YOZGAT (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, "Belediyede bize emanet edilen paraya ve belediye mülküne, yetim malına sahip çıkar gibi sahip çıkacağız. Ne yiyeceğiz, ne yedireceğiz, ne de israf edeceğiz. Hizmette partizanlık yapmayacağız. Kapımızı herkese açık tutacağız. Bize oy veren vermeyen, bir derdi varsa gelecek kucaklaşacağız." dedi.
Karamollaoğlu, Partisinin Yozgat İl Teşkilatı tarafından Yimpaş Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Yozgat'ın geleceği için çare var" konferansına konuşmacı olarak katıldı.
Konferansta gelişmiş dünya ülkeleri ve gündeme ilişkin konularda değerlendirmelerde bulundu.
"Milli görüş yeni dünya düzeni" için kanaatlerini dile getiren Karamollaoğlu, yeni bir dünyanın kurulması için gayret gösterdiklerini anlattı.
Karamollaoğlu, "Yeni bir dünyanın kurulması şahsiyetli dış politika ile olur. Bu da İslam birliği ve kalkınmakta olan 160 ülkeyi bir araya getirmekle sağlanır. Bunun sağlanabilmesi için bizin memleketimizin yaşanabilir hale getirilmesi lazım." dedi.
Ülkenin gelişmesi için iki şartın olduğunu aktaran Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Birincisi, manevi kalkınma; onun için biz önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Bu değerler ayağa kalkacak ki insanlar kendi memleketleri için her türlü fedakarlığı yapmaya, birbirini kucaklamaya başlasınlar.
İkincisi, maddi kalkınma; sanayi ve teknolojide büyük bir sıçramaya ihtiyaç var. Bunu yaparsak yeniden büyük Türkiye doğar, o zaman bölgeye Türkiye şekil verir, dünyada etkili bir ülke haline gelir. O zaman diğer İslam ülkelerine ve geri kalmış ülkelere önderlik yapar. Bunu yapmak için biz iç barışı tesis etmekle mükellefiz. Adalet, emniyet, özgürlük, demokrasi bunun için lazım. İç barış farklı kanaat ve düşüncelere sahip insanlar olarak bir arada yaşama şartlarını oluşturacak. 'Bu benim gibi düşünmüyor' ikna et, ikna edemezsen düşman olma. Farklı siyasi partilere mensup olan insanlar, biz birbirimizin hasmı, düşmanı değiliz ki. Sadece rakibiyiz, olsa olsa yarışacaksın. Düşman cephede bir birini katletmeye kalkar. Halbuki bir yarış, bir müsabaka varsa burada bir yarış var, bir rakip var o kadar. Maç biter birisi yener, birisi yenilir."
Türkiye'nin güçlenmesi ve kalkınması gerektiğini, bunun olmazsa olmaz olduğuna inandıklarını vurgulaya Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
"Biz İslam ülkeleri ile olan münasebetlerimizi mutlaka ve mutlaka geliştirmek istiyoruz. Bizim Türkiye'de uygun bir havanın oluşması ve şartların yerine gelmesi için olmazsa olmaz gördüğümüz, adaleti tesis etmek. Adalet devletin temelidir. Adalet olmadan kimse bir ülkede yaşamak istemez, güvenliği yoktur çünkü. Özgürlüklerin teminat altına alınması. Ben fikrimi ve düşüncemi rahatlıkla söyleyebilmeliyim. Bu can da yakabilir bazen. Hakaret etmeden, küfür etmeden, kötü söz söylemeden, yalana başvurmadan biz birbirimiz tenkit edebiliriz.
Planlı ve programlı çalışacağız. Planlı ve programlı çalışmak bir müessesenin de ülkenin de olmazsa olmazıdır. Liyakate önem vereceğiz. Siz devlete gelecek insanları partizanca seçer veya aile yakınlıklarına göre değerlendirirseniz o ülke batar, o müessese batar. İstişareye önem vereceğiz. İstişare bizim inancımızın temelinde yatar. Sonra yolsuzluk, rüşvet ve iltimasa fırsat vermemek. Özellikle tüm kesimlerle diyalog halinde bulunacağız. Bu memlekette yaşayan herkesi kucaklayacağız."
Karamollaoğlu, dış politikada da dünya barışı için şahsiyetli bir dış politikaya ihtiyaç olduğunu, bunun çözümünü savaşta değil barışta, çatışmada değil diyalogda arayacaklarını dile getirdi.
-"Belediyecilikte partizanlık yapmayacağız
Karamollaoğlu, belediyecilikte işi mutlaka ehline vereceklerini vurgulayarak, "Belediyede bize emanet edilen paraya ve belediye mülküne, yetim malına sahip çıkar gibi çıkacağız. Ne yiyeceğiz, ne yedireceğiz, ne de israf edeceğiz. Hizmette partizanlık yapmayacağız. Kapımızı herkese açık tutacağız. Bize oy veren vermeyen, bir derdi varsa gelecek kucaklaşacağız." diye konuştu.