DP Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, dün vefat eden Saadet Partisi Genel Başkanı, eski başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın bütün zamanını memleketin içinde bulunduğu sıkıntılardan nasıl kurtulacağına ilişkin düşünmek, planlar yapmak ve bu düşüncelerini ilmi anlamda değerlendirmekle geçirdiğini söyledi.
Taziye ziyareti için Saadet Partisi Genel Merkezine gelen Zeybek, çıkışta gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Erbakan'a, Allah'tan rahmet dileyen, mekanının cennet olması ve makamının yükselmesi temennisinde bulunan Zeybek, merhumu 50 yıldır tanıdığını, 1961'de ''Düşünen Adam'' dergisindeki kapakta ''Doç. Dr. Necmettin Erbakan'' olarak, ''Türkiye'de otomobil yapılabilir'' diye ilan ettiği günden beri tanıdığını ve o günden beri de sürekli takipçisi olduğunu söyledi.
Erbakan'ın eserlerini okuduklarını ve tüm bunlardan yararlandıklarını anlatan Zeybek, Erbakan ile çalışmaktan dolayı iftihar ettiğini belirtti. Zeybek, Erbakan'ın düşüncelerinden kendisinin de yararlandığını, kendisinin de dolaylı öğrencilerinden olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
''Doğrudan yetiştirdiği öğrenciler de milletimize hizmet etmişlerdir ve hizmet etmeye devam edeceklerdir. Biz 28 Şubat sürecinde Erbakan bizim başbakanımız, biz de hükümet sözcüsü olarak milletimizin seçtiği milletvekillerinden kurulan, milli iradeyle oluşan hükümete karşı yöneltilen haince ve zalimce saldırılara karşı birlikte mücadele ettik. Hocamızı o dönemde yakından tanımak ve birlikte çalışmak fırsatı elde ettim. Kendisinden ben de çok istifade ettim. Sonraki dönemlerde de sık sık çağırdı, evine gittik ve yine evinde her zaman yaptığı gibi yarım saat-45 dakika kadar konu ne olursa olsun dünyanın ve Türkiye'nin içinde bulunduğu meselelerle ilgili bilgiler verdi. Onu huzur içinde ve övünerek dinledik. En son kendisini hastanede ziyaret etmek istediğim zaman doktorları izin vermiyordu. Ancak Erbakan bizim adımızı duyunca doktorlardan 5 dakika izin alınmasını isteyerek 'Ben Namık Kemal Zeybek ile görüşmek istiyorum' demişti. Değerli dostum Şevket Kazan ile birlikte kendisinin yanına gittik. Görüşmede hocamızın bilinci son derece açık ve yerindeydi. Her sözü millet ve memleket meseleleriyle ve insanlığın dertleriyle ilgiliydi. Ayrılırken, benim gözlerime tüm masumiyetiyle bakarak, dedi ki 'Namık Kemal, vatan ve memleket tehlikede. Vatanı ve memleketi kurtarın'. Dışarı çıktığımızda Kazan, bu bir vasiyettir diyerek, ağlamaya başladı.''
Görüşmenin ardından bir ziyaret talebinde daha bulunduklarını anlatan Zeybek, Erbakan'ın, ''Bugün itibarıyla taburcu olacağını ve evinde görüşebileceklerini'' söylediğini aktardı.
Bu görüşme için kendisinin İstanbul'dan döndüğünü, ancak Erbakan'ın dün vefat ettiği haberini aldığını ifade eden Zeybek, ''Hocamızla yüz yüze görüşemesek bile maneviyat bizi görüştürür diye umuyorum. Allah'tan rahmet diliyorum. Hem Saadet Partisinin mensuplarına hem bütün milletimize hem İslam alemine başsağlığı diliyorum'' diye konuştu.
Bir gazetecinin ''İttifak söz konusu olabilir mi? Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine Zeybek, ''Hocamız bütün zamanını memleketin içinde bulunduğu sıkıntılardan nasıl kurtulacağına ilişkin düşünmek ve planlar yapmak, bu düşüncelerini de ilmi anlamda değerlendirmekle geçirmişti. Şemalar hazırlar, programlar hazırlar ve bunları bizimle paylaşırdı. Dolayısıyla böyle bir düşünce, evet vardı. Biz zaten birbirine dünya görüşü çok yakın insanlarız. Hayata, kainata, varlığa, yaratılışa ve ülkemize bakışımız arasında çok büyük farklar yok'' dedi. Zeybek, görüşmelerin devam ettiğini söyledi.