Statükocu 13 Eylül'de sevinmemeli

Bingöl'de gezi ve incelemelerini sürdüren Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, ''Türkiye'de statükocu güçler var, bunların 13 Eylül sabahı sevinmemesi lazım. Statükocu güçlere cesaret vermememiz lazım'' dedi.

Bingöl'de gezi ve incelemelerini sürdüren Yılmaz, Vali İrfan Balkanlıoğlu, AK Parti Bingöl Milletvekilleri Yusuf Coşkun, Kazım Ataoğlu, Belediye Başkanı Serdar Atalay ve AK Parti İl Başkanı Cevdet Çalbay ile birlikte, ova köylerini ziyaret etti.

İlk olarak Ekinyolu köyüne giderek, halktan 12 Eylülde yapılacak referandum için destek isteyen Yılmaz, yaptığı konuşmada, hükümet olarak bir çok yatırım hizmetini gerçekleştirdiklerini belirterek, hizmet yapmaya da devam edeceklerini söyledi.

GAP bölgesinde uygulanan toplulaştırma programını, ova köylerinde de başlattıklarını söyleyen Yılmaz, ''Bu proje sayesinde vatandaşa ait olan dağınık arazileri biraraya toplayacağız. Bu yıl farklı bir şey yaptık. GAP bölgesinde uygulanan toplulaştırma programını burada da yapacağız. Hem ova köylerimiz rahatlayacak, hem de özel idare rahatlayacak. Bu yıl burada toplulaştırma projesini başlattık'' diye konuştu.

Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün katkılarıyla, 17 köyü içine alan bir program başlattıklarını kaydeden Yılmaz, öncelikli olarak ova köylerinin arazilerinin toplulaştırılacağını ifade ederek, şöyle devam etti:

''Bingöl ovasında bulunan ve 17 köyü içine alan toplulaştırma projesi başlattık. Toplulaştırma sayesinde vatandaşın arazilerini iş kaybına uğramadan, aynı değerde biraraya topluyoruz. Bu, tabii o arazinin kıymetini artırıyor. O araziye yapılan yatırımı daha rahat hale getiriyor. O araziye işletme maliyetlerini düşürüyor. Çok yönlü faydası olan bir çalışmadır. Bunu yaparken, tarla içi genişletme dediğimiz, kaliteyi artıran bir çalışma yapılıyor. Diğer taraftan o bölgede olan köylerin, sıkıntıları gideriliyor. Kanalizasyon, köy içi yollar, arazi yolları, sulama kanalları böyle bir takım hizmetleri de yapıyorlar. Gerçekten çok güzel bir proje, inşallah güzel bir şekilde de uygulanır.''

-''REFERANDUMLARI KEŞKE DAHA SIK YAPSAK''-

12 Eylülde yapılacak Anayasa değişikliği referandumuna da değinen Yılmaz, referandumların daha sık yapılması gerektiğini belirterek, liderlerin milletin kafasını karıştırdığını ve işi seçim havasına getirdiğini anlattı.

12 Eylülde yapılacak referandumun bir parti işi, bir genel seçim olmadığına dikkati çeken Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bu bir yerel seçim değil, bir muhtarlık seçimi, insanları, partileri seçtiğimiz bir seçim değil. Bu konuyla ilgili olarak, bu işler batı ülkelerinde çok yapılır. Biz de çok olağanüstü gibi gösteriyorlar. Keşke daha sık yapılsa. Bir mesele Ankara'da tıkandığı zaman, çaresi nedir? Gelip insanlara sormaktır. Biz kimi temsil ediyoruz? Halkı temsil ediyoruz. Eğer halkı temsil edenler, Ankara'da anlaşamazlarsa, konuları halka getirip, sormak lazım. Referandum bu anlamda çok güzel bir yöntem. Buna doğrudan demokrasi diyoruz. Şimdi bizimki temsili demokrasidir. Siz bizi seçiyorsunuz, biz de sizi Ankara'da temsil ediyoruz. Sizin adınıza orada iş yapıyoruz. Fakat referandum, doğrudan demokrasiyi getirip, konuları halka soruyor. Bu referandumları keşke daha sık yapsak. Bunlar güzel şeyler, halkı daha güçlü hale getiren mekanizmalardır.''

12 Eylülde halkın önüne bir sandık geleceğini ve buna parti farkı gözetmeksizin bakılması gerektiğini belirten Yılmaz, liderlerin milletin kafasını karıştırdığını, işi seçim havasına soktuklarını dile getirdi.

CHP'ye oy verenin de, MHP'ye, BDP'ye oy veren insanın da hepsinin aslında referanduma destek olması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, 10 ay sonra bir genel seçimin yapılacağını ve isteyenin istediği partiye oyunu vermekte özgür olduğunu söyledi.

-''30 YILDIR BİZİ BİRBİRİMİZE DÜŞÜRMÜŞLER''-

Devlet Bakanı Yılmaz, daha sonra şöyle konuştu:

''Hepimiz bu ülkede yaşadık. Her tarafta aramaların olduğu, yolların kesildiği, insanların gece rahat yatamadığı, faili meçhul cinayetlerin olduğu, haksızlıkların, hukuksuzlukların olduğu dönemleri hep birlikte yaşadık. Köylüler evine malzeme götüremiyordu. O günleri unutmamak lazım. Bunlar kendiliğinden değişmedi. Çok çeşitli kanunlar yapıldı. Fakat işler geliyor, bir noktada tıkanıyor. Bu Anayasa değişikliği için de Bingöllüler'in büyük destek vermelerini bekliyoruz. 30 yıldır bizi birbirimize düşürmüşler. O bununla, bu onunla durmadan kavga ediyor. Bu kadar kavga yeter. Bu kadar ideolojik çatışma, bu kadar şiddet, bu kadar kavga artık yeter. Toplumumuzun da normalleşmesi lazım. İnsanlar fikirlerini söylesin diye bu değişiklikleri yapıyoruz. Demokratik bir şekilde değişikliklerin olmasını istiyoruz. Kavga olmasın, bir tek insanımızın burnu kanamasın.''

Türkiye'de statükocuların olduğunu da ifade eden Yılmaz, ''Açık konuşmak lazım. Türkiye'de statükocu güçler var, bunların 13 Eylül sabahı sevinmemesi lazım. Statükocu güçlere cesaret vermememiz lazım. Değişimden yana, reformdan yana olanların cesaretlenmesi lazım. Yenilikten yana olanların cesaretlenmesi lazım'' dedi.
 

Perde Arkası Haberleri