Meclis Genel Kurulu'nda CHP'nin 1 Mayıs Olayları hakkında verdiği gensoru önergesinin görüşmeleri esnasında AK Parti Grup Başkanvekili Nihat Ergün CHP'lilere şöyle sesleniyordu:
Deniz Gezmiş idamı hak edecek bir suç işlememiş olabilir ama Gezmiş bir milli kahraman da değildir. Konuşmalarınızda neredeyse milli kahraman ilan edildi
İlhan Selçuk, Doğan Avcıoğlu, Cemal Madanoğlu gibi kişilerin Deniz Gezmiş gibi gençleri kendi devrim ve ihtilal hayalleri için nasıl kullandıkları açık bir şekilde yazılmıyor mu? Ama okumuyorsunuz. Bu gençlere biraz da onları kullananlar yüzünden yazık olmadı mı?
İlhan Selçuk sütten çıkmış ak kaşık mı? Bu yaşında hâlâ darbeciliğe fücur finansmanı sağlamanın neresi ak kaşıklık?
* * *DSP İstanbul Milletvekili Ahmet Tan, Nihat Ergün'ün bu sözlerine CHP'lilerle birlikte tepki gösterirken şöyle diyordu:AKP Grup Başkanvekili, İlhan Selçuk için 'darbe teşvikçisi' ifadesini kullandı. Bu şekilde itham ettiği bir başyazarın gazetesinde 20 yıla yakın çalışmış bir kişi olma sıfatımla sayın sözcünün İlhan Selçuk'la ilgili kullandığı 'darbe teşvikçisi' ifadesini tavzih etmesini, geri almasını istiyorum.
* * *Cumhuriyet'te on yıl süreyle genel yayın müdürlüğü yapmış, 12 Mart öncesinde de İlhan Selçuk'un ön planda olduğu 9 Mart Cuntası'nın matbuat ayağında önemli bir rol almış Hasan Cemal ise ekranda Deniz Gezmiş efsanesini tartışırken aklına takılanları dünkü sütununda sorguluyordu:
Kırk yıl önce de sağda solda gençlere bomba patlattırıp darbenin yolu açılmak isteniyordu. Bu kepaze oyunun içinde ben de vardım. Bugün de oynanıyor bu oyun. Bir kişi eline verilen bombaları önce Cumhuriyet gazetesine atıyor, sonra aynı kişinin eline tabanca tutuşturulup kanlı Danıştay baskını yapılıyor
* * *İlhan Selçuk, iki yıl önce bugünlerde gazetesine üç kez bomba atılması olayının üzerine özenle gitmemişti: Ordu malı olduğu ortaya çıkan ve darbeci-ulusalcı Ergenekon çetesinin cephaneliğindekilerle aynı seriden olduğu kanıtlanan bombalar hakkında nedendir bilinmez endişelenmemişti!
Bir de 12 Mart öncesindeki bombalara bakalım
O günlerde 9 Martçılar devrim adı altında sol darbe kovalarken yine tuhaf patlamalar oluyordu:
Hasan Cemal'in çalıştığı Devrim'in Kızılay'daki bürosunun yakınındaki Mason derneğinin bahçesine devrimci gençler dinamit atmışlardı
Dinamiti getiren kim miydi? 27 Mayıs darbesini yapan Milli Birlik Komitesi'nin üyelerinden İrfan Solmazer!
12 Mart öncesinde cuntacılık faaliyetlerine katılmış olan Erol Bilbilik, İrfan Solmazer'i şöyle anlatıyor:
Bir gün Orhan Kabibay'ın evinde toplandık. İrfan Solmazer bana 'Erol sen denizcileri ihmal etmişsin' dedi. Kimi ihmal ettiğimi sorunca 'Sarp Kuray'ı Deniz Gezmiş'i ihmal etmişsin. Hiç temas kurmamışsın. Ama ben onlara Ankara'da İstanbul'da mısır patlatır gibi bomba patlattırıyorum' diye konuştu.
Bilbilik'in aktardığına göre; Solmazer, Deniz Gezmiş'e Amerikan Büyükelçiliği'ni tara ve yok ol diye emir vermiş!
Sarp Kuray'a da Git filan yeri bombala diyormuş
Final? Gezmiş'i, Kuray'ı ve benzerlerini çatır çatır kullandılar; İrfan Solmazer ise 12 Mart'a yirmi dört saat kala Almanya'ya uçuruluverdi!
* * *Sarp Kuray, bir süre önce Kanal A'daki Gündem Ankara programında 12 Mart öncesini anlatırken ne diyordu?
9 Mart hesabına bize bomba atın diyenler, 12 Mart'ta taltif edildiler. Daha önce askerlerle 9 Mart için yaptığımız ittifaka ihanet etmedik. Bizi Sıkıyönetim Komutanlığı'ndaki falakacılara teslim etmelerine rağmen yine de aleyhlerine beyanat vermedik
* * *Washington'ın Ankara'daki Gizli Devleti devrimci 9 Mart Cuntası'nı iki kuvvet komutanı Gürler ve Batur eliyle darbe çeşmesine kadar getirmiş; ancak hiçbirine damla su içirmeden 12 Mart Muhtırası'nı çakıvermişti!
Figüran olarak kullanılan devrimci gençler ziyan olmuş; 9 Mart Cuntası'nın kimi babaları ise rollerine sonraki filmlerde devam etmişlerdi
İlhan Selçuk sadece darbe teşvikçisi değil; aynı zamanda kaşarlanmış Gizli Amerikan Tüfeğidir!