İSTANBUL (AA) - Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, gelecek yıllarda yeşilleşme ve dijitalleşmenin önemli anahtar kavramlar olacağını belirterek Türkiye'deki sivil toplum kuruluşlarının bu bağlamda daha rekabetçi projeler üretmesi gerektiğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı tarafından yürütülen ve Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) altında finanse edilen "Türkiye ve Avrupa Birliği Arasında Sivil Toplum Diyaloğu Programı" 6. Dönemi ve "Sivil Toplum Destek Programı" 3. Dönemi açılış töreni İstanbul'da yapıldı.
Kaymakcı, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, kazandıkları ve yürüttükleri projelerden dolayı Sivil Toplum Kuruluşlarını kutladı.
Salgın kaynaklı önlemler nedeniyle ciddi bir vize sorunu yaşandığını belirten Kaymakcı, Türk sivil toplum kuruluşlarının Avrupa'ya gidişinde engel teşkil etmemesi gerektiğini söyledi.
Bakan Kaymakcı, AB Başkanlığı olarak çok sayıda projeye imza attıklarını belirterek şunları kaydetti:
"Türkiye AB ilişkilerinde bana göre Kopenhag siyasi kriterleri. Bunların özümsenmesi ve uygulanması. Bu bağlamda sadece siyasi karar alıcılarının değil sivil toplumun da bunu özümsemesi ve özümsetmesi çok önemli. Dolayısıyla biz özellikle Türkiye'de sivil toplumun daha da güçlenmesi, kapasitesinin daha da arttırılmasına özel önem veriyoruz. Burada amacımız sizin daha fazla güçlenmesi sizin karar alma mekanizmasının daha etkin katılması. Aynı zamanda Türkiye'de kamuyla istediğiniz düzeyde, istediğiniz ölçüde sağlıklı işleyen bir ilişki kurmanız. Biz bunu gerçekten önemsiyoruz ve bu konuda sizleri desteklemeye devam edeceğiz."
Kaymakcı, 2008 yılından bu yana beş farklı dönemde uygulanan Türkiye ve AB arasında Sivil Toplum Diyaloğu Programı ile farklı alanlarda yürütülen 400’e yakın projeye yaklaşık 50 milyon avro kaynak aktardıkları bilgisini paylaştı.
Avrupa Birliği Başkanlığının yıllar süren deneyimleri sonucu ortaya çıkan Sivil Toplum Destek Programı kapsamında ise 2018-2021 yıllarında 77 projeye 10 milyon avronun üzerinde destek sağladıklarını ifade eden Kaymakcı, şöyle devam etti:
"Bu salonda bulunan Sivil Toplum Diyaloğu Programı ile Türkiye ve AB ülkelerindeki sivil toplum kuruluşlarımız 67 hibe projesini yürütecek ve aşağı yukarı bütçesi 8 milyon avro. Türkiye gibi bir ülke için 60-70 milyonluk bir bütçe veya katılım öncesi mali yardım çerçevesinde 3-4 milyar avroluk fon bizim gibi bir ülke için bir şey değil."
Kaymakcı, "Türkiye ve AB ülkelerindeki sivil toplum kuruluşları iş birliği" tanımı ile Türkiye'nin yabancılaştırılmaması gerektiğine dikkati çekti.
Türkiye'nin, Avrupa'nın bir parçası olduğunu ifade eden Kaymakcı, "Biz hepimiz Avrupalıyız. Biliyorum sizin kötü bir niyetiniz yok ama son dönemlerde Avrupa'nın geleceği, AB geleceği tartışılırken aday ülkelerin ve özellikle Türkiye'nin bu tartışmalara resmi olarak çağırılmaması bizim hoşumuza giden bir durum değil ama biz sesimizi duyurmaya devam edeceğiz. Biz Türkiye olarak Avrupa'nın AB'nin geleceğini tartışıyoruz. Hatta önümüzdeki dönemde gençlerle ilgili özel bir program yapacağız ve fikirlerimizi AB üyesi ülkelerle ve kurumlarla paylaşacağız." ifadelerini kullandı.
