Helal olsun Sarıgül
BU memlekette...
“Vazgeçmek” yerine “bölerek var olmak” hep tercih edilir.
Her zaman “geri çekilmek” değil, “çıkış yapmak” bir mana ifade eder...
“Yüzde bir” lik bir potansiyele bile sıkı sıkıya yapışılır.
“Benim olsun küçük olsun” anlayışı, en derinlere kök salmıştır.
“Özveri”, hep karşıdakinden beklenir...
İşte böyle bir memlekette...
Onca hazırlığa ve hatırı sayılır potansiyele karşın...
Parti kurmaktan vazgeçmek her babayiğidin alacağı karar değildir.
Bu yüzden helal olsun Mustafa Sarıgül’e diyorum.
Sadece bu yüzden mi?
Hesapsız, kitapsız, pazarlıksız vazgeçmesi nedeniyle de helal olsun diyorum.
En büyük rakibinin estirdiği rüzgarı açıkça kabul etmesi nedeniyle de “helal olsun” diyorum.
“Korktu, kaçtı, pıstı” türünden yandaş tezviratından zerre kadar çekinmemesi nedeniyle de “helal olsun” diyorum.
Terörün alıp başını gittiği, akan kanın herkesi umutsuz kıldığı, yalpalamaların ayyuka çıktığı bir dönemde umutsuzluğa değil, umuda kapı araladığı için “helal olsun” diyorum.
Bir karşılık beklemediği için “helal olsun” diyorum.
Şimdi pek farkında değiliz ama tarih bu fedakarlığı yazacak.
Yazının özgün halini ve tamamını kaynağından okumak için tıklayınız