En değerli varlığımız çağdaş, laik, demokratik Cumhuriyetimizin kurcusu, uygulayıcısı Gazi Mustafa Kemal ve tüm şehitlerimizi, gazilerimizi saygıyla anar, Türkan Saylan’a Tanrı’dan rahmet dilerim.
Başsavcılığımız Anayasa ve Anayasa’nın verdiği yetkilerle birlikte tüm ülkeyi ilgilendiren görevleri bağımsız, tarafsız ve hukuka uygun bir şekilde yerine getirmenin gayretleri içinde olmuştur.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı siyasi olasılıklardan hiçbir şekilde etkilenmeden, demokratik ve laik yapının korunması için görevlerini yerine getirmek zorundadır.
Siyasi partiler devletin bağımsızlığına, bölünmezliğine, millet egemenliğine, demokratik ve laik cumhuriyete aykırı olamaz. Siyasi Partiler Yasası’na göre bağımsızlığın korunmasına, devletin birliğinin korunmasına, azınlık yaratılmasının önlenmesine, Atatürk İlke ve İnkılaplarının korunmasına yönelik yasaklar bellidir. Siyasi partilerin beyanları ilkelere uygun olmak zorundadır. Bu kurallar evrensel hukuk kurallarıdır.
Muhafazakar partiler öne çıktıkça artan radikalleşmeyle birlikte ekonomik yapıya daha çok vurgu yaparak, Batı tipi demokrasilerin ayrılmaz parçası laiklik gözden düşürülmeye çalışılmaktadır. Muhafazakar partiler için bir yasaklama Anayasamızda mevcut değildir. Ancak din işlerinin devlet işlerine egemen kılınması ve bu yöndeki faaliyetler yasaklanmıştır.
Hukuk yoluyla demokrasinin sağlanmasına her kesimin saygı göstermesi, demokrasi ve güçler ayrılığının gereğidir.
Demokrasinin işleyişi ve çoğulculuğu sağlama bakımından 14 Mart 2008’de Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kapatılması için dava açılmıştır. Anayasa Mahkemesi adil bir yargılama sonucunda laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçesiyle aldığı devlet yardımının yarısından yoksun bırakılmasına karar vermiştir.
Ayrıntılar geliyor...