İstanbul'dan Trabzon'a uçakla giden eşinin yanına oturan yolcuya içki verildiği ve bu kişinin sarhoş olup eşini rahatsız ettiğini iddia eden Hasan Kanber, Ulaştırma Bakanlığı'na başvurdu.
Bakanlığın 6 Nisan'da Kanber'e ilettiği yazı, uçaklarda içki satışıyla ilgili resmi bir izin olmadığını ortaya koydu. Hukuki boşluğu fark eden bakanlık da Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu (TAPK) ile bağlantıya geçti, bu konuda taslak hazırlanmasını istedi.
Evli ve iki çocuk annesi Zübeyde Kanber, geçen ocak ayında özel bir havayoluna ait uçakla İstanbul'dan Trabzon'a dönerken, yanında oturan erkek yolcunun içki servisinin ardından sarhoş olduğunu etrafa rahatsızlık verdiğini belirterek, hostesleri "içki verilmemesi" konusunda uyardı.
Ancak servis devam etti. Bunun üzerine Trabzon'a indiğinde yaşadıklarını Trabzon Valiliği Özel Kalem Müdürlüğü'nden emekli olan eşine anlattı.
'ŞİKÂYET GELİNCE ÖĞRENDİK'
Eşi Hasan Kanber ise uçaklarda içki servisi ve satışıyla ilgili hukuki bir düzenlemenin olup olmadığı ile ilgili Ulaştırma Bakanlığı'na 17 Ocak 2010'da dilekçe yazdı.
Bakanlık, dilekçeyi Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ve havayolu şirketine iletti. Dilekçenin yanıtı yaklaşık üç ay süren yazışmaların ardından Ulaştırma Bakanlığı'na bildirildi.
Bakanlığın 6 Nisan'da Kanber'e ilettiği yazıda, "Uçaklarda içki satışıyla ilgili Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nce satış ve servis izni bulunmamaktadır" denildi.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkilileri de ilk kez böyle bir durumla karşılaştıklarını belirterek, "Hukuki alt yapının olmadığını bu şikâyetle öğrendik" dedi.
Ulaştırma Bakanlığı'nın bağlantıya geçtiği TAPK, havayolu şirketlerine "içki servisi ve satışıyla" ilgili belge verilmesi konusunda taslak hazırlamaya başladı.
TAPK Hukuk Müşaviri Ayşe Ozandı da SABAH'a yaptığı açıklamada, taslağın kısa sürede tamamlanacağını ve yönetmeliğin yürürlüğe gireceğini vurgulayarak, "Uçaklarda içki servisi ve satışıyla ilgili bugüne kadar herhangi bir düzenleme yoktu. Şimdi bunu ortadan kaldırıyoruz" dedi.
Düzenleme gelirse uyarız
Orhan Coşkun (Atlas Jet CEO'su): İstanbul-Trabzon uçuşunda yolcunun aldığı alkol ile sarhoş olması pek mümkün değil. Eğer yolcu sarhoş ise, bunun uçak kalkmadan önce bir evveliyatı vardır.
Eğer zaten çok sarhoş ise uçağa binmesine izin verilmez. Verildiyse de gözden kaçmıştır. İçki satışının serbest olduğu ülkelerde uçaklarda içki servisi yapılıyor.
Yolcuların uçakta sarhoş olması durumlarına genellikle uzun uçuşlarda rastlanır. Bu uçuşlarda da yolcuların aşırıya kaçmasına izin verilmez. Eğer bununla ilgili yeni bir düzenleme gelirse şirketler elbette uyacaktır.
Böyle yolculara tedbir şart
Avukat Yaşar Öztürk: Uçaklarda içki içip etrafına rahatsızlık veren, diğer yolcuları rahatsız eden ve benzeri hareketlerle uçuş güvenliğini tehlikeye sokan yolcular 'Rahatsız edici yolcu' kategorisine giriyor.
Öncelikle bizim bu konudaki yolculara uygulanacak yaptırımlara ilişkin bir düzenlemeye ihtiyacımız var. Dünyadaki çoğu ülkede bu yolculara uygulanacak yaptırmalara ilişkin yasal düzenleme var.
Örneğin bu yolcular ABD'de terörist muamelesi görüyor. İngiltere ve Fransa gibi ülkelerde yüklü miktarda para cezalarına çarptırılıyor.
BAKANLIK, İZİN OLMADIĞINI FARK ETTİ
İstanbul'dan Trabzon'a uçarken, yanında oturan yolcudan, fazla alkol aldığı gerekçesiyle şikâyetçi olan Zübeyde Kanber ve konuyu Ulaştırma Bakanlığı'na yansıtan eşi Hasan Kanber... Bakanlık inceleme sonucunda, içki satış ve servisine izin olmadığını gördü.