Programda Türkiyeyi ve Türk Amerikan toplumunu temsilen TADF Başkanı Ali Çınar konuşurken, Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliğinde Büyükelçi Yardımcısı olarak görev yapan Levent Eler, TADF Saymanı/Genç Türkler Başkanı Tulga Tekman,TADF Başkan Yardımcılarından Mustafa Turan'da anma programına katıldı.
Törende konuşan Bosna Hersek'in BM Daimi Temsilcisi Mirsada Çolakoviç, bundan 18 yıl önce BM'nin "güvenli bölge" ilan ettiği Srebrenitsa'da soykırım işlendiğini hatırlatarak, Srebrenitsa'nın Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan en korkunç suça şahitlik ettiğini söyledi. BM'nin ve uluslararası toplumun bu trajediden gerekli dersi çıkardığı konusunda şüpheleri olduğunu dile getiren Çolakoviç, üç ay önce BM'de "Srebrenitsa Anneleri"nin konuşmasına izin verilmediğini hatırlattı. Çolakoviç, 1995'te yaşananların kabul edilmesinin önemine değinerek, "Gerçekler tanınmadan uzlaşma mümkün olmaz. Ülkeler arasında barış ve anlayış olması için yeni nesiller babalarının ve dedelerinin yanlışlarını öğrenmek zorundalar" diye konuştu.
Bosna Hersek'in ilk BM Daimi Temsilcisi Muhammed Şakirbey de yaşananları hiçbir zaman unutmayacaklarını dile getirerek, '"Biz, bize bunları yapanları affetmeye hazırız. Ama bunun için gerçek bir pişmanlık ve af dileme istiyoruz" dedi.
Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu (TADF) Başkanı Ali Çınar da "Bosna Hersekli kardeşlerimizin acılarını paylaşmak için buradayız" ifadesini kullandı. Çınar, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk halkının, daha önce olduğu gibi bundan sonra da Bosna Hersek halkına ve yakınlarını kaybeden ailelelere destek olmaya devam edeceğini söyledi. Türkiyenin 6 Şubat 1992'de Bosna Hersegi tanıdığını,2004te 2000'e yakın Türk askerinin görev yaptığını ve şuanda hali hazırda 200 Türk Güvenlik Gücünün Bosna Hersekte barış ve yardımsever amaçlı görev yaptığını hatırlattı. Başkan Çınar Bosna Hersegin sevilen Toplum Lideri Mustafa Ceric'in " "Türkiye bizim anavatanımız ve hep öyle kalacak sözlerini hatırlattı.TADF Başkanı Çınar, Balkanlarda barış ve huzurun sürekli olması için hep beraber çalışalım mesajını verir iken, Dünya Kamuoyunu Bosnalı kardeşlerimize yapılan soykırımı görmezden gelmemesi gerektiğini dile getirdi
Programda Srebrenitsa'da yakınlarını kaybedenler de duygularını paylaştı. Katliamda 14 yaşındaki çocuğunu kaybeden Tima Aliç, Sırp askerlerinin götürdükleri oğlu Osman'ın, 2007 yılında kemiklerinin bulunduğunu öğrendiğini belirtti. Kimlik tespiti için oğlunun kemiklerinin kendisine gösterildiğini dile getiren Aliç, "Bir anne çocuğunu kemiklerinden nasıl tanıyabilir?" diye konuştu.
Srebrenitsa’yı savaş döneminde güvenli bölge ilan etmiş ve 400 silahlı Hollandalı barış gücü askerleri ile korumasna rağmen BM, 1995 yılının Temmuz ayında Bosna Sırp ordusuna kendilerine sığınmış binlerce masum insanı savunmasız bir şekilde telsim etmişti. Bosna Sırp ordusu ile ‘Akrepler’ adı verilen Sırbistan özel güvenlik güçleri de Srebrenitsa’da katliama katılmış ve en az 8 bin 372 kişiyi katlemişlerdi. Yaşanılanları ‘‘Soykırım’’ olarak niteleyen Boşnaklar, katliamda çocuk ve kadınların da olduğunu ileri sürmüş ve bu iddiaları daha sonra yapılan araştırmalarla belgelenmişti.