Angılı, Priştine'de 17-18 Mayıs'taki Arnavut İş İnsanları Birliği 10. Yıl Fuarı'na katılmak üzere Kosova'ya gelen Bursa merkezli Arnavut İş İnsanları Derneği Başkanı Gökhan Biçen ve beraberindeki iş insanlarını büyükelçilik konutunda kabul etti.
Görüşmede Biçen, derneğin çalışmalarını anlatarak Kosova'ya yatırıma yönelik temaslarda bulunacaklarını söyledi. Angılı da iş insanlarına ülkedeki yatırım alanlarına ilişkin bilgi verdi.
Büyükelçi Angılı, AA muhabirine, Türkiye ile Kosova arasında ekonomi, savunma, kültür ve eğitim alanında önemli işbirliklerinin olduğunu belirtti.
İki ülkenin çok dinamik ilişkisinin olduğunu, bunun sadece devletler arası değil haklar arasında da görüldüğünü vurgulayan Angılı, "Türkiye'den buraya sivil toplum kuruluşları, iş insanları, üniversite rektörleri, çok yoğun bir trafik var. Aynı şekilde Kosova'dan da Türkiye'ye. İki ülke meclisi arasında da yoğun bir ilişki mevcut. Hemen her ay iki-üç karşılıklı ziyaret oluyor." dedi.
Angılı, Türkiye ile Kosova arasında son dönemde en fazla gelişen iki işbirliği alanının ekonomi ve savunma olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Özellikle Türkiye'nin geçen yılın ekim ayında NATO’nun Barış Gücünün (KFOR) komutasını üstlenmesiyle Kosova'nın savunmasına yaptığı katkı arttı. Aynı zamanda Türkiye'nin Kosova'da 400 milyon avronun üstünde bir yatırımı var. Havalimanından elektrik dağıtımına, madenciliğe kadar pek çok şirketimiz faaliyet gösteriyor. Son iki yıldır Türkiye, Kosova'nın en büyük ticari partneri. Bütün bu işbirliği, ekonominin her alanında iki ülkenin yararına olacak şekilde ilişkilerimizin ileri gitmesine katkı sağlıyor."
Yatırımcıların yönlendirilmesi konusunda da yardımcı olduklarını anlatan Angılı, "Büyükelçiliğimize bağlı ticaret müşavirliğimiz var. Hem Kosova'da yatırım yapmış veya Kosova'da olan şirketlerin ortaklaşa 2009'da kurduğu Kosova Türkiye Ticaret Odası var ki bunun üye sayısı da oldukça fazla ve buradaki Türk ve Kosovalı şirketler için etkin bir çatı kuruluşu ama aynı zamanda büyükelçilik olarak biz de tabii iş insanlarımızın ihtiyaç duyması halinde her türlü desteği sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.
- "Kosova, toplam ithalatının yaklaşık yüzde 25-26'sını Türkiye'den yapıyor"
Angılı, Kosova'da üretime dönük yatırım yapmayı düşünen Türk firmaları için öncelikli alanlar arasında mobilya, tarım, gıda ve hizmet sektörünün sayılabileceğini söyledi.
"Onun dışında Kosova'nın genç ve eğitimli nüfusunu da göz önüne alırsak iletişim teknolojileri, yatırım açısından öne çıkıyor." diyen Angılı, şunları dile getirdi:
"Bizim Kosova'daki Türk şirketlerinin yatırımı, Kosova'nın gayrisafi yurt içi hasılasına oranlarsanız belki Balkanlar'daki en yüksek oranlardan biri. Aynı zamanda Kosova, toplam ithalatının yaklaşık yüzde 25-26'sını Türkiye'den yapıyor yani Türkiye, Almanya'nın, Çin'in başka büyük ekonomilerinin önünde bu sahada. Bu, Balkanlar'da da yanlış bilmiyorsam en üst oran. Dolayısıyla aramızdaki yoğun ekonomik ilişki, mutlaka ilişkilerimizin her alanına olumlu yansıyor."
- "Bizi aslında bugüne taşıyan ortak tarihimiz"
Priştine Büyükelçisi Sabri Tunç Angılı, Kosova ile Türkiye arasında kökü yüzyıllara uzanan kardeşlik bağının olduğunu vurguladı.
"Bu bağı bir köprü gibi düşünürseniz bunun bir ayağı Türkiye'de yaşayan Kosova asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımız, ikinci ayağı da Kosova'da yaşayan Kosovalı Türkler." diyen Angılı, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu, bize her zaman ortak tarihimizin ve insandan insana güçlü bağlarımızın olduğunu hatırlatır. Bu temel zemin üzerinde burada Yunus Emre Enstitümüz var. Prizren, Priştine ve İpek şehirlerinde üç merkezi var. 600'ün üstünde Kosovalıya Türkçe eğitimi sağlıyor. Aynı zamanda hem başkent Priştine hem ikinci büyük şehir Prizren'de Türkiye Maarif Vakfının iki okulu var. Yaklaşık 600'e yakın öğrencisi var."
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) da hemen hemen her alanda faaliyet gösterdiğine işaret eden Angılı, "Ortak kültürel mirasımıza yönelik projeleri de destekliyor. Priştine'de Osmanlı Dönemi'nden kalma üç cami var. Sultan Murat, Yaşar Paşa ve Fatih camileri. Bu üçü de TİKA tarafından restore edilmiş durumda. Aynı zamanda vakıflar, diyanet, hemen her kurumumuz, Türk Silahlı Kuvvetleri, burada çok etkin bir şekilde faaliyet gösteriyor ve bunların görevleri arasında kültür ve eğitim alanındaki işbirliğini arttırmak da mutlaka önemli bir rol oynuyor. Bizi aslında bugüne taşıyan ortak tarihimiz. Geleceğe de bugün birlikte yaptıklarımız taşıyacak." görüşünü paylaştı.