ANKARA (AA) - Yunus Emre Enstitüsünün (YEE), Yunus Emre ve Dante için düzenlediği etkinliğine katılan diplomat ve akademisyenler, iki şairin ortak özellikleri ile eserlerini ürettikleri dillere olan etkilerini değerlendirdi.
YEE Roma Türk Kültür Merkezinin Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) 2021'i Yunus Emre ve Dante yılı ilan etmesi dolayısıyla düzenlediği çevrimiçi anma etkinliğine Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Murat Salim Esenli, İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Massimo Gaiani, UNESCO Türkiye Komisyonu Başkanı Öcal Oğuz, YEE Başkanı Şeref Ateş, Roma YEE Müdürü Sevim Aktaş, İstanbul İtalyan Kültür Enstitüsü Müdürü Salvatore Schirmo ile akademisyenler katıldı.
Büyükelçi Esenli, etkinlikte yaptığı konuşmada 2021'in iki şairin de ölümünün 700'üncü yıl dönümü olduğunu belirterek, "Yunus Emre bu dünyanın geçici olduğunu, insanın esas amacının dünyanın zevklerinden kendini arındırıp Allah yoluna girmek olduğunu savunur. Bu nedenle yolunu Allah aşkını yaymak olarak belirlemiştir." diye konuştu.
İki şairin de kendilerinden 700 yıl sonra gelen insanları tahlil edip uyardığını ifade eden Esenli, "Hem Yunus Emre hem Dante, yaratıcıyı algılayış biçimleri ve insana verdikleri değer penceresinden bugün hala geçerliliğini koruyan, gelecekte de koruyacak bir vizyon ortaya koymuşlardır." dedi.
Gaiani de konuşmasında, "İki şairin de ortak özelliklerinden bir tanesi de kendi dillerini en doğal ve gerçekten etkileyici haliyle kültürel ve edebi diller haline getirmiş olmaları ve kullandıkları dilin gerçekten de çağdaş bir dil olarak bugüne kadar gelmiş olması. Bence bıraktıkları iz gerçekten çok kuvvetli, çok derin ve değerli. Dante'nin ve Yunus Emre'nin mesajının evrensel olacağı bir dünya diliyorum." ifadelerini kullandı.
Öcal Oğuz ise Dante ve Yunus Emre'nin tarzları ve dünyayı algılama biçimlerinin birbirine yakın olduğunu belirterek, "Örneğin İlahi Komedya'daki Cennet ve Cehennem ile Yunus Emre'nin Risaletü'n-Nushiyye'deki alegorik üslubuyla bütün bu kavramları kişileştirme yolu gerçekten dönemleri açısından çok önemli." diye konuştu.
Oğuz, Yunus Emre'nin Anadolu Türkçesinin gelişimine sunduğu katkının bir benzerinin İtalyancaya da Dante tarafından sunulduğunu belirtti.
YEE Başkanı Ateş, 700 yıl önce yaşamış iki şairin gösterdiği benzerliklere işaret ederek, "Sadece yaşadıkları dönem itibarıyla ya da çektikleri sıkıntılardan, zorluklardan ötürü değil, daha önemlisi varmak istedikleri noktalar çok kıymetli. Bundan 700 yıl öncesinde olduğu gibi bu zor zamanlardan geçtiğimiz bir dönemdeyiz." ifadelerini kullandı.
İnsanlığın birliğe ihtiyaç duyduğunu dile getiren Ateş, "Yunus'un nefes düşüncesini bir yıldır daha çok hissedebiliyoruz. Paylaştığımız nefes birbirimize hastalık ve ölüm taşıyor. Dolayısıyla nefesi alırken düşünmemiz ve ona şükretmemiz gerektiği gerçeğini ortaya koyuyor." dedi.
- "Her iki şairi de bir gerçek arayışı içinde görebiliriz"
Ankara Üniversitesi Öğretim Görevlisi Nevin Özkan ile Co Foscari Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Türkolog Giampeiero Bellingeri, Yunus Emre ve Dante'nin eserlerinin bugünün dünyasına yansımalarını değerlendirdi.
Özkan, Dante'nin İlahi Komedya eserinde 700 yıldır hiç değişmeyen insan doğasından bahsettiğini belirterek. "Dante için merhamet kavramı gerçekten çok önemli bir yer taşımaktadır ve bu kavramların büyük önemini kendisinin yaşam yolculuğunun ortası olarak tarif ettiği 35 yaşında keşfetmiştir. Bizim aynı zamanda edebiyatımızda da yer bulmuş önemli kavramlardan bir tanesidir." değerlendirmesinde bulundu.
Yunus Emre ile Dante arasındaki benzerliklere de değinen Özkan, "Her iki şairi de bir gerçek arayışı içerisinde görebiliriz. Ulvi bir birleşme, ilahi bir birleşme, bir şekilde kutsanmış olanlar Tanrı lütfuna erişmiş olanlarla bir araya gelmek ve onlarla adeta ruhsal anlamda senkronize olmak gibi bir gaye taşıdıklarını eserlerinde de bize çok açık bir şekilde ifade etmişlerdir." dedi.
Bellingeri de konuşmasında, "Yunus Emre ile Dante arasındaki benzerliklerden biri de iki şairin de yolunu kaybettiği düşüncesi ve hedefleri doğrultusunda tanrıya, ilahi olan, ulvi olana doğru kararlılıkla ilerlemeleridir. Bir şekilde yaratandan aldıkları bu ilhamın büyüsüyle en değerli eserlerini vermişlerdir.” ifadelerini kullandı.