Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın seçim barajı ile ilgili konuyu Avrupa Konseyi tarafından organize edilen bir konferansta gündeme getirdiği belirtildi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, tartışmak ve gündeme getirmek istediği konuyu Avrupa Konseyi tarafından Antalya’da düzenlenen “Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolunun etkinleştirilmesi” isimli uluslararası konferansında katılımcıların müzakeresine açtı. Gündemde olmamasına rağmen ve katılımcıların konusu olmadığı halde, Anayasa Mahkemesi bölümlerinin inceledikleri bireysel başvuru dosyasında ihlali tespit ettikleri ve ihlalin kaynağının bir yasa hükmü olması halinde bu yasa hükmünün Anayasa Mahkemesi genel kurulu tarafından somut norm denetimi yolu ile iptalinin mümkün olup olmadığı konusu gündemi oluşturuldu.
17 ÜYEYİ İKNA HAMLESİ
Saadet Partisi (SP) ve Büyük Birlik Partisi’nn (BBP) yüzde 10 seçim barajına ilişkin kanun hükmünün iptali için yaptığı başvuru Yüksek Mahkeme’nin bireysel başvuru genel kuruluna sevk edilmesi dikkat çekti. Haşim Kılıç’ın böyle bir hamle ile karar verecek olan üyelerin önceden ikna edilmesini amaçladığı belirtildi. Böylece Haşim Kılıç’ın o sırada toplantılara iştirak eden 17 üyeyi ikna ederek bunların olası dirençlerini kırmayı hedeflediği dile getirildi.
TOPLUMSAL DESTEK ARAYIŞLARI
Avrupa Konseyi tarafından düzenlenen ve gündemin ustaca manevra ile seçim barajına evrildiği Antalya’daki toplantıya bazı gazetecilerin davet edildiği ortaya çıktı. Böylece mahkeme başkanı Kılıç’ın barajın düşürülmesi ile ilgili konuda toplumsal destek arayışında olduğu belirtildi.
Başkandan ihsas-ı rey
Haşim Kılıç, Antalya’daki toplantıda söz alarak mahkeme gündemindeki konu ile ilgili görüşlerini katılımcılarla paylaştığı ortaya çıktı. Önümüzdeki günlerde karar vereceği bir konu ile ilgili Kılıç’ın açıkça görüş bildirerek ihsas-ı rey ettiği belirlendi. Kılıç bu toplantıda söz alarak, “kanunun anayasaya aykırılığının incelenebileceğini” iddia etti.
9 yıl önce hak ihlali görmemişti
Haşim Kılıç’ın açıklamalarının aksine mahkeme 2005'te SHP’nin başvurusu ile ilgili verdiği bir kararda ülke barajı ve bölge barajlarını değerlendirdi. 2005/54 Esas numaralı karari ile mahkeme bölge barajını iptal ederken, ülke barajı ile ilgili, “yönetimde istikrar ve temsilde adaleti sağladığı” gerekçesiyle uygulamanın devamına karar verdi. Haşim Kılıç’ın açıklamaları Genel Kurulu üyeleri arasında da gerginliğe neden oldu. Üyelerin, mahkemenin kuruluş kanununa aykırı bir şekilde değerlendirmelerde bulunan Kılıç’ın düzeltme yapmasını istediği buna mukabil de önceki gün Başkanlık makamından açıklama yapıldığı öğrenildi.
Meclis'te metin tasarıdan çıkarıldı
Kılıç’ın gündeme getirdiği Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru ile ilgili kanun veya kanun hükmündeki kararnameler ile çelişmesi durumu TBMM görüşmelerinde de ele alınmıştı. Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki 6216 sayılı Kanunun TBMM görüşmelerinde “bireysel başvuru incelemesi sırasında temel hak ihlalinin kanun veya KHK hükmünden kaynaklandığı kanaatine varırlarsa iptali istemiyle Genel Kurula başvururlar” şeklinde hüküm kanun metninden çıkarılmıştı. Yüksek Mahkeme’nin hem kendini yasa yapıcı hem de denetleyici olmaması için yapılan düzenleme bireysel başvurularda kanun veya KHK ile çelişmesi durumunda Anayasa hükümleri ve kanunlar uygulanıyor.
ANAYASA MAHKEMESİ KANUNUNA AYKIRI
Anayasa’da da açıkça Anayasa Mahkemesi’ne bu konuda bir yetki ve görev verilmediği için Haşim Kılıç’ın açıklamaları hukuksal olarak bir anlam ifade etmiyor. Anayasa Mahkemesi Kuruluş Kanunun 45. maddesinde açıkça kanunlar ve kanun hükmündeki kararnamelerle ile ilgili bireysel başvuru yapılamayacağı vurgulanıyor. Söz konusu Kanunun 45. Maddesinin 3. fıkrasında; “Yasama işlemleri ile düzenleyici idari işlemler aleyhine doğrudan bireysel başvuru yapılamayacağı gibi Anayasa Mahkemesi kararları ile Anayasanın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler de bireysel başvurunun konusu olamaz” deniliyor. Buna rağmen AYM Başkanı Kılıç’ın sözleri Yüksek Mahkeme üyeleri arasında da olumsuzluğa neden oldu.
AİHM İHLAL KARARI VERMEDİ
Seçim barajı konusu birçok kişi tarafıdan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurulmasına neden oldu. İnsan Hakları Mahkemesi yüzde 10 seçim barajının kabul edilemez olduğunu ancak hak ihlali olduğuna ilişkin bir karar vermedi. 2008 yılında verilen kararda AİHM bu sorunun parlamento ile çözümüne dikkat çekti.
Bağımsız mahkeme kurulsun
Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, "Anayasa Mahkemesinden bağımsız bir 'İnsan Hakları Mahkemesinin kurulması' ve 'Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı da bireysel başvuru hakkının tanınması' modeli tartışılmalıdır" dedi. Siyaset kurumunun bir aktörü olarak, Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru yetkisini kullanırken yargısal aktivizmin sınırlarına taştığı gözlemine sahip olduğunu ifade eden İyimaya şunları kaydetti: "Bunu, geçiş sürecinin tabiatı içinde varolan geçici bir durum olarak değerlendiriyorum. Ancak seçim barajları konusunda oluşturduğu gündemi, zamanlama itibarı ile aynı şekilde değerlendiremiyorum. Türkiye, bireysel başvurulara özgü olarak yeni bir üst Mahkeme (İnsan Hakları Mahkemesi) modelini tartışmalıdır."