Koalisyon hükümetinin açıkladığı emisyon azaltma planına göre, ülke 2022 ile 2030 arasındaki ilk 2 emisyon planına uygun gidecek ancak 3'üncü planda hedeflenen karbon salımını aşarak 2050 hedefine ulaşamayacak.
Planda, 2050 yılına gelindiğinde hala net 5 milyon ton emisyon olacağı tahmin edilirken, alüminyum eritme tesisinin 2044'e kadar faaliyette kalması gibi hükümetin kontrolü dışındaki değişiklikler de bu hedeflere ulaşılmasını zorlaştırıyor.
İklim Değişikliği Bakanı Simon Watts, hükümetin, 2050 hedeflerine bağlı olduğunu ancak bunlara ulaşmak amacıyla ekonomi için önemli sektörlerin kapatılmasını kabul etmeyeceğini bildirdi. Watts, karbon salımını düşürmek için teknoloji odaklı yaklaşım benimseyeceklerini ifade etti.
Bilim insanları ise bu teknolojilerin ticari olarak uygulanabilir hale gelmesinin uzun yıllar alabileceğini vurguluyor ve hükümetin tam olarak gelişmemiş teknolojilere bel bağlamasını riskli buluyor.
Yeni Zelanda İklim Eylemi Avukatları grubu yöneticilerinden Jessica Palairet, taslak plan Paris İklim Anlaşması kapsamındaki gereklilikleri karşılamayacağı için ülkenin karbon kredisi alması gerekeceğini ve bunun büyük bir maliyet oluşturacağını belirtti.