Önemli olan söz değil eylemse, eylem laftan kıymetli ise, davranışlarımız söylediklerimizden daha kıymetli ise, … Bizim eğitim anlayışımızda bir yanlışlık, hem de büyük bir yanlışlık olmalı. Devletimizin vatandaşlarına verdiği eğitim ilerledikçe, yükseldikçe, çoğaldıkça, (ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, doçent, prof…) eğitim alan kişinin ahlakı, erdemi, yardımseverliği, dürüstlüğü, insan ve vatan sevgisi, insana değer verme kabiliyeti, diğergâmlığı, vefası… Çoğalmıyorsa, bu eğitim anlayışımızı derhal gözden geçirmek lazım ! Ziya paşanın,
Ayinesi iştir, kişinin lafa bakılmaz
şahsın görünür rütbe - i aklı eserinde…
Dizelerinde anlatıldığı gibi kişinin, vatandaşın nasıl bir insan olduğu, iyi bir kişi mi, yoksa işe yaramaz bir insan mı olduğu eylemleri ile ortaya çıkar.
15 Temmuz Gösterdi ki…
Son ihanet hadisesi bu konuda bize çok büyük misaller sundu. Hainlere baktığımızda içlerinde eğitim düzeyi düşük olan insan sayısı nerdeyse yok gibi. Hepsi askeri veya sivil okullarda okuyup yükselmiş, eğitim dereceleri ve askeri rütbeleri ilerlemiş insanlardan oluşuyor. Bu ihanete karşı çıkanlara baktığımızda ise her rütbeden her sosyal sınıftan insanlar var. Köylüler, işçiler, ev hanımları, talebeler, fakirler, zenginler… Lakin dikkat edin 15 Temmuz gecesi Türkiye’nin zenginlikte, ilimde, gazetecilikte, sanatta, önde gelen isimleri pek görünmediler ortalıkta. Mehmet amcalar, ayşe teyzeler, ali dayılar, hatice halalar daha çoktular meydanlarda. İlk bir kaç gün meydanlara koşanlar bu mekanlara ya otobüslerle gittiler ya da ucuz yerli arabalarla. İş durulduktan galip belirlendikten sonra meydanlarda Mercedesler passatlar görülmeye başlandı. Anlı şanlı “aydınlarımız” darbenin yönü belli olmadan ne Twet attılar, ne de Whatsap ve Facebook tan paylaşım yaptılar. Eğitimi az olan insanlar, eğitimli!, Aydın! İlerici! Çağdaş! Modern! Batılı insanlara hem darbe sürecinde hem de darbeden sonunda öyle güzel dersler verdi ki ibretlik.
İşte o dersi veren başöğretmenlerden birinin, Çoban Hüseyin amcanın dersi: :
60 YILLIK ÇOBAN HÜSEYİN AMCA
“Darbecilerin para dolu çantasını bularak yetkililere teslim eden yaşlı adam, 'Bize para pul değil, vatan lazım' dedi.
Darbe girişimi günü FETÖ’cülerin karargâh olarak kullandığı Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda darbenin başarısızlığa uğrayacağını anlayan hainler yanlarına aldıkları gizli belgeler ve bilgisayarları üssün yakınındaki bir kavun tarlasına attı. Atılan malzemeler arasında bulunan çantada yaklaşık 200 bin dolar vardı. İşte o çantayı bulup yetkililere teslim eden çobanı, Akşam gazetesi buldu. 4 çocuk, 6 torun sahibi olan ve darbe girişiminden günler sonra haberi olan Hüseyin Amca yaşadıklarını şöyle anlattı: "60 yıllık çobanım. Kimsenin bizim oyumuzu küçümsemeye hakkı yok. Zaman zaman diyorlar ya benim oyum ile dağdaki çobanın oyu bir mi diye. Ben onurum ile şerefimle çoluk çocuğumun ekmeğini helalinden kazanıyorum. Darbe olduğunu duymadım bile...
PARA PUL DEĞİL BİZE VATAN LAZIM
O gün hayvanlarımı askeriyenin bitişiğinde güdüyordum. Atıp gitmişler çantayı. Baktım içinde para var. Hemen hayvanların sahibine haber verdim. Benim para ile pul ile işim olmaz. Türkiye büyük bir badire atlattı. Allah kötülere iyi ki fırsat vermemiş, para pul değil bize vatan lazım. Bizi kin ile çiğnemek istediler. Para pul onların olsun Türkiye sağ olsun." Çoban, hayvanların sahibi Ahmet Gürağaç'a durumu bildirdi. Ahmet Gürağaç da köy muhtarı Halil İbrahim Gürağaç ve İlçe Jandarma Komutanlığı'na bilgi verdi… “ Sadece çoban değil sürü sahibi de ne kadar erdemli değil mi?Ardahan’daki çoban da aynı dersi verdi kendilerini aydın! ,ilerici!, Çağdaş! Ve önde görenlere. Bir tarafta PKK lılara “ne aldınız da barış yapıyorsunuz?” diyerek bunca kanın dökülmesine sebep olan okumuşlar, diğer tarafta ömrünce bir arada göremeyeceği miktardaki paraya el sürmeyen çoban Hüseyin amca. Bir tarafta şahsi hırs ve garazları ile ülkeyi kana bulamak isteyen bazı okumuşlar, bazı aydınlar, diğer tarafta zengin olmayan meşhur olmayan modern olmayan ilerici olmayan lakin göğsü vatan, millet, sevgisi ile dopdolu duru gönüllü, tok gözlü diplomasız çobanlar köylüler işçiler normal vatandaşlar. Şimdi Erol evgine, Aysun Kayacı ve dahi aynı kafadaki tüm tiplere sormak lazım: Sizin oyunuzla ülke için vatan için özgürlük için şehit düşen gazi olan uçağa tanka mermiye karşı direnen, bulduğu paraya el sürmeyip gidip devlete teslim edenlerin oyu bir olur mu?
Önemli Not: Çoban Hüseyin Amcanın haberini yapan, ona değer veren insanlar bile haberlerinde onun soyadını yazmamışlar. İşte Aydınımızın! Halkına bakış açısı bu haberde apaçık kendini ele veriyor.