Kaymakcı, IPA 1 ve IPA 2 dönemlerinde Türkiye ve AB Arasında Sivil Toplum Diyaloğu ve Sivil Toplum Destek Programı kapsamında sivil toplum kuruluşlarının AB ülkelerindeki STK'lerle çevre, enerji, gıda, sektörel iş birlikleri, girişimcilik, insan hakları, kültür sanat, hassas gruplar, eğitim ve gençlik gibi birçok alanda proje hayata geçirdiklerini kaydetti.
529 projeye 67,6 milyon avro destek sağlandığını aktaran Kaymakcı, AB sürecinin itici gücü ve önemli dinamiklerinden biri olan sivil toplumun IPA 3 döneminde de AB fonlarıyla destekleneceğini belirtti.
Gelecek dönemlerde ülkelere yönelik belirlenmiş bir tahsisatın olmadığını söyleyen Kaymakcı, Türkiye'nin sivil toplum kuruluşlarıyla beraber daha rekabetçi bir çalışma sürecine gireceğini vurguladı.
Kaymakcı, yeşilleşme ve dijitalleşme kavramlarının yeni dönemde anahtar kavramlar olacağını dile getirerek üretilen tüm yeni projelerde yeşilleşme ve dijitalleşmenin dikkate alınacağını ifade etti.
Sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'nin üyeliği noktasında daha aktif rol üstelenmesi gerektiğinin altını çizen Kaymakcı, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biz sivil toplum kuruluşlarımızın diğer Avrupa ülkeleriyle yaptığı projeleri ayrı zamanda bir iletişim aracı olarak da görüyoruz. İtalyanlarla, Fransızlarla, Belçikalılarla ve diğer ülkelerle çalışırken ortak sorunları ortak çözümleri ortak kültürü de geliştirmeyi hedefliyoruz."
- "Projeleri desteklemeye devam edeceğiz"
AB Türkiye Delegasyonu Mali İş Birliği Başkanı Elçi Müsteşar Andre Etienne Lys ise "Türkiye ve Avrupa Birliği Arasında Sivil Toplum Diyaloğu Programı" 6. Dönemi ve "Sivil Toplum Destek Programı" 3. Dönemi fazını açmaktan ve uzun bir izolasyon sürecinden sonra bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyduğunu ifade etti.
Sivil Toplum Diyaloğu Programının Türkiye ile Avrupa arasında ilişkilerin geliştirilmesi açısından son derece önemli olduğuna vurgu yapan Lys, yapılan başvuruların büyük bir ihtiyaç ve desteğe gereksinim olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.
Lys, salgın ve iklim değişikliği gibi küresel sorunların üstesinden gelmeye çalışacaklarını belirterek "Türkiye'de sivil toplum kuruluşlarının becerilerinin geliştirilmesi ve ilerideki başarılarının test edilmesi için bu programlar başlatıldı ve başından beri başarılı bir şekilde devam ediyor. Yüzlerce başvuru yapıldı, seçilenleri tebrik ediyorum. Bu projeleri desteklemeye devam edeceğiz." diye konuştu.
AB ve Türk sivil toplum kuruluşlarının ortak çalışmalarının, AB ile Türkiye arasında çok iyi bir köprü oluşturduğunu kaydeden Lys, bunun, her iki toplumun birbirini anlamasını kolaylaştırdığını dile getirdi.
Lys, başta mülteciler olmak üzere birçok konuda Türkiye ile iş birliği içinde olduklarını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
"Azınlıklara ve hassas gruplara yardımcı olacak şekilde yeni desteklerimiz olacak. Belediyeler Birliği, AB Başkanlığı ve Dış İşleri Bakanlığı ile beraber yeni bir çalışma gerçekleştireceğiz. Bu projelerde de sivil toplum örgütlerine de fırsatlar sunulacak. Ayrıca iklim değişikliği ve çevrenin korunması gibi konularda yapılacak çalışmalara da desteklerimiz devam edecek."