Aşk Terapi Kitabı ve Nevzat Tarhan

Uğur CANBOLAT

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Nevzat Tarhan Hoca yeni bir kitabı ile okurlarının tekrar huzuruna çıktı. Bugüne kadar yazdıkları kitapların hacmine bakıldığında bu kitaplar genellikle aileye, aile içi iletişime, yaşanan yanlışlıklara yönelik olduğu görülüyor. Bir nevi aile rehberi niteliğinde kitaplardı bunlar. Bu kitaplar okuyucunun gözünde bir nevi ‘Aile Okulu’ niteliğini taşıyordu. Benim gözlemim bu kitapları aile fertlerinden birinin değil sadece tüm bireylerin okuyup yararlandığı şeklindeydi. Hatta aile üyeleri aynı kitabı farklı zamanlarda kendince önemli olanların altını çizerek okuyor daha sonra kitabı eşlerden diğeri okuyordu. Böylece çiftler kendilerince hassas olan noktaları Nevzat Hocanın metni üzerinden düşünerek belirliyor aynı hedefe birlikte, sağlıklı adımlarla yürümenin imkânlarını buluyorlardı.

Bu okuma biçimi bir nevi ‘Bibliyoterapi’ işlevi görüyordu.

Aynı metin üzerinde eşler kendini kontrol ediyor, güçlü ve zayıf yanlarını belirliyor ve daha az hasarla yoluna devam ediyordu.

Aynı şey çocukları için de yapılıyordu. Bu kitaplar okunarak çocukların yetişmesinde, eğitiminde, insani değerlerin kazandırılmasında ve yeniden inşa edilmesinde çok etkin biçimde kullanılıyordu. Eşler bu kitapları okuyarak farkında olarak ya da olmayarak yapmış oldukları ‘Tutum hatalarını’ Nevzat Tarhan Hocanın hakemliğinde tespit ediyordu. Aile bireylerinin güvendiği bir nevi kendi ‘Aile Büyüğü’ olarak gördüğü Nevzat Hocanın incitmeyen yapıcı üslubu ile rehabilite oluyor, neslini kurtarıyordu.

Aile; kendi ilişkisini, çocuklarıyla olan diyaloglarını yıllardır Timaş Yayınları’nın Psikoloji dizisindeki bu kitaplarla kurdu, yanlışlarını değiştirdi, eksiklerini giderdi, doğrularını pekiştirdi. Ergenler konusunda da böyle bir ihtiyaç vardı. Bu ihtiyaç ‘Var mı Beni Anlamak İsteyen?’ kitabı ile karşılanıyordu ama gençlerin ‘Aşka düşmesi’ durumunda ne yapılabileceği gibi konularda bir eksiklik hissediliyordu.

Nevzat Hoca işte bunu gördü ve ihtiyaca ‘Aşk Terapi’ kitabı ile cevap verdi.

Nasıl bir cevap bu derseniz elbette okuyup siz karar vermelisiniz derim, ancak benim açımdan mükemmel bir cevap…

Dini duyguların yaşanmasını önemseyen ailelerin iki tip yaklaşımı olduğu fikrindeyim.

Birincisi, kendileri mükemmel bir aşk yaşamak istiyorlar. Mecazi aşktan hakiki aşka yol bulmak arzusundalar. İkincisi, çocuklarının ‘Aşka düşmesi’ neden korkuyorlar. Çünkü âşık olan evlatlarına karşı nasıl bir tutum belirleyeceklerini bilmiyorlar. Endişe içindeler.

İşte bu kitap bu konudaki yaraları usta saracak gibi görünüyor. Zira bu kitapta Nevzat Hoca ‘Evliliği Aşkla Beslemek’ konusunu bir bölüm olarak ele alıyor ve ayrıca çocuğunuz âşık olduğunda nasıl davranmanız gerektiği hususunu tartışıyor.

Aşkın önceliğine ve sonsuzluğuna inanlardanım.

Aşkın bir duyguya sahip olunmadığında hayatın rutinin altında bir yavaşlık hatta bir yavanlık içinde yaşandığı fikrindeyim. 

Hedefsiz, gayesiz bir hayatın ne kadar hayat olacağı konusu tartışılmalıdır.

Acısız bir hayat ne kadar doyurucudur bilemiyorum.

Aşkın hem fırtınasını hem de acısı yaşanmalıdır.

Her ikisi de ‘Aşkın bilgisine’ sahip olunduğunda anlam kazanır.

Evrenin dönüş, hayatın oluş sırrının aşk olduğu inancındayım. Fenayı bekaya çevirme mahareti aşkla mümkündür. Yokluk karanlıklarından varlık aydınlığına ulaşmak aşkla mümkündür. Rahman Suresindeki “Yüce ve iyilik sahibi Rabbinin yüzü bakidir!” ayetinde bahsedilen yüzün sevgi ve aşk olduğu fikrindeyim. 

