Malatya'nın Sürgü beldesinde 28 Temmuz günü Ramazan davulcusu ile bir Alevi aile arasında meydana gelen gerginliği provokasyona dönüştürme çabalarının ardından yurdun dört bir yanında meydana gelen benzer olayları, güvenlik kuvvetleri mercek altına aldı.
Malatya'daki davulcu krizinin hemen ardından Muğla Dalyan, İstanbul Şişli, Edremit ve Çorum'da meydana gelen Alevi-Sunni, Türk-Kürt çatışması gibi sunulan olaylar uzman ekipler tarafından büyük bir titizlikle incelendi. Bu tür olayların internet ve sosyal medyada hızla yayıldıktan çok daha sonra gerçeğin ortaya çıktığına ve ileri sürülen iddiaların yersiz olduğuna dikkat çekildi. Olayları tek tek inceleyen güvenlik birimleri Suriye'de yaşanan iç savaşını şiddetlendiği günlerde meydana gelen bu tür olayları toplum mühendisliği çabası olarak değerlendirdi.
İŞTE SON BİR HAFTADA GÜNDEME GELEN GERGİNLİK HABERLERİ
28 Temmuz Malatya. Sürgü beldesinde gerçekleşen olay çatışma haberlerinin başlangıcı oldu. Alevi-Sunni gerginliği pazarlanmaya çalışılan olay Ramazan davulcusu Mustafa Efşi ile "Davul çalma" meselesi yüzünden Alevi, Evli ailesi arasında yaşandı. Baba Hasan Evli oğlu Servet Evli tarafından darp edildiğini ileri süren davulcu Mustafa Efşi, jandarma karakoluna giderek şikayetçi oldu, darp raporu aldı. Ertesi gün arkadaşları ile birlikte Evli ailesinin evinin önüne giden Mustafa Efşi ve arkadaşlarına jandarma müdahale etti. Arbedede arkadaşlarının hırpalanmasına öfkelenen yaklaşık 50 kişilik gruptan bazıları Evli ailesinin evini taşladı. Ancak, jandarmanın müdahalesiyle olay kontrol altına alındı. Bu olay sosyal medya ve bazı gazetelerde Alevi-Sunni çatışması olarak işlenmeye çalışıldı. Evli ailesinin evinin 150-200 kişilik bir grup tarafından kuşatıldığı ve linç edilmek istendikleri şeklinde sunuldu. Ancak grubun 50 kişi olduğu, olayın mezheple ilgisi olmayan aileler arası sürtüşme olduğu ifadelerle ortaya çıktı.
HEM İDDİA HEM FOTOĞRAF YALAN
Bu olaydan sonra benzer bir olay 31 Temmuz günü Çorum'da meydana geldi. Su içen iki alevi gencin linç edilmek istendiği ileri sürüldü. İddia sosyal paylaşım siteleri üzerinden aralarında bir gazetecinin de bulunduğu kişiler aracılığıyla sunuldu. Halkı galeyana getiren bu iddialar "Bir Kuduz Vakası da Çorum'dan. Yobazlar şimdide Çorum'da, su içen iki Alevi vatandaşımızı cadde ortasında linç etmek istediler", "Yobazlar Şimdi de Çorum'da cadde ortasında su içen iki alevi vatandaşımızı linç etmek istediler. Ama unutmayın! Dövülseler de, sövülseler de, yakınsalar da, Aleviler bu ülkenin yüz akıdır" şeklinde paylaşımlarla dile getirildi. Ancak hem iddianın hem de kullanılan fotoğrafın gerçek olmadığı anlaşıldı. Linç fotoğrafı diye sunulan fotoğrafın 30 Ağustos 2006'da Lübnan'a asker gönderilmesini protesto eden Öğrenci kolektiflerinin eyleminde çekildiği tespit edildi.
İKİ EV ALEVİ VATANDAŞLARIN
01 Ağustos günü Edremit'te halkı paniğe sevk eden haber ise Güre Beldesi Hedef Sitesinde Alevi vatandaşlara ait 7dubleks evin "X" konularak işaretlendiği iddiaları oldu. Beldeyle birlikte tüm Türkiye'yi endişelendiren olayın perde arkasında ise yine maksatlı haberler çıktı. Olay incelendiğinde söz konusu bölgede 126 villa bulunduğu ve bunlardan yaklaşık 30'unun Alevi vatandaşlara ait olduğu 'X' işareti konulanlardan ise yalnızca ikisinin Alevi evi olduğu belirlendi. Kapıların neden işaretlendiği ile soruşturmanın ise halen devam ettiği öğrenildi. Daha önce benzer olayda işaretlemenin internet şirketi tarafından yapıldığı ortaya çıkmıştı.
KADINLARA LAF ATMA YÜZÜNDEN OLAYLAR ÇIKTI
30 Temmuz günü Şişli'de Kürt kökenli inşaat işçilerinin Ayazağa Mahallesi sakinleri tarafından linç edildiği iddiaları gündemi sarstı. Bu olayında kısa süre sonra adli bir konu olduğu anlaşıldı. Olayın 30 Temmuz günü 23.15 sıralarında iki inşaat işçisinin şantiye önünde geçen kadınlara laf atmasıyla başladığı anlaşıldı.
"BURAYA TÜRKLER GİREMEZ"
Gerginlik haberlerinin 1 Ağustos günü kaynağı ise turizm bölgelerinden Muğla Dalyan oldu. Arkadaşlarıyla birlikte otelde konaklayan iki bayanla havuza girmek isteyen Murat Harman ısrarcı tavırları nedeniyle otel sahipleri tarafından darp edildikten sonra otelden uzaklaştırıldı. Olayı, Doğulu otel sahibinin "Buraya Türkler giremez" diyerek kendisini dövdürdüğü şeklinde kamuoyuna yansıtan Murat Harman, Kürt-Türk gerginliğinin kaynağı oldu. Gerginlik sağduyulu esnaf ve yöneticiler sayesinde olayın perde arkası anlaşılınca yerini sükunete bıraktı.
ANKARA BEYPAZARI
Aynı gün akşam saatlerinde Ankara Beypazarı'nda da benzer bir olaya tanık olundu. Türk-Kürt çatışması şeklinde yansıyan olayın perde arkasında ev sahibi ile kiracı anlaşmazlığı olduğu sonradan anlaşıldı. Edinilen bilgiye göre Ali Elagöz isimli ev sahibi Doğulu kiracısı Emanet Ekinci ile ev verilen zararın tazmini konusunda tartışmaya başladı. Aradan bi kaç saat geçtikten sonra 20.45 sıralarında mevsimlik işçi olarak çalışan Ekinci ailesinin evinin de bir grup toplanarak taş atmaya başladı. Güvenlik kuvvetleri tarafından kısa süre içinde kontrol altına alınan olay yerel basına ise "Besle kargayı oysun gözünü" şeklinde yer aldı.
Kaynak: ZAFER KÜTÜK / STAR