En büyük sorunumuz Anayasa'mız! Ülkemiz insanının başına ne geliyorsa Anayasa'mız yüzünden geliyor! Darbeci kafası ile hazırlanmış bir Anayasa'dan başka ne beklenir ki!
Sıkıntıyı fark edenler değiştirelim diyorlar!
Birileri hemen itiraz ediyorlar:
Değiştiremezsiniz!
Evet, ülkemiz insanı iki kutup arasında kalmış vaziyette!
Bir kutup "Bu anayasa değiştirilmedikçe rahat ve huzura kavuşmamız mümkün değil" diyor!
Öteki kutup ise "Bu anayasa değiştirilir ise kıyamet kopar" diye feveran ediyor!
Anayasa'mız günümüz Türkiye'sine dar geliyor!
Hoş yapıldığı günlerde de ülke insanının ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte değildi ya! Ama o günlerde darbeciler duruma hakimdi!
Anayasa'da onların isteklerine(!) rahatça cevap veriyordu!
Al gülüm, ver gülüm idare edip gidiyorlardı!
Aradan geçen süre içinde darbe karşıtları daha bir güçlendiler!
Tabir caizse bu palazlanma sonucu Anayasa'mızı değiştirme iştahı daha bir arttı! Ama darbeci kafa kalıntıları hemen itiraza başladılar!
Değiştiremezsiniz!
Değiştiremezsiniz derken iktidarı hedef alıyorlar ve Anayasa'nın ancak bir Kurucu Meclis ile değiştirilebileceğini savunuyorlar!
Peki, Kurucu Meclisler ne zaman devreye girer? Ne zaman olacak bir darbenin ardından tabii!
Ortadaki muazzam çelişkiye bakar mısınız?
Darbeci kafaların hazırladığı Anayasa'dan kurtulmak istiyorsunuz ama onu değiştirmenin yolu bile yeni bir darbeden geçiyor!
Darbe yapacaksınız!
İktidarı darbe ile devireceksiniz!
Ve ardından Kurucu Meclis kurup yeni Anayasa'yı yapacaksınız!
Ne muazzam bir çelişki değil mi?
Aslında bu çelişki darbe karşıtlarının çelişkisi değil! Tamamen darbe yanlısı kafaların çelişkisi!
Anayasa'dan memnun olmayanlar kahir ekseriyeti oluşturuyor!
Anayasa'dan memnunlar ise bir avuç tanımlamasıyla bile tanımlamayacak kadar ufak bir azınlık!
Ne var ki bu ufacık azınlık zamanında ele geçirdiği ipleri bir türlü bırakmak istemiyor! Her şartta iplerin kendi ellerinde olmasını istiyorlar! Bunun için gözlerini alabildiğine karartıyorlar!
Elimizden her şey alınıyor diye dertlenmeleri de bu yüzden!
Cami bombalamaktan tutunda kendi uçağımızı düşürmeye kadar en akla hayale gelmeyecek şeyleri bile seminer konusu yapabiliyorlar!
Zira her ne zaman başları sıkışsa bu Anayasa'ya sığınarak paçayı sıyırmayı başarıyorlar!