Efendim, Deniz kaplumbağaları, gezegenimizin en güzel canlılarındandır. Ülkemizde yaşayan ve Caretta olarak adlandırılan deniz kaplumbağası, yedi türden sadece biridir. Bilim adamları, deniz kaplumbağalarının dünyada 110 milyon yıldır yaşadıklarını belirtmektedirler. Ayrıca, bu kaplumbağaların bazı türleri 250 yıla kadar yaşayabilme özelliğine sahiptirler.
"Deniz kaplumbağalarını diğer canlılardan ayıran önemli bir özellik, yavrularının gece vakti kumun altındaki yumurtadan çıkarak denize gitmeleridir. Bu mucizevi özellik, 110 milyon yıldır değişmeden kalmıştır. Yumurtadan çıkıp hemen denize doğru ilerleyen küçük yavrular, yırtıcı hayvanlardan korunmak için büyük bir mücadele vermek zorundadır. Henüz yumurtadayken bile hem öksüz hem de yetimdirler ve yavruluk dönemlerinde tek başınadırlar. Koca bir okyanusta, 250 yıllık bir hayata tutunma çabası, hiç bitmeyen zorluklar…"
Deniz kaplumbağaları yumurtadan çıktıktan sonra bazen denize ters istikamette giderler ve maalesef hepsi ya kuruyarak ya da denize paralel ilerleyen otobanda arabaların altında kalarak can verirler. Peki, 110 milyon yıldır değişmeyen bu kural neden bir anda değişir? Bilim adamları bu konu hakkında yaptıkları araştırmalar sonucunda; kaplumbağaların Ay'a bakarak ya da Ay ışığından yararlanarak denizi bulduklarını saptamışlardır. Ancak, bazen, sahile yeni yapılan otobandan geçen araba ışıkları Ay ışığını gölgede bırakır, zavallı kaplumbağalar, araba ışıklarına yönelip teker teker hayatlarını kaybederler.
Ay ışığını gölgede bırakan araba ışıkları, deniz kaplumbağalarına daha şaşaalı, daha canlı ve daha cazip görünür. Daha çılgınca, daha renkli ama sahte. Daha yakında, hemen yanı başında, fakat hayattan uzaklaştıran
Gece yumurtadan çıkan kaplumbağalar, bir seçim yapar, bazen sahte ışıkları seçer, ters köşe olur, hatasının bedelini canı ile öder. Bedel ödemek hayatın değişmeyen kurallarından bir tanesidir. Yapılan her hatanın bedeli öyle ya da böyle ödenir. Hatayı yapan hayvan olsa bile...
Dünyada yaşayan canlılar içerisinde, en fazla bedel ödeyen varlıklar olarak insanları görmekteyim. Çünkü hayvanlar yaptıkları hataların bedellerini sadece dünyada öderler ve sadece kendi hayatları ile öderler. Ama insanlar için durum çok daha vahimdir. Çünkü insanların yaptıkları hataların bedelini, bazen bütün aile fertleri, bazen de bütün toplum öder. Alkol ve uyuşturucu kullanan bir adamın hatasının bedeli çocuklarına da yansır. Bir komutanın hatasının bedeline bütün bir ordu katlanmak zorunda kalır. Yapılan hataların bir kısmının bedeli de ahirette ödenir ki. İnanan kalpler için en önemli konu budur.
Kaplumbağaları yolundan eden otoban ve otoban ışıklarındaki atraktif parıltılar, insanların etrafında da çevre çevre halkalanmaktadır. Hakikatten uzak, sahte, gereksiz ve dayanağı olmayan bir sürü otobanlar çevrelemiştir insanların etrafını. İnsanların kıblesini değiştiren ve insanı insan olma yolundan alıkoyan tuzaklardır bunlar...
Bu tuzaklara düşmek, gidilecek istikametten sapmak o kadar kolaydır ki, çünkü hemen yanı başımızdadırlar. Hemen elimizin altındadırlar. Örneğin yanlış kullanılan bir televizyon veya internet, süsler hepimizin oturma odasını. Ya da rengârenk ışıklarla süslenmiş bazı günah mekânları değişmez bir parçası olmuştur yaşadığımız şehirlerin. Ve daha sayamayacağımız neler neler…
Dünyanın yazılı tarihinin 3000 yıl olduğundan bahseder tarihçiler. Kaplumbağaların ise 110 milyon yıldır yaşadığından bahseder bilim adamları. Tarihe yazılamayan milyonlarca yıl, Ay gece lambası görevini yapmış ve hakikati göstermiştir deniz kaplumbağalarına, tıpkı, 124 bin peygamberin hakikati gösterdiği gibi insanlığa. Ay hep denizi istikamet göstermiştir deniz kaplumbağalarına peygamberle de gerçek olan hiç değişmeyen hakikatleri ve gidilecek olan istikameti. Değişmeyen ve hiç tükenmeyen ışık kaynaklarını bir kenara bırakıp sahteleri peşinde koşturmak, kendi kendimize sonumuzu hazırlamak değil midir? Sonsuzluklara kadar…
Efendim, umarım bizi istikamete götürecek olan ışık kaynaklarını iyi tespit ederiz. Bize düşen, alıcılarımızın ayarlarını bir kez daha kontrol etmektir. Yanlış kaynaklara yönelen insan hatasının bedelini sadece kendi hayatıyla sadece dünyada ödemez. İnananlar için sonsuz bir azap ve eziyet yeri vardır. Allah (cc) bizleri doğru istikametten ayırmasın... amin
Sağlıcakla kalın