Çay günlük hayatımızda önemli bir yere sahiptir. Evde, işyerinde, okulda, lokantada, kahvehanede hatta sokakta bile içiyoruz, arkadaşlarımıza ve misafirlerimize ikram ediyoruz. Çay kendi çapında, hazırlanışı ve sunumu itibariyle bir bölgeden diğerine hatta bir şahıstan diğer bir şahsa göre değişiklik arz eden bir kültür olmuştur. Türk usulü çay demlemenin nasıl olduğuna bir bakalım. Öncelikle bize çaydanlık seti lazım. Küçük olana çay ve az miktarda su koyarız. Büyük olana da su koyarız. Küçük demlik büyük olanın üzerinde olmak üzere ocağa konur. Su kaynadığı zaman üstteki çaya kafi miktarda çay ilavesi yaparız yani demleriz. Bu işlemden 15-20 dakika bir beklemeden sonra çayımız içmeye hazır olur. Çay ve su miktarı artık içenin keyfine kalmış bir şeydir.
Bunun yanında çay ve araçları önemli bir sembol görevine haizdir. Bunlar aileyi temsil etmektedir. Nasıl mı? Şöyle;
Küçük demlik evin gelinini temsil eder. Mevzunun merkezinde yer alır çünkü.
Büyük demlik kaynanayı temsil eder. Sürekli kaynar ve fokurdar. Ancak bu kaynama çayı demler yani gelini olgunlaştırır.
Çay bardağı gelinin kocasını temsil eder. Biraz anası biraz da karısı doldurur.
Şeker çocukların sembolüdür. Meselenin tadı tuzu onlardır.
Çay kaşığı görümceyi temsil eder. Görümce gelir, (ortalığı) karıştırır ve gider.
Çay tabağı ise kayınbabayı temsil eder. Onun görevi dökülenleri toplamak ve aile fertlerinin arasını bulmaktır.
Çay deyip geçmemek lazım. Çay önemli bir şeydir. Afiyet ve şifa olsun…
Not : Bu anonim hikaye tarafımdan Arapça olarak kaleme alınmış ve Birleşik Arap Emirliklerinin önde gelen gazetelerinden "Alkhaleej(Körfez)" gazetesinin Cuma ekinde yayınlanmıştır. Arapça metine aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
http://www.alkhaleej.ae/supplements/page/fd3fc351-fb80-49da-9267-b72935c75537