Bu sabah arkadaşımdan gelen bir vaaz videosuyla uyandım güne!
"70-80 yıllık fani ömür için hiç durmadan okur, çalışır, nasıl daha kaliteli bir hayat süreriz diye durmaksızın çabalarız! Oysa bâkî ömrümüzün ihyasının kaynağı Kur'an ve Sünnete ayıracak zaman bulamayız." diyordu vaiz!
Aslında bildiğimiz, ölümün bize hergün hatırlattığı bu hakikat; neden beni bu denli dehşetli etkiledi?
Peki bu hakikati bildiğim halde bugüne kadar ahiretim için, inancım için ne yaptım ve ne yapmalıyım?
Evet, işittiğim fıkhi bir mesele hususunda, konunun doğruluğunu öğrenebilmek için Kur'an-ı Kerim'e ve Sünnete sarıldığım çok oldu elbet; ama sağ elle yeme hususundaki hassasiyetim, Muhammed'ül Emîn ümmeti olma hususunda da göstermekte bu denli hassas mıyım?
Bana yapılmasını istemediğim bir şeyi, başkasına yapmama konusunda gayret gösteriyor, emanet meselesini çok önemsiyorum elbet; ama hoşgörü, sabır ve tebessümü paylaşma hususunda adil miyim? Nefsimin önyargıları gölgelemiyor mu her şeye rağmen adaleti?
İsrail'in Filistindeki acımasız katliyamı, Çin'in Uygur Türklerinin inançlarını hedef alan baskısı, Afrika'daki cünta yönetimlerin müslümanlar üzerindeki zulmü; Afrin'de, İdip'de, El-Bâb'da, Cerablus'da, Sincar'da terörü bitirmek ve mazlum halka destek olmak için verdikleri kutlu mücadelede şehit düşen Mehmedim için duyduğum ızdırap kadar dağlanmıyorsa yüreğim; nerede kaybettiğim insanlığım, maneviyatım?
Ne gölgeliyor, kör ediyor gözlerimi ki ümmetin canı yanarken ben duyarsız kalıyorum. O ateş neden yakmıyor beni, ne ile uyutuluyorum?
Üç beş yahudi ürününü protesto ederek engel alamadığımız belli bu zülme, daha ne gelir elimizden?
Hep kelimelerin dezanformasyonu hususunda atıfta bulunuyorum ya! Cem olmak neydi ki?
Cem olmak, cemaat olmak, cami'de saf durup omuz omuza namaz kılmak ümmetin birliği için önemli iken; neden cemaatlere bölündüğümüzde ayrışıyoruz?
Hatta şu cemaatin, bu tarikatin, şu mezhebin camii diye neden safları bozup parçalanıyoruz?
Kur'an ve Sünnet neden her cemaate, tarikata, mezhebe, ülkeye göre ayrı yorumlanıyor?
Bu mübarek Ramazan-ı Şerif hürmetine, Rabbimden, ümmetin; hedayet ve gayret ile intibaha; Din-i İslam'a ihlasla bağlı bir idraka erişmesini ve bu idrakin mazlumların selametine vesile olmasını, dünya gafletinden uyanışın son nefese kalmadan islam ve insanlığın terakkisi için aşkla, şevkle çabaya eriştirmesi duasıyla...