Ankara'da yine ortalık allak bullak! Ankara'da yine herkes birbirini suç luyor! Ankara'da yine insanlar diken üstünde! Tartışmalar bu defa HSYK'nın yetkilerini aşıp aşmadığı konusuna düğümlenmiş durumda!
Bir kesim HSYK'nın yetkilerini aştığı görüşünü hararetle savunuyor!
Öteki kesim ise bu iddianın tam aksine Erzurum'daki özel yetkili savcının yetkilerini aştığını ifade ederek HSYK'nın bu yetki aşımını düzeltmeye çalıştığını iddia ediyor!
Yani herkes birbirini suçluyor!
Her iki tarafta yasa ve hukukun ayaklar altına alındığını iddia ediyor!
Bu müthiş tartışma içinde doğru olan tek şey de bu galiba!
Yasa ve hukuk gerçekten ayakaltına alınmış durumda!
Yasa ve hukuk tam anlamıyla çiğneniyor!
Dört dörtlük bir kaos söz konusu!
Herkes yasa ve hukuku kendi kafasına göre yorumlayıp yola çıkıyor!
Çünkü bazı konular muğlak bırakılmış!
Bu muğlaklık da farklı yorumlara neden oluyor!
Yüksek Yargının olaylara bakış açısı ile iktidarın olaylara bakış açısı arasında ciddi farklılıklar bulunuyor!
Yüksek Yargının bakış açısı daha çok muhalefetin bakış açısı ile uyum içinde görünüyor!
Böyle bir durumda iktidara düşen nedir?
Bazı konulardaki muğlaklığı ortadan kaldıracak adımları atmak değil midir?
Nerede bir boşluk varsa onu giderip, Yüksek Yargı da dahil olmak üzere herkesin hangi çerçeve içinde hizmet edeceğini belirlemek değil midir?
İktidar bu tür sıkıntılar yaşanacağını bile bile bugüne kadar konuyla ilgili hiçbir adım atmadı!
Ne yasal düzenlemeler yapıldı ne de Anayasal!
Hala parti kapatmaları konusundaki sınırlar daraltılmış değil!
En kıytırık sebepler bile parti kapatılmasına neden olabiliyor!
Bu durumdan da en çok iktidar etkileniyor!
Partileri kapatılma tehdidi ile karşı karşıya! İktidar, Yüksek Yargının olaylara bakış açısının ne olduğunu bildiği halde bu bakış açısını değiştirebilmek için hiçbir adım atmamışsa bugün ortaya çıkan tablodan dolayı yakınmaya hakkı olabilir mi?
Tamam, köhnemiş zihniyete karşı bir mücadele veriliyor ama bu mücadele için önceden atılması gereken adımların hiçbiri atılmadan!
Hiç şüphesiz köhnemiş zihniyet elindeki yetki ve gücü muhafaza etmeye çalışıyor!
Bunun için de zaman zaman hukuku zorlayan yorumlarla karşımıza çıkıyor!
Bu noktaya gelinmesinde en büyük sorumluluk zamanında alt yapıyı düzeltmeyen iktidara düşüyor! Alt yapıyı düzeltmeden köhnemiş zihniyete karşı savaş açılınca olacağı elbette budur!