Erdoğan, “işi gücü zaten o kişinin bu. Sürekli mensubu olduğu yayın organının televizyonunda, köşesinde bu işi tahrik etti” dedi. Önceki akşam Habertürk televizyonundaki “Sansürsüz Özel” programına katılan Erdoğan’a yöneltilen sorular ve verdiği yanıtlar şöyle:
- “YGS’de sonuna kadar beklediniz. Hiç konuşmadınız. Başkanına sahip çıktınız, Milli Eğitim Bakanına sahip çıktınız.” “İnandım ve inandığım gibi de çıktı. ‘Bir tane yavrumuzun hakkının zayi olmasına müsaade etmeyiz’ dedim. ‘Sonuna kadar takipçisiyiz’ dedim. Ne oldu? Yargı lehte karar verdi. Öbür taraftan kendileri açıklamalarını yaptı. Ben diyorum ki ikinci imtihana ha gayret. Burada da yine medya var. Medyada da bunu kimlerin sürüklediğini biliyorsunuz. Bana isim verdirtmeyin. İşi gücü zaten o kişinin bu.”
- “Bir kişi tarafından mı yapıldı bu? Medya mensubu mu?”
“Etrafında bir grubu daha var. Yazılı medya mensubu. Ondan sonra dalga dalga bu illegal örgütlere kadar uzandı. Yürüyenlerin kaç kişi olduğunu görüyorsunuz, biliyorsunuz. Öğrenci tabi ne bilir. Başına böyle bir şey gelmiş. Önüne sürüyorlar. Hala bunun istismarını yapıyorlar.”
‘Görevlendirilmiş medya’
- “Bir medya mensubu bunu niye yapar?”
“Diyorum ya görevlendirme var. Görevlendirenler de belli. Şimdi bir bağımsız kurul ÖSYM. YGS onun bir işlevi. Bunun partiyle ne alakası var? Doğru cevaplara baktığınızda bir önceki yıla göre çok daha farklı, daha düşük ve aynı aileden aynı kişiler böyle bir şey söz konusu değil. KPSS’ye bakıyorsunuz bir önceki yılın o KPSS’sinde ki aynı aileden kişiler çözdü, ortada böyle bir şey varken o yönetim, bunlar tarafından böyle bir yargılanma sürecine tabi tutulmadı, onlara böyle yüklenilmedi. Ama şimdiki ÖSYM Başkanı’na bu şekilde yükleniliyor.”
- “Bu suç değil mi? Böyle bir işlemi yapmak. Bir medya mensubu tarafından işlendi, dalga dalga yayıldı diyorsunuz”
“Ben bunu diyorum ya, ben o kişinin sürekli bu işin üzerindeki kampanyasını ben söylüyorum. Delil belge falan değil. Sürekli mensubu olduğu yayın organının televizyonunda, köşesinde bu işi tahrik etti. Bunlar mahşeri vicdanda mahkum olacaklar. Gelecekte bedelini çok ağır ödeyecekler tabii.” dedi.
- “Vicdanen mi, hukuken mi?”
“Belki hukuken de olabilir yani. Belli olmaz. Çünkü burada mağdur durumuna düşen ÖSYM Başkanı bunlar hakkında bana göre dava açması lazım. Şu işler, imtihan, her şey bitsin, sonra bu işin üzerine kendisinin de gitmesi lazım. Onun da hakkını araması lazım” dedi.