Aksiyon Dergisine konuşan Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, ne eşinin ilk kez bindiği helikopterin düşüşüyle ilgileniyor, ne enkazın geç bulunmasıyla ne de kamuoyunda dile getirilen şaibelerle.
Gülefer Hanım, eşinin kendisine yaraşır bir ölümle veda ettiğine inanıyor ve bunu teselli kaynağı sayıyor. Hatta cenazelerin uzun süre bulunamamasını çok anlamlı buluyor. Kendisine bu türden sorular sorulmasına alınıyor ve şunları söylüyor:
"Allah ona kabre konulmadan binlerce dua gönderilmesini sağladı. Her işte bir hayır vardır. Onu bembeyaz karlarla kendisi örttü."
Helikopter kazasının ardından yaşanan süreçte ortaya çıkan bilgi kirliliğine, şaibeli haberlere de isyan eden Yazıcıoğlu çoğu haberin abartıldığından yakınıyor.
Eşinin sayısal ağırlığı olan biri olmadığını; ama siyasal ağırlığının çok fazla olduğunu anlatırken cenazeye katılan milyonlara dikkat çekiyor. Eşinin güzel bir ölümle veda ettiğini düşünen Gülefer Hanım, bundan sonraki tek temennisini şöyle dile getiriyor: "Zambiya'dan bile hatim gönderdiler. O kadar çok dua edildi ki ne mutlu ona, böyle bir ölüm nasip oldu. Allah bana da Muhsin'inki gibi bir ölüm nasip etsin. Hepimiz öleceğiz sonuçta. Önemli olan güzel anılmak. Muhsin bunu başardı, başka bir şey istemem."