Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda tutuklanan işadamı Rıza Sarraf, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan ve Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Arslan'ın mahkemedeki ifadelerinde çarpıcı iddialar yer aldı. Sözcü gazetesinin internet sitesinde dün yayımlanan ifadeler özetle şöyle:
KİMSEYE RÜŞVET VERMEDİM
İŞADAMI RIZA SARRAF: "Amerikan ambargosu nedeniyle bu ticareti (altın) Halkbank yoluyla yapamaz duruma geldik. Biz de gıda ticareti yoluyla yaptık. Tüm işlerimizi hukuka uygun bir şekilde yaptık. Ağabeyimin Türk vatandaşlığına geçmesi için yol yordamı Muammer Bey'den (İçişleri Bakanı Muammer Güler) sordum. Yasal yolları izah etti. Ağabeyim normal prosedürle Türk vatandaşlığına geçti. Herhangi bir menfaat söz konusu değildir. Muammer Güler Bey'e veya oğlu Barış Güler'e, Egemen Bağış'a, Zafer Çağlayan'a herhangi şekilde rüşvet vermedim. Biz sadece Halk Bankası'nın resmi komisyonlarını ödüyorduk. Süleyman Aslan isimli sayın genel müdürüme okul yaptırmak istediğimi söyledim. Kendisinin okuduğu Çorum Osmancık İmam Hatip Lisesi'ni yaptırabileceğimi söyledi. Gerekli girişimlerde bulundu. Neredeyse bütün kabineye kişi başı 500 bin verdiğimi iddia edecekler. Ben bir emniyet müdür yardımcısından tehdit aldım. Bu kişi O.İ.'dir. 1 milyon dolar para talep ediyordu. Yeni Şafak gazetesinden beni aradılar. İran'a 87 milyar Euro ihracat yaptığım ve karapara akladığımı sordular. Avukatlarımın cevap vereceğini söyledim. Avukat H.K. isimli kişi bana bu haberin metnini getirdi ve de Yeni Şafak gazetesinde ekonomi yazarı olduğunu söyledi. Eğer 1 milyon doları vermezsem bu haberi yayımlayacaklarını söylediler. Buna dair elimde ses kayıtları da mevcuttur. (Bu iddia üzerine Yeni Şafak gazetesi dün Ekonomi Şefi Yakup Kocaman'ın Rıza Sarraf'la yaptığı telefon konuşmasının kaydını yayınladı ve iddiayI yalanladı. Kocaman yaptığı açıklamada "13 Ekim'de gazete manşetinde 'Turkleaks' başlığıyla yayınlanan haberimin araştırma süreci kapsamında, Reza Zerrab ile 11 Ekim Cuma günü saat17.27'de, 4 dakikalık bir telefon görüşmesi yaptım" dedi.) Böbrek üstümde tümör var. Kanser teşhisi konuldu. Bu 4 günlük süreç içerisinde Haseki'ye sevk edildim. 4 gün içinde bunun 1 cm büyüdüğü anlaşıldı. Acilen kemoterapi sürecine başlamam gerekiyor.
ÖRGÜT ÜYESİ OLMAM MANTIK DIŞI
BARIŞ GÜLER: "Rıza Bey'i hayırsever ve saygılı biri olarak tanırız. Para karşılığı iş yapmam söz konusu değildir. Hiçbir emniyet mensubunun görev yeri değişikliği için aracı olmadım. 11 senedir korumam bulunması nedeniyle attığım her adım emniyetçe takip edilmiştir. Örgüt üyesi olmam ve o tür işler içine girmem mantık dışıdır. 40 senedir devlete hizmet eden birinin oğlu olarak yüz kızartıcı böyle bir olaya karışmayacağım herkesçe malumdur. Tutuklanmam halinde yıllardır bir dengede tuttuğum işler bozulacak, itibarım zedelenecek ve bu yüzden zarar göreceğim. "
ONLAR ''HAYIR'' PARALARIYDI
HALK BANKASI GENEL MÜDÜRÜ SÜLEYMAN ARSLAN: Genel müdür olarak birçok şirket ile görüşmelerim olmuştur. Buna Rıza Sarraf'ın şirketi de dahildir. Bankamız İran ile olan işleri tek başına yapan bir bankadır. Sarraf hayırsever olduğunu ve hayırlara vesile olmak istediğini söyleyince aklıma mezun olduğum Çorum Osmancık İmam Hatip Lisesi geldi. İhtiyaçları aktarınca masrafları ödemeye hazırım dedi. Teknik nedenlerle proje başlamadı. Hayır amaçlı olarak verilen paraları kendi nezdimde tuttum. Hatta Çorum Milletvekilimiz Cavit Bağcı'ya 7 milyon TL'nin hayır amaçlı biriktiğini ve hazır olduğunu söyledim. Bir de bunun yanında Makedonya'da bir üniversite yapma söz konusudur. Makedonya yerel hukuku bağış kabulünde çok zorluk çıkartıyor. Bu süreç içerisinde bu para da bende evde kaldı. Çünkü bankaya herhangi bir kasaya koyduğumuz zamankimin adına ve niçin konulması gerektiğini tutanakla belirtmemiz lazım. Bu paralar da evde duruyordu.
KAÇAK ALTIN OLAYINI BİLMİYORDUM
SALİH KAAN ÇAĞLAYAN: Burada bulunan şüphelilerden sadece özel kalem müdürü olan O.K. ile Reza Zarrab (Rıza Sarraf) ile ikili dostluğumuz vardır. Daha doğrusu aile dostluğumuz vardır. Bundan sekiz ay önce düğünümde sağ olsun, eşi gelip sahne almasına rağmen sadece sahne masrafını talep ettiler. Onun dışında herhangi bir ücret talep etmediler. Aile dostluğumuz dışında kendisinden hiçbir şey almadık veya vermedik. Kendisi sadece dostluğunun gereği bana bir takım elbise almıştı ve bir de beğendiğim bir valizi hediye etmişti. Rüşvet almak ve vermek söz konusu değildir. Örgüt diye bir şey yok. Babamın işlerine asla karışmıyorum. Benim kaçak altın olayıyla da ilgili hiçbir görüşmem ya da bilgim yoktur.
ensonhaber