Vaktiyle Hindistan'da Ekber Şah ismindeki sultan İslam'ı, Mecusiliği ve Hıristiyanlığı karıştırarak yeni bir din çıkartmıştı. Bu dine "Din-i İlahî" adını vermiş, "İbadet-hâne" denilen tapınaklar kurmuş, İslam selamını kaldırmış, onun yerine "Allahu Ekber" denilmesini emr etmiş, bunlara benzer temel değişiklikler ve yenilikler yapmıştı. .
Bugün Türkiye'de buna benzer bir hareket başlatılmıştır.
Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam bir kazanda kaynatılarak yeni bir din türetilmek isteniyor.
Bu dinin bazı özellikleri ve temel inançları şunlardır:
1. Kelime-i Tevhid'in ilk kısmını söylemek, gerektiğinde ikinci kısmını (Yahudileri ve Hıristiyanları üzmemek için) söylememek.
2. Kur'andaki "Allah katında (hak ve geçerli) din İslam'dır" temel inancını kaldırıp, onun yerine "Üç hak ibrahimî din vardır. Bunların üçünün mensupları da ehl-i necat ve ehl-i Cennet'tir" inancını getirmek.
3. Kur'anın Yahudileri İslam'a çağırmadığını kabul etmek.
4. Yine Kur'anın Hıristiyanları İslam'a çağırmadığına inanmak.
5. İslam kadınlarının Yahudi ve Hıristiyan erkeklerle evlenmesini meşru görmek.
6. Muharref Tevrat ve İncil'i dinî referans olarak kabul etmek.
7. İslam'ın camilerini, kilise ve sinagoglara benzetmek için sıralar, tabureler, sandalyalarla doldurmak.
8. Yahudi ve Hıristiyan din adamlarıyla toplantılar tertip etmek, ezanlar okunurken çanlar çalarken, müşterek âyinler yapmak.
9. Yahudi, Katolik, Süryanî, Gregoryen, çeşit çeşit Protestan temsilcilerle; patrikler, papazlar, monsenyörler, pastörler ile birlikte mübarek Ramazan aylarında beş yıldızlı içkili otellerde iftar ziyafetlerinde buluşmak.
10. İslam'ın tek hak din olduğu inancını kaldırıp, onun yerine üç İbrahimî hak din vardır inancını ikame etmek.
11. Yahudilerin ve Hıristiyanların, Hz. Muhammed aleyhissalatü vesselamın son Peygamber olduğunu inkar etmelerine önem vermemek.
12. Tevhid ile Teslis inancını, âmentü bakımından bir görmek.
13. Yahudi ve Hıristiyanların ellerindeki kutsal metinleri muteber kabul etmek.
14. Onların şeriatlarının nesh edilmiş olduğunu kabul etmeyip, yürürlükte ve muteber olduğuna inanmak.
15. Yahudi ve Hıristiyanları dost ve veli kabul etmek. Bu ise, açık ve muhkem Kur'an ayetlerine aykırıdır.
Bilindiği gibi 1925'ten bu yana İslam'ın tasavvuf tarikatları yasak ve kapalıdır. Yukarıda bahs ettiğim yeni dininin müzikli âyinleri ise serbestçe yapılabilmektedir.
Ankara Diyanet'inin bu yeni dine cephe alması ve Müslümanları bu konuda uyarması gerekirken maalesef bu yapılmamaktadır. Mardin'in tarihî Kasımiye medresesinde yapılan papazlarla karışık ayin ve törenlere Diyanet, büyük bir il müftüsünü göndererek katılmıştır.
Nâçizane talebim:
Bir Ehl-i Sünnet ve cemaat Müslümanı olarak, ülkemizdeki bütün sünnî cemaat, tarikat, grup, hizip, fırka ve toplulukların bir araya gelerek bir ulema meclisi kurmalarını, türetilmek istenen yeni dinin incelenmesini ve bu konuda halkın uyarılmasını candan temenni etmekteyim.
http://www.milligazete.com.tr/makale/yeni-bir-din-turetilmek-isteniyor-238496.htm