ÖNEMLİ duyularımızdan birisi koku alma…
Sadece çiçekler, bağlar, bahçeler kokmazlar. Harflerden oluşan kelimelerin de kokusu olur.
Sahici duyguları içinde barındıran cümlelerin kokuları çok uzaklardan gelip içimizi dışımızı sararlar.
Hatta sarmalarlar.
O kokulardır aslında biraz da içimizi ısıtan, sekînet veren. Bizi huzurun limanlarına taşıyan…
Kokusu olmayan kelimeler parıldar mı?
Kokusu olmayan cümleler yüreğimizde mekân tutar mı?
Kokusu olmayan cümleler ruhumuzda karar kılabilir mi?
Bizi bulunduğumuz yerden alıp dost bağına götüren bu rayihalardır.
…
Kokusu birbirine uyum gösterenler sıkı arkadaş olurlar.
Kokusu birbirini tamamlayanlar hakikatli eş olabilirler her zorluğu aşan…
Kokusu gönül raksına duranlar ötesiz, berisiz ve hesapsız dost olurlar ancak!..
…
Bakışı, dokunuşu, selamlaşması, merhabası, tebessümü, sohbeti birbirine çekenler kokusu birbirine karışanlardır.
Elest bezminde birbirinin kokusunu alanlar dünya faslında henüz tanış olmamış bile olsalar nice kırk yılların dostuymuş gibi muhabbet bağına bağdaş kurarlar.
…
İnsana en lazım olan dost kokusudur.
Dost olamayan yâr olabilir mi?
Dost olamayan yürek yâresi sarabilir mi? Dahası dost olmayana o yâre gösterilir mi hiç?
Dost olmayanla bir bardak çay içmek bile insana eziyetin eziyeti olur.
Dost olmayanla iki çift lafın belini kırmayı bırakın semtinden ırak gidilir.
Ama dost kokusuyla sizi çağırır.
Onun yüreğinin yankısını ve yangınını duyar da gidersiniz yanına… O koku sizi çağırır. Eğleşemezsiniz. Bir şeyler olurda yerinizde duramazsınız.
Tam da zamanında yetişirsiniz. İyi ki gelmişim dersiniz.
…
Dost dostu kokusundan tanır.
Ehl-i dil birbirini bilmemek insaf değil.
Dostun dosttan ırak olduğu nerede görülmüş.
Gün olurda dostun kokusunu alamaz olmuşsanız yazıklanmanın vakti gelip geçmiştir.
O yüreğin depremleri hissedilemez olmuş, o ciğer kokusu gelmez olmuşsa ya dostunuz dünyaya veda etmiştir ya da sizin yüreğiniz mevta olmuştur.
Ne yapıp etmeli, dost kokusunu kaybetmemelidir.
Dost kokusu en çok ego şişmelerinde kaybedilir. Dünya benim diyenin dosta ihtiyacı kalmaz. Dost ise dünyayı dost edinenden uzaklaşır.
Dosta tevazuyla varılır. Dostun kokusu mütevazı olduğunuzda gelir. Gönlün alçak olması kişinin engin oluşuyla orantılıdır.
…
Yeni dostlar edinmek kişiyi zenginleştirir. Yüreği kavileştirir. Hayata daha güvenli baktırır.
Geçenlerde Kayseri’ye yaptığım yolculuk tüm bunları bana bir kez daha hatırlattı.
Dost nedir, muhabbet nedir, yâren nedir, ehl-i dil sofrasında nasıl oturulur bir kere daha talim ettirdi.
Kendi gönül cennetinde bizleri ağırlayan, muhabbet salıncağında doyasıya sallayan Mustafa Özdamar Hocanın deyimi ile ‘Özgür Çerkes Ağası’ Nart Noyan’a ve kıymetli eşlerine müteşekkirim. Dostları, arkadaşları ve hatta Ehl-i Dil Çay Evi’nin edebiyat, kültür san’at ve muhabbete paçasını kaptıran herkese dost kokusu salmış olmalarından dolayı müteşekkirim.
Dost kokusu çağırırsa yine gideriz.
Kayseri’ye yolunuz düşerse sizde gidin.
Benden söylemesi!..