Yusuf’u kuyudan çıkaran sır aşktır.

Yakup’u gözü yaşlı olsa da ümitle yaşatan dem aşktır.

Anaların yüreğini diri tutan aşktır.

Efelerin delici bakışlarında da o aşkı buluruz.

Yokuşları ısrarla tırmanan kamyonların direksiyonlarını sıkıca kavrayan şoförün bileğindeki güç aşkla ateşlenir ancak.

Sınır boylarında nöbet tutan fidanlarımızın yüreğinde yanan ateş aşktır.

Yanık nağmeleri kavalından bize ulaştıran çobanın koyunlarına bakışında yine o aşkı buluruz.

Bunlar aşk, peki tamam da bu kadar mıdır?

Bundan sonrasını artık ehline sormak zamanıdır! Nevzat Tarhan Hoca aşkı, ham iken pişmeli, yanmalı ve olgunlaşmalı; içinde muhteşem bir bilgi olmalıdır diyor ve 10 madde halinde kitabın girişinde aşkın kurallarını veriyor.

Hocanın verdiği bu ‘Aşkın Bilgisi’ ışığında kendimizi ve bilgilerimizi ‘Check Up’a tabi tutmalıyız.

Eksiğimizi fazlamızı ölçüp biçip kendimizi ‘Aşkın Terapi’ sine bırakmalıyız.

‘Mesnevi Terapi’‘Yunus Terapi’ kitaplarından sonra ‘Aşk Terapi’ kitabı Doğu bilgeliğinden daha çok yararlanmamız gerektiği fikrini veriyor bize. Nevzat Hoca giriş kısmında okuyucunun aşka ilişkin yanlış bilgilerini gidererek kitabı okumaya hazırlıyor. Bir nevi terapi öncesi mayalama durumu diyebiliriz buna. İşte bu mindere çekme cümlelerinden biri:

“Aşk ruhumuzda yaşanırken bedenimizi vasıta olarak kullanır. Nefsimiz ister, kalbimiz sever, aklımız değerlendirir, bilincimiz tanımlar ve ruhumuz bağlanır.”

‘Aşk Terapi’ kitabında Nevzat Hoca psikiyatrist olmanın ruhsal inceliklerini kullanarak aşkın acı ve ızdıraptan uzak nasıl yaşanabileceğinin ipuçlarını veriyor. Kitabın arkasına koyduğu ‘Aşk Ölçekleri’nin okuma öncesi doldurulmasını isteyerek yine okuyucusunu şaşırtıyor. Psikiyatrik tedavinin ölçülebilirliğini savunan ve buna göre yıllardır klinik pratikler sunan Nevzat Hoca bu kitaptaki ölçeklerle okuyucusuna aşkını ölçmesini de ilk kez yaptırtacak gibi görünüyor. Böylece aşkın hayalde yaşanan bir duygu değil realitesinin olduğu bir duygu durum ve hal olduğunu öğrenmiş oluyoruz.

Fazla söze hacet yok. Kitabın bölüm ve başlıklarına bakmak bile bunun için yeterlidir.

Ben giriş bölümünü kitaptaki yeni bilgileri temellendirmesi ve okuyucuyu konuya hazırlaması ve mayalaması bakımından önemsiyorum ve dikkatle okunması gerektiğini düşünüyorum.

Birinci bölüm; Aşkın mahiyeti

İkinci bölüm; Aşkın dili

Üçüncü bölüm; Evliliği aşkla beslemek

Dördüncü bölüm; Aşkın afetleri

Beşinci bölüm; Aşkın faydaları

Altıncı bölüm; Bir aşk terapisi örneği

Ve kitabın sonunda yukarda bahsettiğimiz dört ölçek…

Kuantum aşk, aşk öğrenilebilir mi, kimler çabuk âşık olur, kimler kolay vazgeçer, evlilikte aşkı devam ettirmenin yolları, âşıklara nasıl davranmalı, platonik aşk, romantizm ve cinsellik, ego ve aşk gibi önemli konuları çözümlememizi sağlamamıza önemli ölçüde yardımcı olacak olan ‘Aşk Terapi’ kitabı her evde yerini alacak bir ‘El kitabı’ olmaya aday gibi görünüyor.

Başta yazarı Prof. Nevzat Tarhan’a, Timaş Yayınları’na bu çalışmaya emek veren Yayın Yönetmeni Emine Eroğlu, Editör Seval Akbıyık ve yayına hazırlayan Sakine Korkmaz’a teşekkür borcumuz var.

Ben borcumu ödedim.

Şimdi kitabı okumaya kaldığım yerden devam etmeliyim.

Bana müsaade.

Aşkla kalın!  

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.