaları konu hakkında sessiz kaldı. Hatta “varlıklarımızın gerçek değerleri ile bilançoda yer almasını istiyoruz, bu nedenle enflasyon düzeltmesi acil olarak yapılmalı” diyen iş insanları ve sektör uzmanları vardı.

Ancak, 2024 yılında enflasyon düzeltmesi farkları üzerinden vergi hesaplanacak olması, diğer değişkenlerin sabit olduğu varsayımı altında hesaplanan verginin devlet hazinesine ödeneceği gerçeğini de ortaya çıkardı. Zira, 2023 yılından farklı olarak vergiye esas gelir tablosu ve bilanço enflasyona göre düzeltilmiş değerler üzerinden hazırlanacak.

Enflasyon Düzeltmesi işlemlerinin “sevimli” olmadığı da bir gerçek. Yasal düzenlemelerle şekillendirilen, kendi içinde dinamikleri olan ve uzmanlığa dayalı sınırlanmış işlemler bütünü haline getirilen enflasyon düzeltmesi, muhasebe mesleğini icra edenler için epeyce fazla mesai gerektiriyor. Konu ile ilgili yazılım güncellemeleri, ilave personel istihdamı, dışarıdan hizmet alma ihtiyacı, danışmanlık desteği gibi beraberinde maliyet getiren kalemler de mükelleflerin gündemine geldi.

Tabi meslek mensupları tüm bu işlemleri yaparken, iş insanlarının bu işlemlerden pek haberi olmuyor. Çünkü vergi mükellefleri yalnızca sonuca bakıyor ve vergi çıkıp çıkmadığı ile ilgileniyor. Hâl böyle olunca yasal düzenlemelerle çıkarılan her işlem muhasebe meslek mensuplarına yük oluyor. Etiketli azınlık olan bazı muhasebe meslek kuruluşları yaptığı her işlem için müşterisinden ilave ücret talep edebilirken, bunların dışında kalan kahir ekseriyet ise müşterisi ile sene başında anlaştığı aylık ücreti artıramıyor ve bir anlamda ücretsiz olarak angaryalarla uğraşıyor. İlginçtir ki devletimizinyetkilileri de bu sınıfın feryadını “hiç” duymuyor.

Enflasyon Düzeltmesinin faydası ve zararı yıl sonunda beyannameler verildiğinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından değerlendirilecektir. Fakat, yükselen fiyatların özellikle stoklu çalışan işletmelerde yüksek kâra dönüştüğü görülse de tarihi maliyete dayalı mizanlarda zamana yayılan gerçek maliyet artışları yer almadığı için bu kârın “gerçek olmayan” kâr olarak değerlendirilmesi muhtemeldir.

Güncel para politikalarının daraltıcı etkileri de dikkate alındığında kredi ve kredi bazlı kaynaklara erişemeyen işletmelerin kâr ediyormuş gibi vergi ödemesi de mantıklı bir sonuç gibi görünmüyor.

Ayrıca, 2 Ağustos 2024 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan torba yasa ile getirilen “asgari vergi” gibi düzenlemeler;işletmelerin zarar mahsuplarını, kullandıkları indirim ve istisna haklarını kısmi olarak sınırlamaktadır. Bununla birlikte reel olmayan finansman maliyeti, finansman gider kısıtlaması, binek otolarda gider kısıtlaması gibi farklı düzenlemelerin eş zamanlı yürürlükte olması işletmeleri ciddi anlamda sıkıştıracağı gibi, tüm bu düzenlemelerden kaçınmak isteyen mükelleflerin yapacağı olası fiktif işlemler enflasyon düzeltmesinin verimliliğini ve gerçekliğini tehlikeye düşürecektir.

Hoşça bakın zatınıza…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.