Kürt sorununun çözümü için AK Parti ve CHP’den yapılan çağrıya MHP lideri
Devlet Bahçeli'nin kapattığı kapıyı, Genel Başkan Yardımcıları yaptıkları
açıklamalar ile sürgüledi…
Sürgü açılır mı bilmem ama fikir üretmesi beklenen siyasiler ısrarla gerilim
üretmeye devam ediyorlar.
MHP, kapıları sürgülerken, BDP yeni şartlar ortaya sürerek başlayan süreci daha
şimdiden tıkadı!
Eş zamanlı olarak örgüt şiddet olaylarını tırmandırdı.
Malum ulusalcılar da, ‘bölünüyoruz’ diye bağırmaya başlayınca, kaygılar yine
gerçeklerin önüne geçti.
Kardeşlik için adım atıldıkça çözümsüzlükten beslenen yapılar, cesur adımların
atılmasının beklendiği günlerde vitesin yeniden düşürülmesine neden oldu.
Yürekleri dağlayan sorunlar iç siyasete iyice alet edilince umutlar da azaldı.
Kısacası yine yürekli ve ciğerli davranılamayarak; çözüm önerileri askıya
alındı; kan, gözyaşı, acı ve feryatlara aldırış edilmeden yol haritası başka bahara
kaldı!
Ve yaşanan büyük acılara rağmen, yapılan büyük hatalar ile yüzleşmek
yerine, ‘oy’ uğruna herkes köşesine çekildi.
Aslında bir kahraman aranıyor…
Ölünce yaşamayı göze alacak kadar cesur olacak bir kahraman…
Saltanat, silah, iktidar, makam, servet ve şöhret gücünü elinin tersiyle itebilecek
onurlu bir kahraman…
Bireyi sahte dünyada güçlü kılan tüm güç kaynaklarının fişini çekerek,
Selahaddin Eyyubi’nin adaletini, Said Nursi'nin merhametini, Mehmet Akif
Ersoy’un içtenliğini benimseyecek bir kahraman…
Evet halen umut var
Yükselen ağıtları biri mutlaka duyacak.
Sönen ocakların hepsinin aslında kendi yuvası olduğunu hissedecek kadar
vicdanlı biri elbet çıkacak.
Özeleştiriler gelecek, sessiz çoğunluk daha fazla sessiz kalmayacak.
Kardeşlik yürüyüşünü ertelemek ve zamana yaymak yerine, yeni bir tarih
yazmak adına yola çıkılacak.
Fırsatçının, fesatçının, hayının oyunu bozulacak ve toplumsal barış için adalet
zemininde yürekler buluşacak.
Statükoyu besleyen ve değişimi zorlaştıran engeller bir bir aşılacak…
Ya da yine kaset başa sarılarak aynı film izlenime tekrar sunulacak.
Çözüm önerileri istismar edilecek,
Tahrikler devam edecek,
Şiddetin dili devreye sokulacak,
“Muhatap şudur" diyerek, konuyu birbirlerine havale eden yapılar yüzünden
sivil siyaset devre dışı kalacak,
Yine analar ağlayacak,
Ve derin unsurlar sorundan nemalanmaya devam edecek.
Uludere’yi unutmadık!
Not: Kürt sorununda yeni bir süreç, Uludere katliamı ile yerle bir edilmiştir.
O zaman bu süreci başlatan hükümetin görevi, en başta kendisini hedef alan (!
) katliamı ortaya çıkarmaktır. Demokratik açılımın iç ve dış oyunlar ile içinin
boşaltıldığı bir dönemde, Uludere katliamının yapılması sıradan bir durum
değildir. Başbakan yere düşmekte olan adaleti, ayağa kaldırmak zorundadır.