İlk bakışta hiçbir veliden kayıt parası alınmaması kulağa gerçekten de hoş geliyor. Üstelik eğitim hakkının ücretsiz olması anayasal bir hak iken, veliden kayıt parası adı altında bağış alınması ve bunun için velinin zorlanması her şeyden önce etik değil. Ancak realitede kayıt parası neredeyse zorunlu. Hiçbir devlet okulunun idarecisi kayıt parası almadan okulunu idare edemez. Bir devlet düşünün ki, kendi okuluna sadece öğretmen ve idarecilerinin maaşını göndersin onun dışında 1 kuruşluk ödenek ayırmasın. Böyle bir ortamda bir müdür düşünün ki veliden para almadan okulun temizlik, güvenlik,kırtasiye gibi giderlerini karşılayabilsin !
Kısacası, Türkiye’de mevcut şartlarla okullarda kayıt parası, yasal olmayan bir mecburiyet ve zorunluluktur. Bunu engellemek için, Milli Eğitim Bakanları da popülist söylemlerle okul müdürleri ile vatandaşı karşı karşıya getireceğine, okullara öğrenci sayılarıyla doğru orantılı olarak yeterli ödenek çıkarsa bu sorun kendiliğinden hallolacak.
Yok eğer okullara ayıracak bütçeniz yoksa, memurunuzu sanki keyfi bir uygulama yapıyor gibi hedef tahtası haline getirmeye hakkınız yok. Sorunu açıkça söyleyin, okulların başka bir çaresinin olmadığını, herkesin karınca kararınca okuluna yardım etmesi gerektiğini mertçe söyleyin, Türk insanı yardımseverdir, halden anlar, nasıl ki; mahallenin camisine yardım ediyor, çocuğunun okuluna da yardım eder.
Camiye yardım toplamaya müdahale etmeyen devletin, okula yardım toplamaya müdahale etmesi akıl alır gibi değil. Sonuçta ikisine de devlet yeterli ödeneği ayırmıyor ve vatandaş ikisinden de hizmet alıyor. Temizlik, güvenlik, ısınma giderleri bir şekilde karşılanmak zorunda.
Sonuçta, başta da söylediğimiz gibi, ya kayıt parası, ya karın ağrısı ! Maddi imkanları kısıtlı olan bir okulda çocuğunuzun hijyenik olmayan ortamda hastalanmaması neredeyse mümkün değildir. Onun için siz ya çocuğunuzun okuluna makul bir bağış yapın ya da sistemin değişmesi için okul müdürüne değil siyasi iktidara yüklenin !
Enver DEMİR
Türk Eğitim – Sen İst.9 Nolu Şb. Bşk