Princeton Üniversitesi öğretim üyesi Bernard Haykel ve doktora öğrencisi Elliot Hen-Tov tarafından kaleme alınan "Türkiye'nin Kazancı, İran'ın Kaybı" başlıklı yazıda, "Mavi Marmara" olayının ardından İran'ın küresel düzeyde ortaya çıkan İsrail karşıtı havadan büyük yarar göreceğinin tahmin edildiği, ancak sonucun böyle olmadığı belirtildi.
Yazıda, bu olayın ardından İran'ın etkisinin azaldığı, Türkiye'nin ise "modern, demokratik, uluslararası alanda saygı gören, İsrail'e ve ABD'ye karşı çıkabilen bir ülke olarak sürpriz bir şekilde yeni bir rol üstlendiği" görüşüne yer verildi.
Gazetenin yazısında, pek çok Amerikalının uzun zamandır müttefiki olan Türkiye'nin son dönemdeki davranışından dolayı kendilerini ihanete uğramış hissedebileceğini, oysa güçlü bir Türkiye'nin Sünni Arap dünyasında liderlik rolü üstlenmesinden ABD'nin yarar göreceği yorumu yapıldı.
Gazze'ye uygulanan ablukanın gevşetilmesi ya da kaldırılmasının Türkiye'nin zaferi olarak görüleceği kaydedilen makalede, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmalarının hem seçmenlerine, hem de İslam dünyasına çekici geldiği, Erdoğan'ın Filistin davasının baş savunucusu durumuna geldiği görüşü savunuldu.
New York Times'ın yorumunda, önemli Arap entelektüellerin, "İran'ın devrimci Şiiliği" ile "Suudi Arabistan'ın hem sıkı, hem de siyasi açıdan etkisiz Vahabizmi" arasında kalmaktan rahatsız oldukları, Türkiye'nin Arap dünyasına liderlik etmesini umdukları görüşüne yer verildi.
İran'ın nükleer meselesi konusunda, Türkiye'nin Brezilya ile birlikte giriştiği çabalarla da Müslüman dünyasının takdirini aldığı ifade eden yazıda, Türkiye'nin Araplar için hem yatırım, hem turizm merkezi olduğu, Orta Doğu'nun uzun zamandır Türk mallarıyla dolup taştığı belirtildi.
"Türkiye'nin Arapların kalplerini, akıllarını ve ceplerini kazanırken, İran'ın işinin giderek zorlaştığı" yorumu yapılan yazıda, Batılılaşmış, rehafa kavuşmuş ve demokratik bir ülkenin İslam dünyasının öncüsü olmasından ABD'nin "kazanacağı çok şey olduğu" görüşüne yer verildi. aa
Yazıda, bu olayın ardından İran'ın etkisinin azaldığı, Türkiye'nin ise "modern, demokratik, uluslararası alanda saygı gören, İsrail'e ve ABD'ye karşı çıkabilen bir ülke olarak sürpriz bir şekilde yeni bir rol üstlendiği" görüşüne yer verildi.
Gazetenin yazısında, pek çok Amerikalının uzun zamandır müttefiki olan Türkiye'nin son dönemdeki davranışından dolayı kendilerini ihanete uğramış hissedebileceğini, oysa güçlü bir Türkiye'nin Sünni Arap dünyasında liderlik rolü üstlenmesinden ABD'nin yarar göreceği yorumu yapıldı.
Gazze'ye uygulanan ablukanın gevşetilmesi ya da kaldırılmasının Türkiye'nin zaferi olarak görüleceği kaydedilen makalede, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmalarının hem seçmenlerine, hem de İslam dünyasına çekici geldiği, Erdoğan'ın Filistin davasının baş savunucusu durumuna geldiği görüşü savunuldu.
New York Times'ın yorumunda, önemli Arap entelektüellerin, "İran'ın devrimci Şiiliği" ile "Suudi Arabistan'ın hem sıkı, hem de siyasi açıdan etkisiz Vahabizmi" arasında kalmaktan rahatsız oldukları, Türkiye'nin Arap dünyasına liderlik etmesini umdukları görüşüne yer verildi.
İran'ın nükleer meselesi konusunda, Türkiye'nin Brezilya ile birlikte giriştiği çabalarla da Müslüman dünyasının takdirini aldığı ifade eden yazıda, Türkiye'nin Araplar için hem yatırım, hem turizm merkezi olduğu, Orta Doğu'nun uzun zamandır Türk mallarıyla dolup taştığı belirtildi.
"Türkiye'nin Arapların kalplerini, akıllarını ve ceplerini kazanırken, İran'ın işinin giderek zorlaştığı" yorumu yapılan yazıda, Batılılaşmış, rehafa kavuşmuş ve demokratik bir ülkenin İslam dünyasının öncüsü olmasından ABD'nin "kazanacağı çok şey olduğu" görüşüne yer verildi. aa