Topbaş paralel ihaneti anlattı

3 dönemdir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Kadir Topbaş, paralel yapının belediye içinde de konuşlandığını anlattı.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le de röportaj yapmıştım. Gökçek'in, "17 Aralık sürecinde Başbakanımızı yalnız bıraktık. Kendi adıma özür diliyorum. Paralel yapı bana da ihanet etti" beyanları büyük yankı uyandırmıştı. Gezi olaylarının başladığı günden itibaren gelişmeleri en sıcak yaşayan yöneticilerden biri kuşkusuz, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş... Topbaş'ın, gerek Gezi olayları, gerek 17 Aralık süreci ya da hükümeti ve Başbakan Erdoğan'ı tehdit eden paralel yapı konularında ne düşündüğü merak ediliyordu. Topbaş'la öncelikli olarak şehrin sorunlarını ve yeni İstanbul projelerini konuştuk. Sonrasında 30 Mart seçim sürecinde yaşadıkları ile belediye içindeki paralel örgütlenmeyi, Gezi eylemlerinin perde arkası ve İstanbul'un sorunları ile yeni projelerine yönelik ilk açıklamaları SABAH'a yaptı:

* Başbakan Erdoğan "Paralel yapılanmanın kurumlardan temizlenmesi için talimat verdim" diyor. Büyükşehir'de böyle bir yapılanma var mı?
Belediyemizin 55 bin çalışanı içinde farklı inançlara ve siyasi görüşlere sahip insanlar olabilir. Bunu iş ortamına, gidişatımıza yansıtmıyorsa ona kimse bir şey demez. Ama düşüncelerini fiiliyata çevirme konusunda fırsat kollamış, çalışmalarımızı etkilemek ve bizi yok etmek için kullanmışsa bunlar tespit edilir. Bu konuda çalışılıyor. Bunlar affedilemez.

'FİLANA OY VERİN'
* Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "En güvendiğim insanlar bana ihanet etti. Başka partilere oy istediler" dedi. Siz benzer bir ihanet yaşadınız mı?
Yapılanlar var. Kimse kusura bakmasın. Yani kader birliği yaptığınız veya aynı yerde çalıştığınız insan yanlış yapacaksa affedilmez. Okyanusta giden gemiye kimsenin delik delmeye hakkı yok.

* Var mı tespit ettikleriniz? Bu konuda çalışma yapılıyor mu?
Var tabii... Siyasiler gibi kapı kapı dolaştıklarından bahsediliyor ve "Kadir Topbaş'ı seçmeyin, işte filana oy verin" diyecek kadar da aktif siyaset yapanlar... "Kadir abiyi severiz ama Tayyip Erdoğan'a ders vermek istiyoruz" diyenler...

* Başbakan Erdoğan, paralel yapıya hibe edilen arazilerin geri alınması konusunda da talimat verdi. İstanbul'da 100'e yakın kamu arazisinin de hibe edildiği iddia edildi. Bu arsalar için bir çalışma yapılıyor mu?
Hibe değil, tahsisler yapılmıştır. Tabii çok iyi niyetlerle talepler değerlendirilmiş ve ona göre karar verilmiş. Bunların iyi niyetle kullanılmayacağı belirlenirse yaptıkları yatırımların bedelleri kendilerine ödenir, tahsisler de belediye meclisimiz tarafından meclis kararıyla iptal edilir.

'HEDEF DİREKT BAŞBAKAN'
* Gezi döneminden sonra sadece sokaklar değil siyaset de çok sertleşti. Ne tür sıkıntılar yaşadınız bu süreçte?
Gezi sürecinde Başbakan resmen hedefe oturtuldu. Burada partimiz, Başbakanımız kaybetmezdi. Ülke kaybedecekti. Bütün senaryo ve mizanpajı Erdoğan'ı hedefe koyarak yaptılar. Büyük bir girdabın içine çekmeye çalıştılar. Sayın Başbakanımızın dirayetiyle onlar bozuldu. Yoksa bir kaşık suda bizi boğacaklardı. Hamdolsun güçleri yetmedi. Gezi olayıyla ilgili yapılan kamuoyu yoklamasında eylemlerin nedenleri arasında ağaç yüzde 2.5, yüzde 67 veya daha ötesi sayın Başbakan. Bütün mesele iktidarı yok etmek.

* Hedef direkt Başbakan mı?
17 Aralık'takinin faturası az mı oldu bu ülkeye? Milyarlarca lira. Garip vatandaş, sokaktaki vatandaş cebinden ödüyor. Hepimizden gitti. Nasıl bir senaryo ya? Olaya ne kadar girerseniz girin, kilitlendikleri nokta, hedefe koydukları nokta Başbakan. Yani şah mat demek için direkt Başbakan hedef.

* Gezi sürecini başlatıp da devam ettirmek isteyen insanlarla 17 - 25 Aralık sürecinde hükümete yönelik komplo düzenleyen paralel yapı örgütünün birlikte hareket ettiğini söyleyebilir misiniz?
Gezi olaylarına katılan o öğrenci gruplarıyla sanatçılarla STK temsilcileriyle iş adamlarıyla esnaf odalarıyla görüşme yaptım. Bin civarında insanla görüştüm. Birçoğu "Biz burada Topçu Kışlası inşaatı başladı zannettik" dediler. Öyle bir tetikleme yapılmış ki. Hatta İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği Başkanı açıklama yaptı. "Biz aldatıldık" dedi. "Bize önce AVM dediler, öyle zannettik" dedi. Kendilerince bir şey yapacaklardı. Farklı birileri tezgahlıyordu. Ukrayna'da Turuncu Devrim dediler. Halk ne oldu şimdi? İşte sosyal halk ne oldu? Böyle başlıyor. Ya bunlar dünyada örnek ya işte. Turuncu Devrim. Şimdi gıkı çıkmayacak hale geldi.

* Manipülasyonlar devam edecek mi sizce?
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine giderken Türkiye'nin değişik yerlerinde değişik manipülasyonlar başladığını görüyorsunuz. Amaç, Türkiye'de bir huzursuzluk hükümet bunalımı yaratmak. Rahat durmuyorlar.

DAMADIMIN AĞABEYİ... NEYDİ ADI?
* Paralel yapı yayın organı Zaman'ın yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı internette yayımlanan iddialara karşı tam sayfa sizi savundu. İddialar damadınız Ömer Faruk Kavurmacı ve ailesinin Gülen'e çok yakın olduğu, Gülen'in mesajları bu aile üzerinden ilettiği ve bu ailenin seçimde Sarıgül'ü desteklediği yönündeydi. Sürekli Başbakan Erdoğan'a saldıran grubun sizi sahipleniyor gibi görünmesinin nedeni ne?
Evladım olarak sevdiğim damadımın ve ailesinin bu konudaki hassasiyetini biliyorum. Ağabeyi hariç... Neydi adı... (Danışmanına soruyor, o da hatırlamıyor) Ağabeyinin tarzı bizi de rahatsız etti. Hakan Şükür'le çok yakın dost olan birisi. Bunun yaptığı bazı şeyleri damadım yapmış gibi değerlendirdiler. Okumaya bile tenezzül etmedim. Niye yapmak istedikleri belli. Kadir Topbaş'ın etkilenmesi partiyi de etkiler...

Sabah/Şaban ARSLAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri