TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu üyesi AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu, komisyonun darbelerin ekonomik boyutu üzerinde durmasının çok önemli olduğunu belirterek sadece 28 Şubat sürecinde 300 milyar civarında bir kaybın olduğuna işaret etti. 28 Şubat sürecinde bankaların görev zararının 50 milyar dolar olduğunu hatırlatan Yavilioğlu, bunun Türkiye 'nin bugüne kadar tüm özelleştirmeden elde ettiği rakamdan fazla olduğunu söyledi.
Kamu bankalarının zararı 50 milyar $
27 Mayıs Darbesi ve 12 Mart Muhtırası Alt Komisyonu Başkanı Yavilioğlu, STAR 'a çarpıcı açıklamalarda bulundu. 28 Şubat sürecinde haksız bir şekilde üniversiteden uzaklaştırılan; ancak daha sonra yargı kararı ile görevine dönen ekonomist Yavilioğlu, şunları söyledi: İlk fatura, 250-350 milyar dolar maliyeti oldu. Bunun devamı olarak 2001 'de ekonomik krizler ortaya çıktı. Bir ülkede siyasi istikrar yoksa ekonomik istikrar aramanın imkanı yoktur. Kamu bankalarının görev zararları, tam 50 milyar dolar. 1985 yılından itibaren özelleştirme yapıyoruz. Bunun içinde 20 'den fazla çimento fabrikası var. SEKA 'ları sattık. Tekel 'i Telekom 'u, Tüpraş, Petkim, 119 anonim şirket ve 216 işletme özelleştirdik. Onlarca liman, tersane özelleştirdik. Gayrimenkul özelleştirdik. Bunlardan elde edilen gelir 43 milyar dolar. Ülkenin canına okumuşlar. 28 Şubat 'ın maliyetleri tartışılmadı. Sadece siyasi sonuçları tartışıldı. İnsanların bu karşılaştırmaları yapması ve ortaya konan bu süreçlerin neye malolduğunu bilmesi lazım. Bu işin taraftarları, 28 Şubat sürecine destek verenlerin kar ve zararlarına bakın. O zaman en çok kar eden şirketler devlete para satan yani hazineden tahvil alarak yani faaliyet dışı gelirlerine bakın yani bankalarla finansal kağıtlara para yatırarak para kazanlar var. Mesela OYAK gibi şirketler var bunların ayrıcalıkları var. Gelir, kurumlar vergisi, stopajdan muaftır. Bunlar bu muafiyetlerle çıkıp piyasada iş yapıyorlar. Haksız bir rekabet oluşturuldu. Her darbe o dönemde sınırlı kalmadı. Darbeyi 1960 'tan beri kesintisiz olarak yaşadık yaşıyoruz her an.
Darbe kurumlarla kalıcılaştırıldı
Çünkü her darbede kendisini sürekli kılan kurumlar oluşturuldu. Senato atandı. Sonra yargıya HSYK ile müdahale edildi. MGK, o gün yine MSB 'ye ait şirketler yani OYAK 'a bağlı şirketler kuruldu. İstisna karlar elde edilmesine zemin hazırlandı. Senato oluşturuldu. MGK sürekli siyaset alanını daraltan, ne yapması gerektiğine dair yöntem önererek neyi nasıl yapmaları gerektiğini bildiren kurum oldu. Siyaset de bunları uygulamaya geçirirdi. Ona göre politikalar üretirdi. Bu durumun hala var olduğunu görüyoruz. Milli Güvenlik Siyaset Belgesi oluşturuldu. Bunların anayasayı yasaları yargı ve yürütme alanını belirlememesi lazım.”
AK Partili Cengiz Yavilioğlu, 28 Şubat darbesinde yaşanan ekonomik vurguna dikkat çekti