28 Şubat davasında adres şaştı!

Aslan DEĞİRMENCİ

Anadolu yürüyüşü ve dirilişini engellemek, ülkeyi siyonizmin kuklası haline getirmek, İstanbul sermayesinin önünü açmak için yapılan 28 Şubat darbesini, 17 Aralık sürecinde hatırlasak da bugünlerde yine gündemimizden çıktı.

Oysa halen mağduriyetler devam ediyor ve halen darbenin mimarları aramızda dolaşıyor.

Kurulan mahkeme sessiz, kamuoyu olup bitene tepkisiz, cezaevlerinde cuntacılar değil brifingli yargı kararlarıyla cezalandırılanlar tutuluyor.

Darbe sürecine örtülü ya da örtüsüz destek verenlerin ise ifadesine bile başvurulmadı.

Hatta daha kötüsü var…

28 Şubat davasını tersinden işletmeye çalışanlar müdahil avukatlar hakkında suç duyurusunda bulunuyor, anında işleme konuluyor ve ifade vermeleri isteniyor. Çevik Bir ve kankalarına gönderilmesi gereken tebligatlar mağdurların yanında duran avukatlara gönderiliyor.

Bu avukatlardan biri de Emrullah Beytar.

Kendisi tanık olduğum davada benim de avukatlığımı üstlenmiş durumda.

Dava sürecinde en ciddi bilgi ve belgeleri mahkeme heyeti ile paylaşan avukat Emrullah Beytar bugünlerde ciddi bir psikolojik harekât ile karşı karşıya. Dava sürecini meslektaşım olan gazeteciler takip etmeyi unutunca olup bitenden kamuoyunun da pek haberi olmuyor.

Örneğin Emrullah Beytar hakkında BÇG üyelerinin avukatlığını üstlenenlerin yaptıkları suç duyuruları nedense hiç gündeme alınmıyor.

Söz konusu suç duyurularının anında işleme konulduğundan da haberi olan yok!

Avukatımın suçunun, mahkeme salonunda cunta üyelerinin yüzüne “DARBECİ” yaptıkları zulümlere “AHLAKSIZLIK” demesi olduğunu da bilen yok!

Hatta bir suç duyurusunda “ÇOK KONUŞUYOR” ifadesine bile yer verildiğinden kamuoyu habersiz.

Avukat Emrullah Beytar’ı “SUSTURUN” demeye getirenlere tepki gösteren insan hakları aktivistlerinin olmayışı da ayrı bir mesele. Onlarda “HABERİMİZ” yok diyecek. Biz de onlara diyeceğiz ki “BU DAVAYI NEDEN SAHİPSİZ BIRAKTINIZ.”

Not: Unutmayınız ki ‘Selam Terör Örgütü’ soruşturması kisvesi altında mahkemeler kurarak, insanları cezaevlerine tıkmayı planlayanların örnek aldığı süreç 28 Şubat’tır. Ve unutmayalım ki 17 Aralık operasyonu başarılı olsaydı Başbakan Erdoğan'ı da yargılayacaklardı.

Özetle; biz 28 Şubat darbesiyle tam anlamıyla hesaplaşmazsak dikey, yatay ya da paralel operasyonlarla karşılaşmaya devam ederiz.

 

www.twitter.com/aslandegirmenci

degirmenciaslan@gmail.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.