Dindardı İyi Bir Ev Hanımıydı Başbakan Oldu

Lütfi AYHAN

İyi bir ev hanımı olmayan kadın diğer mesleklerde de pek başarılı olamaz. Tıpkı iyi bir baba olmayan bir erkeğin yapacağı tüm işlerde bir eksikliğinin bulunması gibi. Günümüzde ve tarihteki örnekleri bu görüşü doğrulamaktadır. Günümüzde ve tarihte dengeli, sağlıklı ve başarılı insanlara (kadın erkek farketmez)  bir bakın sizde bunun farkına varacaksınız.  

Televizyon seyrederken, radyo dinlerken veya gazete okurken kendisine sorulan ; “Mesleğiniz ne?” sorusuna; “Bir iş yapmıyorum ev hanımıyım…” diyen bayanlara hep hayret ederim. Çünkü işinin hakkını veren bir ev hanımı  en büyük ve en önemli bir mesleği icra etmektedir. Ev hanımlığı dediğiniz o güzel, o hoş ve o zor mesleği yapabilmek için bir hanım efendinin, iyi bir ahçı, başarılı bir eğitimci, güzel bir iktisatçı ve üstün meziyetli, sabırlı bir anne olması lazımdır. Bu işleri başarabilen bir hanımefendi, bayan bir doktordan, bayan bir mühendisten, bayan bir  öğretmenden daha az katkı sağlamaz evine, eşine, çocuklarına ve ülkesine.

Sabah erken kalkıp eşini ve çocuklarını namaza kaldıran sonra onlara güler yüzlü bir kahvaltı yaptırıp dualarla ve tatlı sözlerle uğurlayan bir eş, bir anne çok büyük bir iş başarıyor demektir. Akşama kadar evinin işleri ile uğraşıp eşi ve çocukları için yuvayı  tertemiz yapan ve ısıtan bir hanımefendi, akşam onlara huzurlu bir ortam sağlıyorsa bu hal özenilecek bir haldir. Ve bu özenilecek halin mimarı hanım da çok ciddi bir mesleği icra etmektedir. O mesleğin adıda, Ev hanımlığı yani eş, yani anne, yani ninedir. Bu görüşler sadece müslümanlara ait falan da değildir. Bakın geçtiğimiz yüzyılda daha doğrusu 1980 li yılların ortasında İngiltere Başbakanı olan ve çok büyük işlere imza atan  Margaret Thatcher,  çok dindar bir kız ve çok iyi bir ev hanımı olarak yetiştirilimiş.

      İyi Bir Ev Hanımı= İyi Bir Başbakan

Ertuğrul Özkök ün yazdığına  göre O, “Muhafazakâr bir kadın o fotoğrafçıya niye poz verir. Size  de şaşırtıcı gelebilir ama, Thatcher her şeyden önce evinin kadınıydı.
Yönetim felsefesi şuydu:
“Evi yönetmenin zorluklarını bilen bir kadın, ülke yönetmenin zorluklarını da bilir.”
Aynı yazı da başarılı bu başbakanın şu işleri başardığı yazılı ;”Üst üste 3 seçimi kazanmış. Dördüncüsünü de kazanabilecekken, kendi partisi tarafından indirilmiş.1975’te yüzde 27 ile aldığı enflasyonu, 1986’da yüzde 2.5’a indirmiş.
Dünyanın en güçlü sendikalarını dize getirerek, İngiltere’de grevlerden doğan işgücü kaybını 29 milyondan, 1.9 milyona geriletmiş.
Binlerce kilometre uzaklıktaki küçücük bir ada için savaşa girerek, kazanmış.
“Devlet iyi bir işadamı değildir” diyerek, dünyanın en önemli özelleştirme oparesyonunu başlatmış.Vergileri yüzde 90’dan yüzde 40’a çekmiş…”

Bir bakkalın kızı olan bu hanımın çocukluğu nasıl geçmiş pekiyi? Bu yazıda bu soruyada cevap verilmiş; “…Bakkal baba, aynı zamanda dindar bir vaiz. Kızları haftada iki defa kiliseye gidiyor.Her iki kızı da haftada 2 kitap okumak zorunda. Bunlardan biri mutlaka “Non fiction”, yani edebiyat dışı kitap olacak.Aynı zamanda ev kadını olmayı bilecek…”
Evet, bu alıntılardan da anlaşılacağı üzere iyi bir ev hanımı her şeyi başarabilecek bir kapasiteye sahip demektir.Osmanlı Sarayında da Sultanın soyundan gelen kızlar bu zor ve yüce mesleği öğrenirlerdi.Tıpkı Son peygamber Hz Muhammedin(sav), Kızı Fatıma annemizin  öğrendiği gibi.

Ev hanımı bayanlar! Sizler, büyük bir iş yapıyorsunuz, çok güzel bir mesleğiniz var. Bunu sakın unutmayın! Yeterki mesleğinizi hakkıyla ve severek yapın!  

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.