BDP'li Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir ülke gündeminin hep baş sırasında olmayı başarıyor!
Kimi zaman küfürleriyle gündemi işgal ediyor!
Kimi zaman ise yargılanmasıyla gündemin başına geçip oturuyor!
Baydemir sessiz sedasız KCK mahkemesinde yargılanmış!
Ve bu yargılanma sonucu alınan karar kendisine tebliğ edilmiş!
Hem de Diyarbakır Belediyesinde "Çöpçü kadrosunda çalışmakta olan bir işçi" tarafından!
"Çöpçü kadrosunda işçi" olarak görünen ve kararı tebliğ eden kişi sıradan bir postacı gibi değil!
Hem kararı tebliğ ediyor hem de yorumları ile Baydemir'i yönlendirmeye çalışıyor!
Yani kararı alan mahkemenin yargıçlarından biri gibi konuşuyor!
Doğrusunu söylemek gerekirse söz konusu bant'ı birkaç kez dinlememize rağmen olayı tam çözebilmiş değiliz!
Karşımızda "Çöpçü görünümlü bir yargıç mı" var yoksa "Yargıç görünümlü bir çöpçü mü" var, tam ayırt edebilmiş değiliz!
Ortaya çıkarılan ses kayıtlarından bir hanımın, tebliğ görevlisi bir çöpçünün ve Baydemir'in neler dediklerini dinliyoruz!
Baydemir verilen karara pek katılmıyor ama halka açık konuşmalarında olduğu kadar tepkili de konuşmuyor, belki de konuşamıyor!
Etrafına halkı topladığı ve kameraların karşısına geçtiği zamanki gibi yükseklerden de uçmuyor!
Hani o meşhur konuşmasında olduğu gibi kendisine aleyhindeki bir kararı tebliğ edenlere kalayı basmıyor!
Belki de basamıyor!
Örgüt mahkemesi karşısında süt dökmüş kedi gibi olan Diyarbakır Belediye Başkanı Baydemir'in normal mahkemeler karşısında aslan kesilmesi ve herkese meydan okuyup karşısındakileri kalaylamasının onaylanır yanı yok!
Aynı tavrı örgüt mahkemesi karşısında sergileyebilmiş olsaydı, haksızlıklar karşısında tahammül gösteremeyen ağzı bozuk ama yürekli bir siyasi olarak tarihe geçebilirdi!
Örgüt mahkemesi karşısında sesi çıkmıyor!
Biliyor ki ses çıkaracak olsa, infaza giden yola girilmiş olacak!
Onun için orada sus-pus kalıyor!
Onun için karara katılmadığını ifade etse de itiraz yolu açık(!) bırakılmasına rağmen bu hakkını(!) kullanmıyor!
Sanırız BDP'li pek çok Belediye Başkanı bugün Baydemir gibi zor şartlar altında görev yapıyorlar!
Yani emirleri altındaki işçiler aynı zamanda onları yargılayan yargıçlar ve savcılar!
Yani onlara gözünüzün üstünde kaşınız var deme şansları yok!
Çöpçü görünümlü yargıç ve savcıların elinde tutsak gibiler!
Bu şartlar altında onları çalıştırmaları ve onlardan hizmet almaları mümkün olabilir mi?