BKM Mutfak'ın "Çok Güzel Hareketler Bunlar" programına ve Yılmaz Erdoğan'a Bekir Hazar'dan eleştiri...
Çok Geyik Muhabbetler!
BKM Mutfak oyuncularının "Çok Güzel Hareketler Bunlar" programına kilitlendim geçen hafta...
Kilitlendim diyorum ama bu muhteşem olduğu için değildi. Birkaç haftadır inanılmaz bir düşüş yaşıyor. Eskisi gibi izlenmiyor artık. Bunun nedenini merak ettiğim için hiçbir kanala zap yapmadan izledim son programı.
Başlar başlamaz kendine gol atan bir programa tanık oldum ilk kez. Yılmaz Erdoğan mikrofonu eline alıyor. Başlıyor konuşmaya... "Aman efendim Tekirdağ'dan şu liseden gelmişler. Bursa'dan bu liseden gelmişler" diye...
Koltuklardaki öğrenciler başlıyor alkışlamaya. Yılmaz Erdoğan öğretmenlerini soruyor. Gösteriyorlar.
Yılmaz Erdoğan Pisagor bağıntısını bilip bilmediklerini soruyor.
Yılmaz erdoğan Pisagor bağıntısını anlatıyor.
Yılmaz Erdoğan "Karşı dikkenarın... "diye başlıyor...
Yılmaz Erdoğan "Karekökü" diye bitiriyor...
Tam sekiz dakika seyirciye fenalıklar getiren geyikler...
Sonra skece geçiyorlar... Kısa süre sonra da reklama...
Var olan az sayıdaki seyirci de diğer kanallara kaçıyor...
Reklam dönüşü sunucu sahneye çıkıyor. Tam skeci anons edecek Yılmaz Erdoğan söze giriyor. Başlıyor seyirciyle konuşmaya...
Sonra öğretmenleri ile konuşuyor. Ardından oyunculardan birinin annesini sahneye alıyor...
Başlıyor kadın konuşmaya... Meğer en büyük hayali sahneye çıkıp tiyatro oynamakmış...
Ardından sunucu balkondaki seyircilerin arasına çıkıyor.
Yılmaz Erdoğan sahneye oturmuş, yukarıya sorular yöneltiyor.
En çok izlenen skeç bir türlü başlamıyor...
Başlatın oyunu yahu...
Sunucu balkonda tam skeci anons edecek, biri Bursaspor kaşkolu veriyor...
Skeç kalıyor, kaşkol muhabbeti başlıyor.
O bitiyor "Hah" skeç başlayacak" diyorsunuz... Maalesef "Hayır" başlamıyor. Kestane şekeri getirmişler, onu veriyorlar sunucuya... Sırada kestane şekeri muhabbeti var.
Neyse "Bitti, skece geçiyoruz" diyorsunuz... Ah o da ne seyirciler arasındaki bir çocuk elinde bir kitap gösteriyor...
Yahu başlatın şu skeci...
Hayır, olmaz... Kitap muhabbetine dalış başlıyor...
Yılmaz sahnede oturmuş soruyor "O kitap şiir kitabı mı?. Kim yazmış"...
Kız balkondan cevap veriyor "Babam yazdı"...
Yahu skeç... Ne oldu skeç?...
Boşver onu... Yılmaz Erdoğan da boşveriyor... "Oku bakiim kızım babanın şiirlerini" diyor... Kız başlıyor babasının şiir kitabından okumaya...
Şiir bitecek skeç başlayacak diyorsunuz... Yok başlamıyor...
Yılmaz Erdoğan "Kız okuyamadı, sen oku diyerek" sunucuya sesleniyor. Aynı şiiri bir de sunucudan dinliyoruz... Bu böyle devam edip gidiyor...
Havaya uçtu on dakika... Fenalıklar basan seyirci zap üzerine zap yapıyor...
Bu arada zaman kalırsa skeci oynuyorlar...
Manzara aynen böyle... "Çok Geyik Muhabbetler Bunlar"a dönmüş program...
Ya Yılmaz Erdoğan egosuna teslim oldu, "Her yirmi dakikada bir, ben on dakika konuşarak kendimi göstereceğim" diyor...
Ya da genç oyuncular havaya girip tembelleşti, o ilk günkü heyecanları yok... İşi sallayıp skeç üretemiyorlar...
Doldur boşalta döndüler yani...
Zevkle izlediğim program...
Artık tad vermiyor...
Bekir Hazar/YENİ ŞAFAK