'Terör örgütü propagandası yapma'' iddiasıyla 19 sanığın yargılandığı dava kapsamında esas hakkındaki görüşünü açıklayan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Selim Berna Altay, BDP Milletvekili Ayla Akat Ata'nın dokunulmazlığının kaldırılması için dosyanın TBMM'ye gönderilmesini, milletvekilliği düşen Aysel Tuğluk'un ise ''Avukatlık görevini kötüye kullanmak'' suçundan 4 ile 12 yıl arasında hapis cezasına çarptırılmasını istedi.
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, milletvekilliği düşen Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkan Yardımcısı ve bağımsız milletvekili adayı Aysel Tuğluk, BDP Milletvekili Ayla Akat Ata ve gazeteci Mehmet Ali Birand'ın da aralarında bulunduğu 19 sanık katılmadı. Duruşmada, Mahmut Şakar'ın yakalama emrinin infaz edilemediği tutanağa yazdırıldı.
Duruşmada esas hakkında hazırladığı 9 sayfalık görüşünü mahkeme heyetine sunan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Selim Berna Altay, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın avukatları sıfatıyla hareket eden sanıkların, müvekkillerini değişik tarihlerde ziyaret etmelerinden sonra yaptıkları açıklamaların gazete, internet ve televizyon kanallarında yer alması sonucu açılan 19 davanın birleştirildiğini ifade etti.
Sanıklar İrfan Dündar ve Mahmut Şakar'ın Abdullah Öcalan'ın eski avukatı olduğunu, Dündar'ın mahkeme kararı ile Öcalan'ın avukatlığından yasaklandığını ve Şakar'ın da Avukatlık Kanunu gereğince 2006 yılında kaydının silindiğini belirten Savcı Altay, sanıkların kendilerini halen Öcalan'ın avukatları olarak kabul edip, Öcalan'ın cezaevinde zehirlendiğine yönelik basın açıklaması yaptıklarının anlaşıldığını ve bir televizyon kanalında yayınlanan ''32. Gün'' adlı programda Öcalan'ın siyasi temsilciliğini yapmak niteliğinde açıklamalarının ''örgüt üyeliği' kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Sanıkların, Öcalan'ın avukatları sıfatıyla hareket ederek değişik tarihlerde, onu cezaevinde ziyarete gittikleri ve İmralı Adası dönüşünde Gemlik Limanı'nda ya da Asrın Hukuk Bürosu'nda haber yapmak maksadıyla bekleyen basın mensuplarına müvekkillerinin düşünceleriyle ilgili sözlü açıklamalarda bulunduklarını belirten Altay, Terörle Mücadele Kanunu'na göre bu açıklamaların suç kabul edildiğini aktardı.
-SANIKLARIN HUKUKİ DURUMLARI-
Sanıkların bir kamu görevi olan avukatlık görevlerini yapmaları sırasında müvekkillerinin toplum tarafından tehdit olarak algılanabilecek nitelikteki düşünce ve açıklamalarını basın organlarına intikal ettirme şeklinde gerçekleşen eylemlerinin ancak ''kamu görevinin kötüye kullanılması'' olarak nitelendirilebileceğini belirten Savcı Altay, ifadesi alınamayan Mahmut Şakar'ın dosyasının ayrılmasını,milletvekili sanık Ayla Akat Ata yönünden de dosyanın dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle TBMM Başkanlığına gönderilmesini talep etti.
''Terör örgütü üyeliği'' ve ''terör örgütü propagandası yapmak'' gibi suçlardan yargılanan Aysel Tuğluk'un, bu suçlara ilişkin davalarının zaman aşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasını isteyen Savcı Altay, Tuğluk hakkındaki benzer suçlardan açılmış bazı davalarda da mahkumiyete yeterli delil elde edilemediğini aktardı.
Sanıklardan Aysel Tuğluk ve Bekir Kaya'nın, 4 kez ''Avukatlık görevini kötüye kullanmak'' suçundan 4 ile 12 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılmasını isteyen Altay, haklarında ''basın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak'' suçlaması bulunan Mehmet Ali Birand ve Sevil Küçükkoşum'un davalarının, Basın Kanunu'nun 26/1. maddesinin ''basılmış eserler yoluyla işlenen suçlarla ilgili davaların günlük süreli yayınlar yönünden 2 ay, diğer basılmış eserler yönünden 4 ay içinde açılması zorunludur'' hükmü uyarınca ortadan kaldırılmasına hükmedilmesini talep etti.
Sanıklardan İrfan Dündar ve Doğan Erbaş'ın, ''silahlı terör örgütü üyeliği'' suçundan 7,5 ile 15 yıl, sanık Muzaffer Akat'ın ''görevi kötüye kullanmak'' suçundan 1 ile 3 yıl, aynı suçu birden fazla işleyen sanıklardan Aydın Oruç'un 3 ile 9 yıl, Okan Yıldız'ın 7 ile 21 yıl ve Fırat Aydınkaya'nın da 4 ile 12 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmasını isteyen Savcı Altay, sanıklar Ahmet Avşar, Hatice Korkut ve Türkan Aslan hakkında açılan kamu davalarının da ortadan kaldırılmasını öngördü.
Savcı Altay, sanıklar Mahmut Vefa, Mehmet Nuri Özmen, Baran Doğan ve Devrim Barış Baran'ın delil yetersizliğinden beraatlerini istedi.
Sanıklardan Mehmet Ali Birand ile Sevil Küçükkoşum'un avukatları, savcılık mütalaasına katıldıklarını beyan etti.
Mahkeme heyeti, bir kısım sanıklar avukatı Özcan Kılıç'ın mütalaaya karşı savunmasını hazırlaması için süre verilmesi ve Mahmut Şakar hakkında yakalama emrinin infazının beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.